ÇİFTÇİ TV- “ÇİFTÇİ HABER” PROGRAMI

GENEL MERKEZ ( )
07.05.2019 (Son Güncelleme: 08.05.2019 17:06:27)

ODA Başkanımız Özden GÜNGÖR, 7 Mayıs 2019 Salı günü saat: 10.00 da Çiftçi TV’de Taner ÖZTÜRK’ün sunduğu “Çiftçi Haber” programına telefon bağlantısı ile katıldı.

Başkanımız telefon bağlantısında; Toprak Mahsulleri Ofisi’nce 2019 yılında uygulanmak üzere Kırmızı/Beyaz Sert Ekmeklik Buğday için 1.350 TL/Ton, Makarnalık Buğday için 1.450 TL/Ton, Arpa için 1.100 TL/Ton olarak belirlenen alım fiyatlarına ilişkin değerlendirmeler yaptı.

Yaptığı telefon konuşmasında özetle: Cumhurbaşkanı tarafından açıklanan hububat fiyatlarının; mazot, gübre ve ilaç fiyatlarına yapılan zamların gerisinde kaldığına değinerek, 2019 yılı öncesinde gerçekleşen ekim, üretim ve fiyatlara ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

2017’de ekilen buğday alanı 76.7 milyon dekar, üretim 21.5 milyon ton ve buğday fiyatının 940 TL olduğunu belirten GÜNGÖR; 2018’de ekilen alanın 72.9 milyon dekara, üretimin 20 milyon tona düştüğünü, fiyatın ise 1.050 lira olduğunu, 2019’da ekilen alanın 70.5 milyon dekara, üretimin de 19 ile 19.5 milyon tona düşmesinin beklendiğini belirtti. Arpada 2017’de ekilen alanın 24.2 milyon dekar, üretimin ise 7.1 milyon ton olduğunu ve TMO’ca alım fiyatı belirlenmediğini. Buna karşın 2018’de ekilen alanın 26.1 milyon dekara çıktığını, üretimin ise 7 milyon tona gerilediğini, fiyatın 825 lira olarak belirlendiğini, 2019 yılında ekilen alanın 27 milyon dekara, üretimin de 7.3 milyon tona çıkmasının beklendiğini söyledi.

2017 yılına göre 2018’de mazot fiyatının yüzde 23.2, ülkemizde en yaygın olarak kullanılan üre gübresinin fiyatının yüzde 69 ve DAP gübre fiyatının yüzde 63 artış gösterdiğini. Tarım ilaçları fiyatlarının yüzde 50-80 arasında arttığına değinerek, dolar kuru ile ilgili olarak da açıklamalarda bulundu. 2 Mayıs 2018’de 4.35 TL olan dolar kurunun cari tarih itibariyle 6.17 TL olmasına bağlı olarak girdi fiyatlarında artış görüleceği buna karşın verilen fiyatların üreticiyi mağdur edeceğini söyledi.

Genel Başkanımız bu açıklamalara ilave olarak: 

"Ziraat Mühendisleri Odası olarak yaptığımız 2019 yılı buğday maliyet hesaplamalarına göre; 1 dekar buğday maliyeti (kuru+sulu) ortalama 405 TL, ortalama verimin ise (kuru+sulu) 270 kg/dekar civarında olacağını tahmin etmekteyiz. Bu şartlarda 1kg buğdayın maliyeti 1,5 liradır.

Bulunan rakamın üzerine % 20 üretici kârı ilave edildiğinde olması gereken 1 kg buğday fiyatı 1,8 TL dir. Yani verilen fiyatlar girdilere yapılan artışın gerisindedir.

Bizim yıllık olarak 21 milyon ton buğday üretmemiz gerekiyor bunun için ise çiftçinin desteklenmesi, vergi yükleri ve girdi maliyetlerindeki artış ile üretimden koparılmaması gerekiyor. Yat ve tekne sahiplerine 2 TL den mazot verilirken, çiftçiye neden 6 TL den mazot veriliyor? Artan ülke nüfus ne ile beslenecek? Son onsekizbuçuk yılda 55 milyon ton buğday ithal ederek 14,3 milyar dolar ödedik. Buğday ithalatının yüzde 78`i Rusya ile yapılırken, Ukrayna ve Kazakistan da başlıca ithalat yaptığımız ülkelerdir. Bu ülke çiftçilerinin refahı için  ödediğimiz paralar Türk çiftçisine destek olarak verilse, çiftçimiz her türlü ürünü üretebilir. Yapılan destekler tarımın sürdürülebilir olması için yeterli değil, girdi maliyetlerinde ki artışın çok gerisindedir.

Ziraat Mühendisleri Odası olarak önerilerimiz ise şunlardır:

1. 2016 yılında 79 milyon kişi olan ülke nüfusu, 2018 yılında 82 milyon kişiye ulaştı, 2023 yılında ise 86 milyon kişiye ulaşması bekleniyor. Dolayısıyla artan nüfusun beslenmesi için buğday ekim alanlarının acilen artırılması gerekmektedir.

2. Buğday alım fiyatları belirlenirken maliyetler göz önünde bulundurulmalıdır.

3. Üretimde yağışa bağlı olarak görülen dalgalanmaları azaltmak için kuru tarımda uygulanması gereken yetiştirme tekniklerine önem verilmeli, sulama imkânlarını artırmak için yatırımlar hızlandırılmalıdır. Tarımsal desteklerin çiftçilerin üretime başlamadan önce verilmesini sağlayacak bir sistem geliştirilmelidir.

4. İthalata son verimelidir.

5. Nadas alanları azaltılmalı.

6. Lisanslı depoculu geliştirilmeli, buğdayda kalite parametrelerine göre alım ve buna bağlı depolama konusunda, hızlı analiz yöntem ve tekniklerinin geliştirilmesine yönelik araştırma ve çalışmalar yürütülmelidir.

7. TMO ve tarım ürünleri piyasasını düzenleyici diğer kurumlar üreticilerin çıkarlarını koruyacak, üretimin devamlılığını sağlayacak şekilde aktif hale getirilmeli, ürün pazarlaması, girdi temini ve işlenmesi konularında faaliyet gösteren kamu kurumları yeniden oluşturulmalıdır.

8. Üreticilerin kooperatif örgütlenmesi teşvik edilmelidir.

9. İthalatı değil üretimi hedefleyen, küçük ölçekli aile işletmelerini destekleyen, sürdürülebilir ve planlı bir tarımsal üretim politikası uygulanmalıdır.”  Şeklinde açıklamalarda bulundu.

 

Okunma Sayısı: 969
Fotoğraf Galerisi
Bağlantılar

http://youtu.be/0hxAd5b528c