BASIN AÇIKLAMASI

SAMSUN ŞUBE ( )
14.05.2014 (Son Güncelleme: 14.05.2014 13:35:16)

ÇİFTÇİLİK KADER OLMAMALI...

Ülkemizin ekonomik ve sosyal anlamda en önemli sektörü olması gereken tarım, sadece gelişmekte olan ülkelerin değil, tüm ulusların vazgeçilmezi konumundadır. Bu yıl ülkemizin 60 il ve ilçesinde kuraklık ,soğuk ve don, dolu afetleriyle karşı karşıya kalan Türkiye‘de tarım geçirmiş olduğu önemli gelişim ve değişime rağmen, bugün de çok sayıda yapısal, dönemsel ve ekonomik sorunla karşı karşıyadır. Tarımsal yapı çağdaşlaştırılamamıştır. Var olan tarımsal yapı korunarak, sektörden beklenen verimliliği ve üretkenliği sağlamak mümkün değildir. Ülke tarımı, ekolojisi ve doğal kaynak potansiyeli ile  ekonomik bir üretim desenine dönüştürülememiştir

Tarıma yönelik, kısa süreler içerisinde değişimlere maruz bırakılan kamu örgütlenmesi ve hizmet biçimi, sektörü geliştirici etkinlikte işlev görememiştir. Zaman içerisinde göreceli olarak gelir ve refah düzeyi bir ölçüde gelişmiş olmasına rağmen, tarım üreticilerinin ekonomik ve toplumsal sorunları çözülememiştir.

Nüfus artışı ve mirasla, arazi bölünmesine bağlı olarak, üreticilerin işletmeleri küçülmüş, güncel tarımın altyapı olanaklarından yararlanma düzeyi düşmüş, sonuçta üretim potansiyeli zayıflamıştır. Topraksız çiftçi sayısı artmıştır. Kırsal alanda açık ve gizli işsizlik oranı yükselmiştir.

Artan ürün maliyetine rağmen, üreticinin pazara erişmek, pazarda direnmek, hakkını korumak ve yarışmak gücü olmadığından, tüccar ve tefeci piyasalara mahkûm olunmuş, ürün değer fiyatına pazarlanamamış, üretici emeğinin hakkını alamamıştır. Her iki temel nedene bağlı olarak, üretici geliri yeterince yükselememiş ve yoksulluk süreci hızlanmıştır.Tarımın ekonomiyle bütünleşmesi, üreticinin pazar işleme ve değerlendirme süreçlerinde hakkını alması, mahsulün pazarlama yeteneğinin geliştirilmesi için, pazar alt yapıları oluşturulmalı, pazar eğilimleri sektöre yansıtılmalı, üretimi yönlendirecek borsa yapıları gelişmeli, küçük üreticiyi koruyacak pazarlama, kredi ve depo sistemleri kurulmalıdır.

İşletme verimliliğini artırmak, uygun fiyatla zamanında girdi sağlamak, girdi verimliliğini gerçekleştirmek, üretim maliyetini azaltmak, ürünü değer fiyatla pazarlamak, üreticinin ürün işleme değerlendirme tesislerini kurmasını gerçekleştirmek ve kırsal alanı demokratikleştirmek için, ekonomik nitelikli demokratik üretici örgütlenmesi ülke çapında oluşturulmalı ve desteklenmelidir.

Dünya üzerinde milyonlarca insanın açlıkla mücadele ettiği, her geçen gün sınırlı kaynakların azaldığı, buna rağmen tüketimin hızla artığı bir dünyada üretime girdi sağlamanın önemi daha iyi anlaşılmalıdır. İnsan olmanın en temel gereksinimi olan beslenme ihtiyacı daha kaliteli ve daha fazla üretim yapmaya bizleri mecbur kılmaktadır. Bu anlamda kırsalda yaşamın her türlü olumsuzluğuna katlanan, üretmek için fedakârca çaba harcayan, toprağın ve yetişecek sağlıklı nesillerin emekçileri çiftçilerimizin payı yadsınamaz.

Üretmenin kutsallığı, toprakla,alın teriyle yoğrulduğunda daha da anlamlı hale gelir. Topraktan aldığı  ürüne alın teriyle değer katan buna rağmen çabalarının karşılığını alamayan, emeğine muhtaç olduğumuz çiftçilerimiz,  hibelerle ve yanlış destekleme politikalarıyla üretmekten uzaklaştırılmış olup, problemleri görmezden gelinmektedir.

Bu sıkıntıların giderilmesi için tarımın tüm paydaşları omuz omuza vermeli, ülkemiz ve insanımız için ortak akıl ve mühendislik zemininde beraber hareket etmelidir.

14 Mayıs ‘DÜNYA ÇİFTÇİLER GÜNÜ‘nü kutlarken, emeğinin ve ürününün gerçek değerini bulacağı bir gelecek diliyoruz.

                                                                                           Ziraat Mühendisleri Odası

                                                                                    Samsun Şubesi Yönetim Kurulu Adına

                                                                                                    Hayati TOSUN

Okunma Sayısı: 228
Fotoğraf Galerisi