1 MAYIS TAKSİM'DE!
TMMOB, DİSK, KESK ve TTB 1 Mayıs kutlamalarına ilişkin olarak 15 Nisan 2009 tarihinde Taksim Gezi Parkı girişinde bir basın açıklaması yaptı.
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, DİSK Genel Başkanı Süleyman Çelebi, KESK Genel Başkanı Sami Evren, TTB Merkez Konseyi Başkanı Gençay Gürsoy, sendika, emek ve meslek örgütlerinden yöneticiler ve 1 Mayıs 2009 katılımcılarının yer aldığı basın açıklamasında ortak metin Süleyman Çelebi tarafından okundu.
Basın açıklamasına Şube II. Başkanımız Yıldırım DERYA katılım sağladı.
BASIN AÇIKLAMASI
Bugün 15 Nisan. Ülkemizin saygın emek ve meslek örgütlerinin, demokratik kitle örgütlerinin, siyasal partiler ve siyasi çevre temsilcilerinin bugün burada bulunmasının nedeni, 15 gün sonra bu alanda kutlamak üzere toplanacağımız "Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü" olan 1 Mayıs‘a ilişkin hazırlıklarımızı ve görüşlerimizi sizlerin aracılığıyla kamuoyuyla paylaşma isteğidir.
Avusturalya‘dan Kuzey Kutbu‘na, Afrika‘dan Asya‘ya, Amerika‘dan Avrupa‘ya yüzmilyonlarca emekçi sömürüsüz, baskısız ve savaşsız bir dünya özlemini haykırıyor. Ve 15 gün sonra tüm dünya kentlerinin en merkezi alanlarında olduğu gibi bu alanda da onbinlerce emekçi taleplerini ve özlemlerini dile getirecek; bayramlarını en güzel biçimiyle kutlayacaklar.
Türkiye‘nin ihtiyaç duyduğu şey demokratikleşmedir. Bu anlamda Taksim‘de olmak "inatlaşma" değil demokrasi mücadelesinin olmazsa olmazlarındandır. Çünkü Taksim Meydanı 36 insanımızın katledildiği 1 Mayıs 77 Katliamı‘nın ardından 1 Mayıs‘la özdeşleşmiş; 1 Mayıs Meydanı olmuştur. Emekçilere yapılan en kanlı saldırı bu alanda gerçekleşmiştir. Bu bir sembol değil bedelini etimizle, kanımızla, gözyaşımızla ödediğimiz bir tarihtir. Bu nedenle Taksim 1 Mayıs Alanıdır.
16 Mart 1978‘de İÜ. Eczacılık Fakültesi‘nde 7 öğrencinin katledilmesinin, Maraş, Çorum katliamlarının ve 12 Eylül askeri darbesine uzanan ortamın yaratılmasında 1 Mayıs 1977 katliamının önemli bir kilometre taşı olduğu açıktır. "Her konunun tartışıldığı" ve yavaş yavaş dosyalarının açıldığı koşullarda 1 Mayıs 1977 katliamından hiç söz edilmemesi manidardır.
30 yıldır hükümetler 12 Eylül darbecilerinin yarattığı hukuka sadık kalarak 1 Mayısları yasaklamışlardır. Emekçiler uğradıkları, baskılara, tehditlere, cinayetlere, kışkırtmalara, katliamlara rağmen 1 Mayıs‘larına sahip çıkmışlardır.
1 Mayıs 1977 katliamının açığa çıkarılması ve unutturulmaması için de Taksim kararlılığımız sürmektedir. Bu nedenle bizler, İstanbul‘da 1 Mayıs‘ı Taksim dışında başka bir alanda kutlamama kararlılığındayız.
120 yıl önce 8 saatlik çalışma günü kazanıldığı halde bugün ülkemizde 12-14 saatlik çalışma süreleri devam etmektedir. Çalışma koşullarının iyileştirilmesi ve insanca yaşanacak bir ücret için verilen ve verilecek mücadeleler, işçi sınıfının uluslararası dayanışmasının simgeleştiği gün olan 1 Mayıs‘la anlamını bulmaktadır.
Bugün 1 Mayıs‘ın tatil ilan edilmek istenmesi emekçiler için önemli bir kazanımdır. Kararı çok gecikmiş bir adım olarak değerlendiriyoruz. Kimse bu karardan yola çıkarak atılan adımın emekçilere bahşedilen bir lütuf olduğunu düşünmemelidir. Atılan adım, 30 yıl önce gasp edilmiş bir hakkın onlarca yıldır emekçilerin sürdürdüğü ısrarlı mücadelenin ödediği bedellerin sonucunda iadesidir.
1 Mayıs dünyada 167 ülkede çeşitli isimler altında birlik, mücadele ve dayanışma günü olarak "bayram" havasında, kentlerin en merkezi alanlarında ve yasaksız kutlanmaktadır.
Ülkemizde 1 Mayıs önündeki engellerin kaldırılması, 1 Mayıs 1977 katliamının ortaya çıkarılması için de yeni imkânların yaratılmasına katkı sağlayacaktır. Bu konuda cesaretle adım atılarak, 1 Mayıs 1977‘de yaşanan katliamın aydınlatılması ve sorumlularının yargılanması için TBMM Araştırma Komisyonu bir an önce kurulmalıdır.
Siyasal iktidarı ve İstanbul Valiliği‘ni bu uluslararası günün emekçilere yakışır bir şekilde kutlanabilmesi için göreve davet ediyor; yasakçı bir inatlaşma değil, demokratikleşme ve ülkemizin aydınlık geleceği konusunda özgürlükçü bir tavır sergilemeye çağırıyoruz.
Bugün ülkenin ekonomik ve siyasi olarak içinden geçtiği hassas süreçte, her zamankinden daha fazla barışa ihtiyaç vardır. Bu konuda da siyasi iktidarı, barış ortamına zarar verecek her türlü davranış ve operasyonlardan vazgeçmeye ve toplumsal barışa karşı duyarlı olmaya davet ediyoruz.
İstanbul‘da birçok etkinliğe açık olan Taksim Alanı‘nın işçilere ve 1 Mayıs‘a kapatılmasındaki çifte standartın kaldırılması için Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı, Başbakan ve siyasi parti grup başkanları nezdinde girişimler sürdürülecektir.
Ayrıca Taksim‘de yapılacak 1 Mayıs kutlamaları uluslararası bir önem taşımaktadır. Avrupa Parlamentosu‘nun Türkiye raporu hükümeti barışçıl 1 Mayıs kutlamaları için sendikalarla diyaloga davet ederken, başta ITUC ve ETUC olmak üzere Avrupa sendikalarından yöneticilerin de bulunduğu çok sayıda sendikacı ve Avrupa Parlamentosu‘ndan milletvekilleri 1 Mayıs günü aramızda olacaktır.
Değerli Basın Emekçileri
2009 1 Mayıs‘ına hazırlık çalışmaları devam etmektedir. 1 Mayıs‘a kadar yapılacak etkinlikler ise şöyledir:
15-30 Nisan tarihleri arasında işyerlerinde, iş havzalarında ve semtlerde 1 Mayıs örgütlenmesi ve etkinlikleri sürdürülecektir.
24 Nisan‘da İstanbul‘da Genel Başkanların "Krize Karşı Emek Paketi"ni kamuoyuyla paylaşacakları bir basın toplantısı yapılacaktır.
25 Nisan‘da Emek Haftası başlatılacaktır. Bu çerçevede, 1 Mayıs‘ın özgürce kutlanması ve Taksim‘in emekçilere açılması talepleriyle tüm illerde kitlesel yürüyüşler ve basın açıklamaları yapılacaktır. İstanbul‘da bu etkinliklere sanatçılar da destek verecektir.
27 Nisan‘da, hazırlıkları tamamlanan ve yerini sonradan bildireceğimiz bir fotoğraf sergisi düzenlenecektir.
29 Nisan‘da ise anmalar yapılacaktır.
Herkesi 2009 1 Mayıs‘ında Taksim 1 Mayıs Alanı‘ndaki kutlamalara bekliyoruz. Katıldığınız için hepinize teşekkür ediyoruz.