15 EKİM DÜNYA KADIN ÇİFTÇİLER GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI:15 EKİM 2024
TMMOB ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI
SAMSUN ŞUBESİ
BASIN AÇIKLAMASI
15 Ekim 2024
SORUNLAR YUMAĞINDA 15 EKİM DÜNYA KADIN ÇİFTÇİLER GÜNÜ
Kadın…her mecrada öncelikle hayatı , doğurganlığı, bereketi, özgürlüğü ve karşılıksız sevgiyi temsil eden eşsiz varlıktır. Kadın…çalışkanlıktır, şefkattir, emektir, üretendir. Her alanda kadın; hayatın tam odak noktasındadır.Anadır, aştır, direktir, toprak gibidir kadın…durmaksızın, mevsimler boyu, her yerde, her koşulda; hep alın teridir, hep çilekeşdir, emeklerinin karşılığını hiç tam elde edemeyen kutsal varlıktır.
Bu güzel meziyetlere rağmen kadınlarımız maalesef hak ettiği değeri, her alanda yaşanılan erozyon ile gün be gün kaybetmektedir. Ev yönetiminden-dev şirketlere, küçük işletmelerden-finans sektörlerinin zirvelerine, devlet yönetiminden tarlalara kadar her alanda emeği olan kadınlarımız;
toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve kadınların güçlendirilmesini destekleyen politikalar ve uygulamalar açısından, yetersiz kalmaktadır. Kadının her alanda görünürlüğü, istenilen düzeyde değildir.
Özellikle de Ülkemiz geneli açısından, kadın istihdamı istenilen düzeyde değildir. Kadın, gücü ve yeteneği ile çalışma hayatında maalesef kendine kolay yer bulamıyor.
Özellikle Tarım sektöründe kadın emeği sömürülüyor. Kadın çiftçilerin büyük çoğunluğu, sosyal güvenliği olmayan, güvencesiz ortamlarda çalışmaya devam ediyorlar.
Dünya Sağlık Örgütü, sürdürülebilir çevre ve tarım politikaları için kırsalda çalışan kadın emeğine dikkat çekiyor ve 2024 yılı temasında; “Kırsal alanda çalışan kadınlar iklim direncini oluşturmak, biyolojik çeşitliliği korumak ve toplumsal cinsiyet eşitliği için toprağı özenle işleyerek kollektif geleceğimiz için doğanın devamlılığını sağlıyor.” ifadesine yer veriyor.
Tarımda kadın istihdamı her geçen gün azalmaktadır. Dünyada tarımda çalışan kadın istihdamı oranı %22’dir. Ülkemizde kadınların işgücüne katılım oranı %35’lerde iken, OECD ülkelerinde kadınların istihdama katılım oranı %66’nın üzerindedir. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2024 Temel İşgücü Göstergelerinde açıklanan rakamlara göre, 10,7 milyon kadın istihdam edilmiş ve %18’i tarımda çalışmaktadır. Bu rakam, geçtiğimiz yıl için %21 olarak açıklanmıştır.
Kadınlar, tarımsal üretime katkıları, gıda güvencesi, aile beslenmesi ve sağlıklı beslenme alışkanlığının nesillere kazandırılması konularında yadsınamaz bir öneme sahiptirler. Ama istihdam rakamlarına ve çalışma koşullarına baktığımızda; tarımda istihdam edilen kadınların %78`i ücretsiz aile işgücü olarak tarlada, bağda, bahçede çalışmakta, %95’i herhangi bir sosyal güvenliği olmadan kayıt dışı olarak uygun olmayan iş ve yaşam koşullarında yaşamlarını devam ettirmektedirler.
Somut önlemler alınmadığı için kayıt dışı çalışmanın en yoğun olduğu tarım sektöründe ortaya çıkan emek sömürüsü; kadınlar için aynı işe aynı birim ücreti alamama sorunu dahil, yıllar içinde kadın emeği sömürüsünü giderek artırmıştır.
Zaman içinde artan nüfusun gıda ihtiyacının karşılanması için yaygınlaşan monokültürel/endüstriyel tarımın artan işgücü talebi, tarımda mevsimlik gezici tarım işçiliği şeklinde bir istihdamı ortaya çıkarmıştır.
Bugün mevsimlik gezici tarım işçiliği ülke genelinde tarımın önemli bir sorunu olmaktadır. Bu şekilde istihdam edilen kadınların tarla/bahçe işleri yanında geçici uygun olmayan şartlarda evlerinden uzakta ikamet etmeleri ev ve çocuk bakımı ile aile sorumluluklarını ve işlerini daha da artırmış ve zorlaştırmıştır.
Mevsimlik tarım işçisi kadınlar hiçbir örgütlülüğe sahip değildir. Bu durum hak arama, işçi sağlığı ve iş güvenliği, ücret eşitsizlikleri, yaşam koşullarının iyileştirilmesi gibi temel haklara erişmede önemli bir sorun ve engel oluşturmaktadır.
Günümüzde, kırsal alandaki yaşam şartlarının iyileştirilmesi, mevsimlik gezici tarım işçileri özelinde barınma sorununun çözümü önemli bir konudur. Konuyla ilgili birçok düzenleme ve genelge olmasına rağmen, barınma şartları ve çalışma koşullarındaki sorunlar güncelliğini korumaktadır.
Siyasi iktidarların tarım politikalarında küçük çiftçilerden çok büyük işletmelere yer verme eğilimine karşın; küçük çiftçilerin çoğunluğunun kadın emeği ile ayakta durması, kırsal kesimdeki tüm toplumsal cinsiyet eşitsizliklerine karşın kadınlar olmadan tarımın ve de kırsal toplumun varlığını sürdüremeyeceği gerçeğini gözler önüne sermektedir.
Tüm tarım çalışanları ve özellikle topraklarımıza bereket katan tarım işçisi ve çiftçi kadınlarımız daha iyi şartlarda yaşamayı ve çalışmayı hak etmektedir. Tarım dahil tüm sektörlerde genelde Güvencesiz Çalışma şartlarında yer alan kadınlarımızın, yarınlara daha iyi ve huzur dolu bakışları açısından bu olumsuz durumlarının ivedilikle ortadan kaldırılması- alın terinin karşılığını alan ve güvenli bir koşulda emeğini sürdürmesi gerçekleştirilmelidir.
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası olarak bir kez daha yineliyoruz !.
Dünyada ve de ülkemizde sağlıklı bir ekonomiye ve dengeli bir kalkınma politikasına dayalı, insanların eşit ve özgür yaşadıkları bir dünya isteniyorsa, öncelikle emek sömürüsünün olmadığı toplumsal cinsiyet eşitliği temelli bir ortak irade gereklidir.
Tarımda toprağı koruyan, tohumu saklayan, üreten değer yaratan, değer katan kadın çiftçilerimiz kırsal alanlarda insana yakışır çalışma ve yaşam şartlarına sahip olmalıdır. Doğanın sürekliliği ve gelecek nesillerin sağlıklı gelişimi için kadın çiftçilerin çalışma koşulları iyileştirilmelidir.
Tarımda çalışan kadınların güçlendirilmesi, kadınların refahı için gereklidir; tarımsal üretim, gıda güvenliği ve çocukların beslenmesi üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir.
Çözülebilecek sorunların çözülmediği bugün, emekleriyle toprağı yeşerten ve ülkemizin tarımsal ekonomisine katkı sunan kadınlarımızın 15 Ekim Dünya Kadın Çiftçiler Günü’nü buruk kutluyoruz.
Saygılarımızla.
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Samsun Şubesi Bşk.
Havva YURDUNUSEVEN BAYZAT