"8 MART DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ" BASIN AÇIKLAMASI
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla Şube Başkanımız basın açıklamasında bulundu.
Basın açıklaması metni aşağıdadır.
TÜRKİYE‘de KIRSALDA KADIN GERÇEĞİ
Bugün 8 Mart 2012
Her yıl kadınlarımızın varolan sorunlarının anımsandığı ama çözümlerinin , içinde yaşadığımız sistemle ilişkilendirilmediği bir gün.
Artık,çözümün tüm yaşamsal alanlarımızı belirleyen,kazananı ve kaybedeni belli olan bu sistemin işleyişinde ki temel sorunların giderilmesinde olduğu doğru anlaşılmalıdır.
İyice bilinmelidir ki haklının değil,güçlünün kurallarını belirleyip,uygulamaya koyduğu bu sistem,böyle sürdükçe kaybedenler başta emekçi kadınlarımız olmak üzere tüm geniş halk kesimleri olacaktır.
Ülke genelinde yapısal sorunlara,kırsal alandan baktığımızda,durumun görünenden çok daha acı olduğu görünmektedir.
Emeği ve insanı dışlayan bu sistemde kırsalda yaşayan Kadınlarımız,
-ikinci planda kocasının emrinde ve denetiminde
-Kırsaldaki yoksulluğu kadınlar daha fazla yaşamakta olup,sosyal güvenlikleri yok denecek kadar azdır.
-Türkiye genelinde sosyal güvenliğe kayıt oranı kadınlarda %0.8,erkeklerde ise %22 civarındadır.
Bölgemizde ise bu durum, kadınlarda %0.8 ile 5, erkeklerde ise %30-44 arasında değişmektedir.
-Kırsalda kadınlarımızın eğitim düzeyleri erkeklere göre çok daha düşük olup çalışma alanlarına ilişkin mesleki eğitimleri yok denecek kadar azdır.
-Yine kırsalda kadınlarımız yeterli sağlık hizmeti alamamakta, ciddi sağlık sorunları yaşamaktadırlar.Üstelik bunlarda yetmezmiş gibi aile içi şiddet kentlere göre çok daha fazladır.
-Hayat standartları düşüktür.Sosyal yaşantıları,geleneksel yapının izin verdiği ölçüdedir.
-O her zaman bir nesne,bir işçi,bir hizmetçi,bir çocuk bakıcısı,bir süt sağıcısıdır.
-Kırsalda bugün kendilerine örnek oluşturacak ve kabul görecek bayan girişimci ve önder kadınlarımız çok azdır. Yine bir çoğunun köyündeki öğretmenle dahi bağlantısı yoktur.
-Öyleki ülkemizde kırsaldaki kadınlarımızın yaklaşık %70‘i aile işçiliği yapmakta dolayısıyla da emeklerinin karşılığı yoktur. Olsa bile kocası tarafından el konulmaktadır.
-Onlar ki örgütsüzdürler.Varolan kırsaldaki örgütlenmelerde hiç yer alamamaktadırlar.
-Kırsalda erkek çocukların yüksek okullara gönderilmesi, kız çocuklarına göre çok daha fazladır. Yine kırsalda, ergen kızların evlilik kararlarını kendilerinden çok, aileleri verilmektedir.
-Yine kırsalda yeni teknolojileri genellikle erkekler kullanmakta olup,burada da kadının yeri yoktur yada çok azdır.
-Kırsalda aynı işi yapan kadın,erkeğe göre çok daha düşük ücret almakta olup,büyük bir ücret adaletsizliği vardır.
-Kırsaldaki kadın günlük geçiminde,kocasına göre çok daha fazla zaman ve enerji harcamaktadır .
-Bugün Türkiye kırsalında yoksulluk % 40‘lar civarında olup,bunun en acısını da kadınlarımız yaşamakta.
-Türkiye‘de 15 yaş üzeri kadınların % 80‘ni erkeklerin %95‘i ancak okur-yazardır.
-Türkiye‘de kırsaldaki kadınlarımızın eğitim durumları bakımından Dünya‘daki 128 ülke içinde 121.sıradadır.
-Bugün yine kırsal kesimde,kadın emeğini değerlendirecek teknik bilgi ve teknoloji çok denecek kadar geri ve kısıtlıdır.
-Diğer taraftan kırsalda kadının sürekli gelir ve iş güvencesi zaten hiç yoktur.
-Bugün ülkemizde uygulanan tarım politikaları,kırsalın yoksullaşmasına yol açmakta ,hızla şirketleşmeye bağlı olarak,küçük üreticilerin tasfiye süreçlerini hızlandırmakta olup kentlere göç her geçen gün artmaktadır.
Kene göçen kadın cevresi ile ciddi uyum sorunları yaşamakta,burada sosyal yaşama katılmakta zorlanmakta, kendileri ile doğrudan ilişki kuran değişik cemaat ve tarikatların etki alanına itilmektedirler.
Bugün köyden kopup gelen,kent varoşlarında yaşamaya mahkum edilen kadınlarımızın,sağlık,eğitim,beslenme vb.yaşam standartları,kentin zengin mahallelerinde yaşayanlara göre de çok düşüktür.
Peki Neler Yapmalı?
Her şeyden önce,kendi kaynaklarını kendi insanı adına harekete geçiren,tüm tüm insanlarının iş,aş güvencesini sağlayan,onların mutluluğunu öncelikli alan,üreten ve ürettiğini hakça paylaşan,yatırım ve istihdamı hedefleyen,tüm yaşamsal alanlarımıza dair doğru politikaların,katılımcı bir anlayışla uygulamaya geçilmesi bir zorunluluktur.
Kırsalda mevcut sorunların kaynağı,temel politikalardan ayrı düşünülemez.Kırsalda da kadınlarımızın sorunlarının çözümü de varolan yapısal sorunları ortadan kaldıran kadınlarımızın özgür birey olmalarını hedefleyen,ulusal tarım politikalarının uygulanmasında yatmaktadır.
Bu kapsamda:
Kırsal kadınlarımıza çıkarılacak Tarım İş Kanunu kapsamında ücretli işçi statüsü kazandırılmalı,onların sosyal güvenlik ve örgütlenme haklarına sahip olmaları yasal güvenceye kavuşturulmalı,
Sigorta primlerinin ödenmesinde mutlaka devlet desteği verilmelidir.
Ayrıca kırsalda kadınlarımızın,demokratik kooperatiflerde örgütlenmeleri için,devletçe gerekli destekler sağlanmalıdır.Hatta kooperatif örgütlenmesinde kendilerine pozitif ayrımcılık tanınmalıdır.
Kırsalda kadının istihdamını engelleyen diğer bir neden eğitimsizliğidir.bu açıdan devletçe mesleki eğitimlerin verilmesi ve yaygınlaştırılması şarttır.
Aslında kadını eğitmek,tüm bir aileyi eğitmek demektir.Gıda,Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı başta olmak üzere ilgili birimler sorunun çözümünde yer almalı,eğitici ve öğretici kadroları bu amaçla oluşturmalıdır.
Her şeyden öncede,kadınlarımızı kırsalda dışlamayan,öncelikle her alanda eğitimini iş ve aş güvencesini sağlayan bu amaçla demokratik örgütlenmelerini hedefleyen, sosyal güvencesini sağlayarak yaşamın tüm alanlarına katan,onları özgürleştiren , katılımcı bir anlayışla oluşturulan ve uygulamaya konulan politikaların yaşama geçirilmesi olmazsa olmaz öncelik sorundur.
Tüm emekçi kadınlarımızın 8 Mart gününü,kurtuluşlarının başlangıç günü olması dileklerimizle kutluyoruz.
Kadir ÇETİNKOL
Ziraat Müh.Odası Denizli Şb.Bşk.