Ziraat Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Özkan TAŞPINAR, küresel ısınmanın etkilerinden bir tanesinin 2004-2008 yılları arasında tam manasıyla kuraklık olarak yaşandığını anımsattı. 2008‘in güz ayından itibaren yağışlı ve ılıman bir iklime girildiğini hatırlatan Özkan TAŞPINAR, bugüne kadar yağışların tam manasıyla yeterli ve iklimlerin de 2 ay gibi ileri tarihe kayma durumunun söz konusu olduğunu söyledi. Özkan TAŞPINAR, daha önceki yıllarda kasımın bir iki haftasında düşen kar yağışının 2008 ve 2009 kışında 2 ay kaymayla yağdığını örnek gösterdi. Artık kar yağışının ocak ayında düştüğüne işaret eden Özkan TAŞPINAR, Konya‘da merkez ile yakın ilçelerde etkili olmamasına rağmen, Bozkır, Seydişehir, Ahırlı, Yalıhüyük, Yunak, Çeltik ve Kulu‘nun  belirli bir kısmına kar yağdığını aktardı. Yağışlı periyoda girildiğinin Meteoroloji tarafından ifade edildiğini anlatan TAŞPINAR, kar yağışı beklentisinin oldukça çok yüksek olduğunu belirtti.
   KAR, HAVADAKİ KÜKÜRDÜ TOPRAĞA İNDİRİYOR
   KİREÇLİ TOPRAKLARI ISLAH EDİYOR
   Kar yağışının İç Anadolu açısından önemli olduğunu vurgulayan Özkan TAŞPINAR, "Genel manada yetiştirdiğimiz ürün buğday. Buğdayın üzerine karın yağması demek, tam manasıyla üzerine yorgan veya bir naylon örtüsü çekmişsiniz demektir. Bu yorganın altında sıcaklık eğer 10 dereceyse üst kısımdaki sıcaklık eksi 30 derece de olsa aşağıda bitki çalışmasına devam eder. Bu yüzden kar yağışı İç Anadolu ve Konya için önemlidir. Ayrıca kar yağışıyla birlikte havanın kükürdünün toprağa inmesi sağlanıyor. Bu kükürt kireçli topraklarımızın bitki kök bölgesine kadar olan kısmını ıslah etmiş oluyor. Normalde bu ıslahı sağlayabilmek için bir dekar alana 250 kilogram kükürt kullanmak gerekiyor ama bu toprak düzeyinde oluşacak 25-30 santimlik bir kar yağışıyla da sağlanmış oluyor" dedi.
   KAR, TOPRAĞI DOYURUR, HUBUBATI ERKEN SULAMAYA GEREK KALMAZ
   Yine kar yağışının normal bir yağmurun toprak yüzeyinden kaybolması ile aynı olmadığına dikkat çeken Özkan TAŞPINAR, şöyle devam etti: "Kar yağışı bahar mevsimine kadar toprak yüzünde durur ve yavaş yavaş erimesiyle birlikte daha sonra toprağın üst kısmından kaybolmaz. Tam manasıyla toprağı doyurur ve böylelikle ilkbaharda hububatı erken sulamaya gerek kalmaz. Ayrıca ilkbaharda ekilen bahar bitkilerinin, (şekerpancarı, mısır, ayçiçeği, fasulye, havuç gibi) ekildiği sırada rahatlıkla çıkmasını sağlar. Yağmadığı zaman çok aşırı don olursa kış şartlarına uygun olmayan hububat çeşitleri Konya‘da ekilebiliyor bunlarda belli bir kısım zarar meydana gelebilir."