“KONYA’NIN GENEL TARIM SORUNLARI”- BOTSA DERGİSİ

“KONYA’NIN GENEL TARIM SORUNLARI”- BOTSA DERGİSİ
KONYA
18.08.2010

ZMO Konya Şube Başkanımız Özkan TAŞPINAR, “Ülkemizin bir tarım ülkesi olduğunu hiçbir zaman unutmamalı, tarımdan kalkınmayı ve tarımdan sanayileşmeyi her zaman ön plana almalıdır” dedi

 

   Dört değişik mevsimi yedi coğrafi bölgesi olan ve haritaya baktığınız zaman % 70‘ i ekilir dikilir alana sahip olan ülkemizde bir kısım tropikal iklim bitkileri hariç çoğu bitki türü yetişmektedir. Böylelikle dünyanın en büyük üçüncü gen bankası da yine ülkemizdedir. Türk tarımı istenilen ve olması gereken bir yerde değildir. Yıllardan beri tarım sektörüne gerekli önem verilmemiş ve hep geri plana itilmiş hala da bunun önemi anlaşılmamıştır. Dünyadaki gelişmiş ülkelere bakınız, devletler kalkınmalarına tarımla başlamış, belirli bir ekonomik seviyeyi yakalamış daha sonra değişik sanayi dallarına geçmişlerdir. Türkiye öncelikle bir tarım ülkesi olduğunu kabul etmeli sanayileşmesini ve kalkınmasını sağlamalı ki daha sonra diğer sanayi dallarına geçebilmelidir.
Yüzölçümü Konya kadar olan bir Hollanda yılda 50-60 milyar dolar tarım ihracatı yapabilirken, ülkemiz tarım ihracatı hala 5-6 milyar dolar seviyelerindedir.

   Ülkemizde tahıl ambarı ve tarımın başkenti olarak adlandırılan il  Konya dır. 2.2 milyon hektar tarım alanına sahip Konya‘da sadece 510 bin hektar alan sulanabilmekte geriye kalan tarım arazilerinde ise kıraç şartlara uygun tahıllar yetiştirilmektedir. Buna rağmen Türkiye‘de üretilen buğdayın yüzde 11‘i, arpanın yüzde 14‘ü, şekerpancarının ise yüzde 25‘i Konya‘da üretilmektedir. Küresel ısınma sonucu son 6- 7 yıldır sürekli kurak geçen iklime bağlı olarak tarım kesimi büyük sıkıntılar çekti. 2008‘in sonbahar aylarından itibaren yağışlı bir havanın etkisinde kalan Konya‘da 2009 yılı da olumlu geçti. Önceki yıllara kıyasla yüzde 50 oranında bir yağış artışı yaşanan ilimizde 2010 yılının daha verimli geçeceğini umuyorduk ancak bu yıl da hububatın görmediği sıkıntı kalmadı. Hububatta bu yıl kuraklık yaşanmadı ancak Konya Ovasında kış ılıman geçti, tarlalar fare istilasına uğradı, önemli oranda dolu gördü, sel gördü. Ne kadar hastalık varsa tamamını gördü. Süne kıskacına tutuldu. Hasat zamanında gelen yağmurla birlikte buğdaylarda protein ve öz kaybı meydana geldi. Dolayısıyla hububatta verim ve kalitede istenilen sonuca ulaşmak mümkün olmayacaktır. Geniş tarım alanına sahip Konya Ovası; dünyanın tarımda önder ülkeleri tarafından takip edilip, ovada ekilişin çeşidine ve verimine bakarak kendi ekiliş alanlarını dizayn etmektedirler.                                                                                                                             

   Konya da tarımın en önemli sorunu yağışların yetersizliği ve ovaya dışarıdan herhangi bir su kaynağının gelmemesidir. Bunun için çok acilen ovanın ağaçlandırılarak yağış miktarının artırılması ve kop gibi yeni su kaynaklarının ovamıza gelişinin sağlanması önem arz etmektedir.

   Son yıllarda Konya organik tarımın üssü olmuştur. Organik ürünlere hem yurt içinde hem de yurt dışında talebin artması sonucu, organik tarımın üretimdeki payı artmaya başladı. Bunun sonucunda organik tarımla yetiştirilen ürün çeşidi 200′e kadar çıktı. Organik tarımda ürün yetiştirilmesi, toplanması, hasat, kesim, işleme, tasnif, ambalajlama, etiketleme, muhafaza, depolama, taşıma ile ürünün tüketiciye ulaşmasına kadar olan diğer işlemlerde, kimyasal madde veya tarım ilacı kullanılmıyor. Özellikle gelişmiş ülkelerde yoğun talep gören organik ürünler, bizim gibi gelişmekte olan ülkeler için tarımda büyük fırsatlar yaratacağı düşünülmektedir.

   Konya‘da organik tarım 10 yıldan beri yapılmaktadır. Konya Tarım İl Müdürlüğü‘nün 2006 verilerine göre, ilde sertifikalı 779 üretici tarafından 3 bin 614 dekar alanda organik tarım yapılıyor. Organik üretimin yüzde doksanı ihraç edilmektedir. Konya ihracatta Türkiye‘de önde gelen iller arasındadır.  En fazla üretilen ürünler çilek, nohut, vişne, kiraz,  ceviz, domates, elma ve Mucize bitkiler arasında sayılan rezenede organik olarak Konyalı çiftçiler tarafından üretilmektedir. Konya da organik tarım yapılarak üretilen ürünlerin başında çilek ve patates gelmektedir.

   Konya‘nın bir tarım kenti olma özelliği; tarıma dayalı endüstrinin ve sanayinin de gelişmesine neden olmuştur. Bu gelişime ilimiz deki küçükbaş hayvan yetiştiriciliği yoğunlukta olmak üzere, kümes hayvanı yetiştiriciliği ve büyükbaş hayvan yetiştiriciliğine de katkı sağlamıştır. Ancak bunlara rağmen Konya ilinde hayvancılık potansiyelin çok altında yapılmaktadır. Özellikle küçük tarım alanlarına sahip alanlar başta olmak üzere bitkisel üretim yapan çiftçilerimiz desteklenerek hayvancılık yapan işletme sayısı artırılmalıdır. Hayvancılıkta yapılan son yıllardaki yanlış tarım politikaları sebebiyle başlanan ithalatın böylelikle önüne geçilmiş olunacaktır. Yonca, fiğ ve silajlık mısır gibi Yem bitkileri yetiştiriciliği arttırılmalı hayvancılığın yem ihtiyacı desteklenmeli ve böylece daha cazip bir hale gelmesine katkıda bulunulmalıdır. Böylelikle insanlarımızın bulundukları yerde karınlarının doyması sağlanacağı gibi işsizliğe de büyük çözüm bulunmuş olacaktır.

   Konya Ovası yukarıda anlatılan eksikliklerin giderilmesi halinde yurt dışından ithal ettiğimiz GDO‘ lu veya GDO‘ suz tarım ürünlerinin hiç birine gerek kalmadan ülke İhtiyacını karşılayacak potansiyele sahiptir.

   Ülkemizin bir tarım ülkesi olduğunu hiçbir zaman unutmamalı, tarımdan kalkınmayı ve tarımdan sanayileşmeyi her zaman ön plana almalıdır.

 

Okunma Sayısı: 2069
Fotoğraf Galerisi