Açlık problemi olan ülkelerin tarım ekonomilerinin gelişmiş ülkeler yararına yine onlar tarafından kurulduğunu açıklayan Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarım Makinaları Bölümü Öğretim Üyesi ve TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Prof. Dr. Kamil Oktay Sındır, "Çoğu geri bırakılmış ülke, bağımsızlıklarını kazandıktan sonra dahi, dış borç ve benzeri sorunlarla boğuştukları için daima ihracata yönelik tarım politikaları uyguladı. Yani halkı doyuracak besinler üretmek yerine döviz sağlayacak türler yetiştirmeye çalıştı" şeklinde konuştu. Eskiden besin yetiştirmek için kullanılan topraklarda kahve, pamuk, muz, kakao gibi gelişmiş ülkelere satılan ürünleri yetiştirilmeye başlandığını ve bunun sonuçlarının açlık olarak insanlara geri döndüğünü ifade eden Prof. Dr. Sındır, "Örneğin Etiyopya‘da açlığın kol gezdiği dönemlerde bile halkın yiyecek gereksinimi yerine, kahve üretimi ve ihracatı sürdürülüyordu. Yani sorun, üretim azlığından değil, yanlış ürün seçiminden ve rant dağılımının adil olmayışından kaynaklanıyordu" dedi.

ABD İSRAFIN İMPARATORU

Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi tarafından düzenlenen ‘Tıbbi ve Aromatik Bitkiler‘ konulu panelde konuşan Prof. Dr. Sındır, Birleşik Devletler‘de her yıl üretilen gıdanın yüzde 25‘inden fazlasının israf edildiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü, "Sadece 1995 yılında çöpe atılan gıda miktarı 43 milyon ton. Bir kişinin günde ortalama 1.5 kilo gıda tükettiği düşünüldüğünde, israf edilen gıdanın yarısı ile 40 milyon kişinin doyması mümkün. Sadece yüzde 5‘inin geri kazanılması bile 4 milyon insanın doymasını sağlayabilir. Dünyada açlık sınırının altında 800 milyon insan olduğu biliniyor.

Bir günde açlıktan ölen çocuk sayısı ise ortalama 35 bindir. Yani sadece Amerika, bir günlük atıklarının yüzde 15‘i ile ölen tüm çocukların hayatını kurtarabilir." DİHA

İstatistikler, açlığa bağlı nedenlerden dolayı hayatını kaybeden insanların sayısının, AİDS, tüberküloz ve sıtma hastalıkları nedeniyle hayatını kaybedenlerden daha fazla olduğunu, hatta yeryüzünde devam eden siyasi krizlerde ve savaşlarda hayatını kaybedenlerden daha fazla kişinin açlığa bağlı nedenlerden dolayı öldüğünü gösteriyor.