AFYON`DA 12,5 HEKTAR ARAZİNİN TARIM DIŞINDA KULLANILMASI KARARINA KARŞI DAVA AÇTIK

MERKEZ
21.10.2010
 

 

Yürütmenin Durdurulması Taleplidir  

AFYONKARAHİSAR  İDARE MAHKEMESİNE

  

DAVACI                                : TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası

                                                 Karanfil Sk.No:28/12 Kızılay/ANKARA

VEKİLİ                                   : Av.Zühal DÖNMEZ-41998670172

DAVALI                                 : T.C. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı-ANKARA

KONU                                                : Davalı Bakanlığın, tarım arazilerin tarım dışı amaçla kullanılmasının Uygun Bulunmasına ilişkin 11 Haziran 2010 tarih 43814 sayılı işleminin öncelikle Yürütülmesinin Durdurulmasına ve İptaline karar verilmesi talebidir.

ÖĞRENME TARİHİ              : 15/08/2010

AÇIKLAMALAR                   : Dava konusu işlem ile, Afyonkarahisar İli, Sandıklı İlçesi, Çakır Mahallesi Hüdai Termal Turizm Bölgesinde bulunan 149 ada, 2, 3, 18, 20, 21 ve 22 parsel nolu, 12,5 hektar yüzölçümlü taşınmazların tarım dışı kullanımına karar verilmiştir (Ek-1). Bu karar müvekkil ODA adına yapılan 21/07/2010 tarihli başvuruya verilen 10/08/2010 tarihli cevap ile öğrenilmiştir (Ek-2).

Dava konusu karar hukuka ve kamu yararına uygun olmayıp iptali gerekir.

İPTAL NEDENLERİ              : 1) Afyonkarahisar İli, Sandıklı İlçesi, Çakır Mahallesi Hüdai Termal Turizm Bölgesinde bulunan 12,5 hektar yüzölçümlü taşınmazların, imar planı çalışmalarında kullanılmak üzere tarım dışı kullanımı uygun bulunmuştur.

            Bu karar hukuka uygun değildir. T.C. Anayasası Devlete, 44. maddesi ile "toprağın verimli olarak işletilmesini korumak ve geliştirmek...", 45. maddesi ile de "tarım arazileri ile çayır ve meraların amaç dışı kullanılmasını ve tahribini önlemek..." görevlerini yüklemiştir. Anayasamızın 45. maddesinin gerekçesinde; "Madde, Devlete tarım arazilerinin ve çayırlarla meraların amaç dışı kullanılmasını önleme görevi vermektedir. Bu ifade ile amaçlanan tarım arazilerinin endüstri ve şehirleşme sebebiyle yok edilmesinin önlenmesidir. Devlet, bu amaçla yasal düzenlemeler yapmalıdır" ifadesi yer almaktadır.

Anayasamızın 166. maddesi, "Ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmayı, özellikle sanayiin ve tarımın yurt düzeyinde dengeli ve uyumlu biçimde hızla gelişmesini, ülke kaynaklarının döküm ve değerlendirilmesini yaparak verimli şeklide kullanılmasını planlamak, bu amaçla gerekli teşkilatı kurmak Devletin görevidir" hükmünü amirdir.

Yine Anayasamızın 56. maddesine göre; "Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir".

            Ayrıca Birinci Sınıf Tarım Toprağı olan dava konusu taşınmazların tarım arazisi olmaktan çıkarılması 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununa aykırıdır. Toprağın doğal veya yapay yollarla kaybını ve niteliklerini yitirmesini engelleyerek korunmasını, geliştirilmesini amaçlayan Kanunun 3.maddesinin (d) fıkrasında, Tarım arazisinin tanımı yapılmıştır. Buna göre;  Toprak, topografya ve iklimsel özellikleri tarımsal üretim için uygun olup, hâlihazırda tarımsal üretim yapılan veya yapılmaya uygun olan veya imar, ihya, ıslah edilerek tarımsal üretim yapılmaya uygun hale dönüştürülebilen araziler tarım arazisidir.

Kanunun 4.maddesinde de, Devletin hüküm ve tasarrufu altında ve Hazinenin özel mülkiyetinde olan araziler ile kamu kurumlarına, gerçek ve tüzel kişilere ait olan arazilerin mülkiyet hakkı kullanılırken toprağın; bitkisel üretim fonksiyonu, endüstriyel, sosyo-ekonomik ve ekolojik işlevlerinin tamamen, kısmen veya geçici olarak engellenmemesi amacıyla araziyi kullananlar, bu Kanunun öngördüğü tedbirleri almakla yükümlüdür, denilmektedir.

Tarım arazilerinin amaç dışı kullanımını düzenleyen 5403 Sayılı Kanunun 13.maddesinde, mutlak tarım arazileri, özel ürün arazileri, dikili tarım arazileri ile sulu tarım arazilerinin tarımsal üretim amacı dışında kullanılamayacağı belirtilmiştir. Ancak, alternatif alan bulunmaması ve Kurulun uygun görmesi şartıyla; savunmaya yönelik stratejik ihtiyaçlar, doğal afet sonrası ortaya çıkan geçici yerleşim yeri ihtiyacı, petrol ve doğal gaz arama ve işletme faaliyetleri, ilgili bakanlık tarafından kamu yararı kararı alınmış madencilik faaliyetleri, bakanlıklarca kamu yararı kararı alınmış plân ve yatırımlar için bu arazilerin amaç dışı kullanım taleplerine, toprak koruma projelerine uyulması kaydı ile Bakanlık tarafından izin verilebilir. Bakanlık bu yetkisini valiliklere devredebilir.

5403 Sayılı Kanunun 13.maddesinde Kamu Yararı kararının nasıl ve ne için alınacağı bellidir. Kamu Yararı Kararı alınıp alınmadığı belirsizdir. Ama dava konusu işlemle ilgili  Bakanlık tarafından alınmış bir kamu yararı kararı bulunmadığı açıktır ki bu da 5403 sayılı Kanuna aykırıdır.

            Ayrıca alternatif alan bulunup bulunmadığı konusunda da bir araştırma yapılmamıştır. Türkiye‘nin bir çok bölgesinde gündeme gelen tarım dışı kullanım kararlarının iptali talebi ile tarafımızca birçok dava açılmıştır. Bunlardan bir kısmı ektedir (Ek-3).

            2)  Müvekkil Oda, kaynağını Anayasadan alan kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olup, üyelerinin tüm toplumsal, ekonomik ve mesleki sorunları ile doğrudan ilgilenmekle yükümlüdür. Ayrıca ülkemizin tarımsal kaynaklarının, topraklarının korunması için gereken her türlü girişimde bulunmakla yükümlüdür.

7472 Sayılı Ziraat Yüksek Mühendisliği Hakkında Kanun, Ziraat Yüksek Mühendislerinin toprak muhafazasına ilişkin hizmet ve faaliyetlerde bulunmaya yetkili olduklarını düzenlemiştir. Ziraat Mühendislerinin Görev Ve Yetkilerine İlişkin Tüzükte, toprak ve su muhafazasının toprak bilimi alanında öğrenim görmüş ziraat mühendisleri tarafından yapılacağı, hükmü yer almaktadır. 06.04.2005 Tarih, 25778 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ziraat Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliğinin 6.maddesine göre de; Ülke tarımı ve tarımsal üretim kaynaklarının korunması, geliştirilmesi, işletilmesi ve verimli kılınması, kırsal nüfusun toplumsal ve ekonomik kalkınmasının sağlanması, kırsal ve tarımsal gelişime yönelik strateji, politika, program ve proje oluşturulması çalışmalarına katkıda bulunmak amacıyla her türlü girişim ve etkinlikte bulunmak, Odanın amaç ve görevleri arasında  sayılmıştır. Bu bağlamda müvekkil ODA tarım topraklarının kaybına neden olacak her türlü düzenlemenin karşısındadır.

3) İptale konu karar ile birlikte söz konusu mutlak tarım arazilerinin tarım dışı kullanıma açılması sonucu telafisi imkansız zararların ortaya çıkacağı muhakkaktır, bu nedenle acilen Yürütmenin Durdurulmasına karar verilmesini talep etmekteyiz.

HUKUKİ NEDENLER          : Anayasa, İYUK, 7472 Sayılı Kanun, 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu, 3194 sayılı İmar Kanunu, Ziraat Mühendislerinin Görev ve Yetkilerine İlişkin Tüzük, Yönetmelikler, İlgili tüm  mevzuat.

DELİLLER                             : Ekler

SONUÇ VE SİSTEM             :Yukarıda açıklanan nedenlerle; tarım arazilerin tarım dışı amaçla kullanılmasının Uygun Bulunmasına ilişkin 11 Haziran 2010 tarih 43814 sayılı davalı idare işleminin öncelik ve ivedilikle Yürütülmesinin Durdurulmasına ve İptaline; yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine  karar verilmesini saygı ile arz ve talep ederim.

Av.Zühal DÖNMEZ

Davacı Vekili

EKİ: Vekaletname

         Ek‘ler

         Mahkeme Kararları

Okunma Sayısı: 1102