AKP MİLLETVEKİLLERİNİN TMMOB VE YÖNETİCİLERİNE YÖNELİK GERÇEK DIŞI BEYANLARINA YANIT

AKP MİLLETVEKİLLERİNİN TMMOB VE YÖNETİCİLERİNE YÖNELİK GERÇEK DIŞI BEYANLARINA YANIT
BURSA
27.07.2013

Yalan Söylemek, İftira Atmak Günahtır, Suçtur. Yalanı Bırakın, Talan ve Rant Gerçeğini Anlatın!

 

 

TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu (İKK) bileşenleri 26 Temmuz 2013 günü TMMOB Makine Mühendisleri Odası Konferans Salonunda "AKP Milletvekillerinin TMMOB ve Yöneticilerine Yönelik Gerçek Dışı Beyanlarına Yanıt" konulu bir basın açıklaması yaptı.

Basın açıklamasına TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanımız Doç. Dr. Ertuğrul AKSOY ve Şube 2. Başkanımız Orhan SARIBAL katıldı.

Bileşenler adına basın metnini, TMMOB Bursa İKK Sekreteri Fikri DÜŞÜNCELİ kamuoyu ile paylaştı.

 

YALAN SÖYLEMEK, İFTİRA ATMAK GÜNAHTIR, SUÇTUR. YALANI BIRAKIN, TALAN VE RANT GERÇEĞİNİ ANLATIN!

 26.07.2013


En başta belirtmek gerekir ki; 

TMMOB,anayasanın 135. Maddesine göre çıkarılmış 6235 sayılı yasayla kurulmuş "Kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu"dur. Yasa gereği, TMMOB`yi oluşturan bağlı odalarına Mühendisler, Mimarlar, Şehir Plancıları üye olabilmekte, mesleğini icra etmek isteyen her mühendis, mimar, şehir plancısının üye olması (kamu kurumu ve askeri personel hariç) zorunlu kılınmaktadır.

Yasanın 2.maddesi c bendinde ;  Mühendislik ve mimarlık mesleği mensuplarının, müşterek ihtiyaçlarını karşılamak, mesleki faaliyetlerini kolaylaştırmak, mesleğin genel menfaatlere uygun olarak gelişmesini sağlamak, meslek mensuplarının birbirleriyle ve halk ile olan ilişkilerinde dürüstlüğü ve güveni hâkim kılmak üzere meslek disiplinini ve ahlâkını korumak için gerekli gördüğü bütün teşebbüs ve faaliyetlerde bulunmak;

Yasanın 2.maddesi  d  bendinde ; Meslek ve menfaatleriyle ilgili işlerde resmî makamlarla İşbirliği yaparak gerekli yardımlarda ve tekliflerde bulunmak, meslekle ilgili bütün mevzuatı  normları, fennî şartnameleri incelemek ve bunlar hakkında görüş ve düşünceleri  ilgililere bildirmektir.

Madde 32:  Odaların gelirleri :

a)Üye kayıt gelirleri;

b) Üye yıllık aidatı;

c) Hizmet karşılığı alınan ücretler;

ç) Evrak ücretleri;

d) Yayın hasılatı;

e) Bağış ve yardımlar;

f) Para cezaları;

Değerli basın mensupları yukarıda ki bilgilendirmeler ışığında;

1) Anayasa`nın 135. Maddesinde kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşlarının yetki, görev ve sorumluluklarıyla ilgili yer alan düzenleme, meslek odalarına, üyeleri üzerinde denetleme görevi vermiştir. TMMOB`ye bağlı odalar da 1960`lı yıllardan bu yana mesleki denetim uygulamasını hayata geçirmektedir. Bu uygulamanın kaldırılmasına yönelik düzenleme yapılması, TMMOB`yi Anayasa`dan aldığı yetkiyi
kullanamaz hale getirmektedir. Bu nedenle TMMOB`nin üyeleri üzerindeki denetim yetkisini ortadan kaldıracak bir değişiklik açıkça Anayasa`ya aykırılık taşımaktadır. Buradan da anlaşılacağı üzere, "vize ya da onay" ibareleri ile örtülmeye çalışılan mesleki denetim, bir meslek kuruluşunun varlık nedenidir. Meslek mensubunu denetleyemeyecek olan bir örgütün adının meslek kuruluşu olamayacağı Anayasa`nın 135. Maddesinin amir hükmü gereğidir.

2) TMMOB ve bağlı odaların TMMOB Yasası`na dayanarak yayımlamış oldukları mesleki denetim yönetmelikleri yargı denetiminden geçmiş olup, TMMOB Yasası ve Anayasa`ya aykırılık olmadığı yargı kararlarıyla ortaya konmuştur. Yargı denetiminden geçmiş olan düzenlemeleri bertaraf etmek için yasal düzenleme yapmak Anayasa`nın 138. Maddesine açıkça aykırıdır. Bu konuyla ilgili olarak gerek bazı iktidar milletvekilleri ve gerekse iktidar partisi sözcüsü tarafından, "Odaların mesleki denetim uygulamasının hukuka aykırılığı yönünde yargı kararı bulunduğu" şeklinde açıklamalarda bulunulduğu görülmüştür. Bu
açıklamalar tamamen asılsız olup, TMMOB ve bağlı odaların tüm karar, işlem ve uygulamaları yargı kararları çerçevesinde yapılmaktadır. Verilen kararlar da mesleki denetimin hukuka aykırı olmadığı yönündedir. Siyasal iktidar adına yapılan bu asılsız açıklamaların da devlet adamı ciddiyetiyle uyuşmadığını belirtir, Birliğimizin kamuoyu önünde haksız konuma düşürülmek istenmektedir.

3) Mesleki denetimin kaldırılmasıyla; nitelikli yapı üretmekle sorumlu proje müellifi meslektaşlarımız ile nitelikli yapı talebinde bulunan vatandaş arasındaki ilişkiyle anlamına kavuşan yapı üretim süreci, her iki muhatabın da mağduriyetine yol açacaktır. Haksız rekabet derinleşecek, imzacı veya sahte mühendis, mimar ve şehir plancılar çoğalacak, etüt ve proje hizmetlerini maliyet artışı olarak değerlendiren ve kar hırsıyla her türlü denetimden imtina eden vasıfsız müteahhitlerin önü açılacaktır. 

4) TMMOB ve bağlı odaları kamu kaynakları dahil olmak üzere hiçbir dış kaynaktan yardım almaksızın faaliyetlerini yürüten, bu sayede bağımsızlığını ve tarafsızlığını koruma amacında olan, hiçbir iktidar, siyasi parti ya da kurum ayrımı yapmaksızın doğru bildiği görüşleri kamuoyuyla paylaşan demokratik bir örgüttür. Yapılan düzenleme ile TMMOB`nin üyeleri ile bağlarının kopartılarak etkisiz kılınması hedeflenmekte olup, böyle bir amacın demokratik düzenle bağdaşmayacağı açıktır. Demokratik toplumun talep ve önerilerinin hiçbir şekilde göz önüne alınmadığı bir süreçte, daha da ileri gidilerek belirli bir toplum kesiminin demokratik katılım süreçlerinin ortadan kaldırılmak istenmesi ya da en azından siyasi iktidar tarafından teslim alınmak istenmesi, Anayasa`nın 5. Maddesinde yer alan "demokrasinin korunması" göreviyle
bağdaşmayacak bir tutumdur.

5) Maddenin görüşülmesi sırasında iktidar milletvekilleri ve oturumu yöneten TBMM Başkan Vekili tarafından, "Verilen önergenin 6235 sayılı Yasayı ilgilendirmediği" ifade edilmiş olmakla birlikte, daha sonra başta İktidar Partisi Sözcüsü olmak üzere birkaç AKP vekili tarafından kamuoyuna yapılan açıklamada, Birliğimiz ve Birliğimize bağlı oda yöneticileri hakkında yakışık almayan bir takım sözler de kullanılarak yapılan düzenlemenin Birliğimizin yetkilerinin kısıtlanmasına yönelik olduğu açıkça ifade edilmiştir

6) Konuyla ilgili bir diğer husus da meslek kuruluşlarının yöneticilerinin yargı gözetimi altında seçimle göreve gelmeleri ve yürürlüğe konulan mevzuatın da yine üyelerin onay ve katılımıyla düzenlenmiş,yargı denetiminden geçmiş  olmasıdır. Bu konuda da İktidar Partisi adına yapılan açıklamalarda dile getirilen "işgalci" karalaması gerçeği yansıtmamaktadır. Kendilerini "Demokrasi havarisi" görenler ve her fırsatta sandığı öne sürenler, sandıktan çıkamayınca "ya benimsin, yada kara toprağın" anlayışına yani aslına geri dönmekte demokrasiyi katletmekteler.

7) AKP`li vekillerin  açıklamasındaki tek doğru Gezi direnişi ile omuz omuza olduğumuz gerçeğidir. Çünkü TMMOB ve bağlı odalar emekten, demokrasiden ve halktan yana hep taraf olmuştur, olmaya devam edecektir.

Değerli basın emekçileri;

Mesleki denetimin kaldırılmasıyla mesleğin, meslektaşın ve bu yolla kamunun denetiminin ortadan kalkacak olması, kamu düzenini de bozucu sonuçlar doğuracaktır. 

TMMOB olarak iktidar partisi vekillerine bir kez daha buradan sesleniyoruz;

Yaptığınız yasa değişikliği demokrasinin özü aykırıdır. Demokratik yollardan teslim alamadığınız TMMOB`yi  "ya benimsin ya da kara toprağın" diyerek yok edemeyeceksiniz.

Bizler tarihimiz boyunca yaptığımız gibi bilimin gerçeklerini savunmaya ve halkımıza gerçekleri
anlatmaya, yani "kral çıplak" demeye devam edeceğiz.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.

Fikri DÜŞÜNCELİ

TMMOB Bursa İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri

 

Okunma Sayısı: 416
Fotoğraf Galerisi