Anadolu Üniversitesi Yunus Emre Kampüsüne girmek bir aralar imkansızdı. Kapılara konulan turnikeler, güvenlik görevlileri tarafından sorulan “ahiret soruları” şehrin ileri gelenlerinin bile üniversiteden soğutmuştu…Rektör Fuat Erdal’ı ziyarete giderken aklımızda kampüsün kapısından içeri girerken hangi sorulara maruz kalacağımızı düşünmüştük! Ama düşündüğümüz gibi olmadı. Hiç bekletilmeden, sorular sorulmadan rektörlük binasına geldik…
Değişimi ilk girişte hissettik!
Rektör Fuat Erdal, içten ve samimi davrandı! Sıcakkanlı ve dostane bir şekilde karşıladı…
Sohbetler adet olduğu üzerine üniversite-şehir birlikteliği ile başladı. Son yıllarda bir kopukluk var mı?
Erdal, son yıllarda oluşan bu değerlendirmeye katılmıyor:
-Kopuk değiliz. Tam aksine iç içeyiz. Üniversite ile şehrin entegrasyonu çok fazla etkileşim çok iyi. Üniversitenin şehre katkısı büyük…

Üniversitenin kaynakları Eskişehir’in kaynaklarıdır.

YAZI SANATLARI MÜZESİ YAPILACAK

-Anadolu üniversitesi rektörlüğünde 1 yılı geride bıraktı. Aklında kalanlar neler?
- Anadolu Üniversitesi’nin her köşesinde gizli bir hazine var. Hayretler içinde kalabiliyorsunuz. Bu hazinenin açığa çıkarılması gerekiyor. Dijital arşiv oluşturmak için çalışma yürütüyoruz. Konservatuar olması tam anlamıyla bir nimet!
Ve Fuat Erdal, Anadolu Üniversitesi’nin şehre yapacağı bir katkıyı da sohbetimiz sırasında açıklıyor:
- Odunpazarı Evleri’nin bulunduğu bölgede tarihi bir binamız var. Burayı Yazı Sanatları Müzesi yapacağız.

ŞEHRE AÇIK SANAYİYE KAPALI

Anadolu Üniversitesi’nin şehre açık ama sanayiye kapalı kaldığını belirtiyor Rektör Fuat Erdal ve şu örneği veriyor:

- Sadece Eczacılık Fakültesi’nden bir örnek vermek istiyorum. Devasa laboratuvarları var. Kaç ilaç firmasıyla ilişki var! Hiç yok! Bunları geliştirmek istiyoruz. İlaç firmaları ile ilişki kurmaya başladık. Üniversitenin böyle iş birliklerine ihtiyacı var.

Eskişehir’in sanayide marka olmuş firmaları var. Şehir ekonomisi sadece ticaretle dönmemeli! Daha çok marka yaratmamız gerekiyor.

Rektör Fuat Erdal, Çiftelerli…

ESKİŞEHİR’E VEFA BORCUMU ÖDEYECEĞİM!

Uzun yıllar İstanbul ve Ankara gibi büyükşehirlerde ve yurt dışında yöneticilik yaptı. Eskişehir’i nasıl buluyor? Niçin burada görev aldı?

-Eskişehir’in evladıyım. Eskişehir’e vefa borcu olarak geldim. Aslında kamudan ayrılmıştım. Eskişehir’e çok seviyorum. İstanbul’da bulunduğum süre boyunca tatillerimi hep Eskişehir’de geçiriyordum. Son derece huzurlu ve dingin bir şehir.

Rektör Erdal’a son olarak şehir medyası ile ilgili düşüncelerini sordum:

-Medya bizim için önemli. İş birliğine her zaman açığız! Üniversitenin ürettikleriyle medyada yer almasını istiyorum. 

İNSANOĞLU VARLIĞINI SÜRDÜRECEKSE!

Uzaylılar var mı?

Albert Einstein, bu konuda şöyle diyor:

• İnsanoğlu kainat dediğimiz bütünün bir parçasıdır, zaman ve mekanla sınırlanmış bir parça…
• Kendi benliğimizi, düşüncelerimizi ve duygularımızı her şeyden soyutlanmış hissediyoruz ve buna bilincin yarattığı bir göz yanılsaması denebilir. Bu yanılsama bizi kişisel arzularımıza ve en yakınımızdaki birkaç kişiye olan bağlılığımıza hapseden bir cezaevi gibidir.
• Görevimiz, şefkat evrenimizi tüm canlıları ve bütün güzelliğiyle doğayı da kapsayacak şekilde genişleterek, kendimizi bu cezaevinden azat etmek olmalıdır. İnsanoğlu varlığını sürdürecekse yeni bir zihniyete ihtiyacı vardır.
• Şimdi soracaksınız, uzaylılar nerede?
  Uzaylılar içimizde!
   
• HAYAT PAHALILIĞI DAHA DA ARTACAK!
   
  Gübre üretiminde en önemli hammaddelerden birisi, doğalgaz…
  Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Genel Başkanı Baki Remzi Suiçmez, geçen hafta gübrenin tonunun bir günde 500 TL birden arttığını açıkladı…
  Başkan Suiçmez, bu durumun üretimi düşüreceğini ve fiyatları arttıracağına dikkat çekiyor…
  Patron kulübü TÜSİAD’ın  Gıda ve Tarım Çalışma Grubu Üyesi Emrah İnce ise, vatandaşa yansıyacak en az yüzde 15`lik bir zammın geleceğini vurguluyor…
   
• ÖNEMLİ İNSANLARA DİKKAT!
   
  Dünyada kötüler var.
  Kötülük her yerimizi sarıyor.
  Peki bunu kim yapıyor..

Köşe yazısı: Ali BAŞ

Haber kaynağına ulaşmak için lütfen TIKLAYINIZ.