ANTEPFISTIĞI

Şube Başkanımız Ahmet Faruk DEMİR, Nizip Zeytin ve Antepfıstığı Üreticileri Birliği Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Kasım BÖLER ile birlikte bir basın toplantısı yaptı. Toplantıda okunan basın açıklaması aşağıdadır.

BASIN AÇIKLAMASI

Yurdumuzun Gaziantep ve yörelerinde istediği ortamı bulan bitki, ekonomik verimliliğini yurdumuzda artırmış bulunmaktadır.

İki yılda bir yüksek rekolte alınan antepfıstığında, 2006 yılına oranla 2007 yılında düşük rekolte beklenmektedir. 2006 yılında ülke genelinde 90-110 bin tonluk rekolte elde edildiğini tahmin ediyoruz. Antepfıstığında, bu yıl ise beklentiler 2006 yılındaki rekoltenin %30-35‘ini civarında olacağı beklenmektedir. Antepfıstığında bu verim düşüklüğü ise bitkinin genetik yapısı itibari ile periyodisiteden (Bitkinin bir yıl iyi ürün vermesi diğer yıl az ürün vermesi) kaynaklanmaktadır.

Antepfıstığı dioik çiçek yapısına sahip yani erkek ve dişi çiçekler farklı ağaçlar üzerinde bulunmaktadır. Üretimi engelleyen en önemli sorun tozlanma ve döllenmeden kaynaklanan içi boş (fıs) meyve oluşumudur. Buda erkek ağacın dişi ağaçtan erken çiçek açmasından kaynaklanmaktadır.

Kötü şartlarda gerçekten ekonomik olarak verim sağlayabilse de; antepfıstığı sulama, gübreleme, budama, toprak işleme, zirai mücadele, vs. gibi ihtiyaçları da vardır ve bu koşullar sağlandığında verim dikkate değer şekilde artmaktadır. Yapılan çalışmalarda, sulanarak verimin arttığı tespit edilmiştir.

Yüksek girdi maliyetlerine karşın Antepfıstığı üreticisi üretim değerinin yüksek olması sonucu da kar edememektedir.

Antepfıstığı‘na destek verilecekse, ürünün kaynağında verilmeli. Doğrudan Gelir Desteği ödemelerinde de çiftçi destekleniyor ama bu destekle, gerçek üreticiler değil, toprak sahipleri destekleniyor. Gerçek üreticiler tespit edilerek, ona göre destek verilmelidir.

Eğer Antepfıstığı üreticisi desteklenmezse hâlihazırdaki üreticiler fıstık bahçelerini sökerek alternatif ürün peşinde koşacaktır. Bu da hem ilimiz adına hem de ülkemiz adına en önemli tarımsal ürünümüzü kaybetmemize sebep olacaktır.

Antepfıstığı salkımlarında bulunan meyveler aynı zamanda olgunlaşmazlar. Olgunlaşma önce salkımın uç kısmında bulunan meyvelerde başlar. Olgunlaşan meyveler ağaç altına dökülmeye başlar. Öte yandan ağaç altı meyve dökümleri aynı zamanda hasat döneminin saptanmasına yardımcı olmaktadır. Ağaçlardaki meyvelerin %1-3 ‘ ü yere döküldüğünde hasada başlanabilir.

Antep fıstığı hasadı cumbaların (fıstık salkımı) elle koparılması ile yapılır. Cumbaların salkım eğiminin ters yönünde ve salkım sapının dalla birleştiği yerden koparılmasına özen gösterilmelidir.

Salkımı daldan koparmadan meyveleri tek tek seçerek hasat yapmak doğru değildir. Hasat bu şekilde yapılırsa ağaç üzerinde salkım sapları ve boş meyveler kalmaktadır. Ağaçta kalan bu artıklar zararlılar için uygun bir barınak teşkil edeceğinden mutlaka koparılmalıdır.

Ağaç dallarını sallayarak veya sopalarla dallara vurarak hasat yapmak da doğru değildir. Bu şekilde yapılan hasatta ağaç dalları zedelenip kırılabilir. Neticede gelecek yılın mahsul gözleri zarar görebilir. Bunların yanı sıra hasatta kullanılan sopalar tüm ağaçlarda kullanıldığında ağaçların birisisinde bulunan hastalık etmenleri diğer ağaçlara vektörel taşıma yoluyla bulaşma olasılığı da vardır.