Ankara/EVRENSEL

Atatürk Orman Çiftliği’nin Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne devrini öngören yasa teklifi tartışılmaya devam ediyor. Belediye Başkanı Melih gökçek, devire karşı çıkanları “çözüm üretmemekle” suçluyor. AOÇ Girişimi ise, AOÇ için üst ölçekli koruma amaçlı imar planı yapılmasını ve AOÇ’nin bu plan çerçevesinde çağdaş bir yapıya kavuşturulmasını öneriyor.

Mustafa Kemal’in Ankaralılara emanet ettiği AOÇ, son günlerin en çok tartışılan gündemlerinden biri. Meslek odaları, sendikalar ve kitle örgütlerinin oluşturduğu AOÇ Girişimi ise AOÇ’nin belediyeye devrini ve yapılaşmaya açılmasını öngören yasa teklifinin geri çekilmesi için çalışmalarını sürdürüyor.

AOÇ Girişimi’nin çözüm önerilerini gazetemize anlatan Girişim Sözcüsü Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, öncelikle yasa teklifinin geri çekilmesi ve AOÇ’nin üst ölçekli koruma amaçlı imar planı oluşturulması gerektiğini kaydetti. Günaydın, bu plan ışığında AOÇ’nin özerk bir yapıya kavuşturulmasının, katılımcı bir anlayışla, değerlendirilmesinin mümkün olduğunu ifade etti.

Günaydın, “AOÇ tümüyle halka açık, yapılaşmaya izin vermeyen, yeşil doku ve ağaç miktarının artırıldığı bir yapıya kavuşturulmalı. AOÇ’ye yapılacak yatırımlar genel bütçeden finanse edilmeli. Hayvanat bahçesi hayvanların serbest, insanların denetimli ortamlarda dolaştığı bir doğal yaşam alanına dönüştürülmeli. AOÇ Ankaralıların doğayla ve tarımla buluştuğu bir halk alanı olmalı” dedi. Belediye Başkanı Gökçek’in “AOÇ’ye buğday mı ekelim” sözlerini eleştiren Günaydın, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Kimse ‘AOÇ buğday üretsin’ demiyor. Ancak Çiftlik yüksek tarım teknolojilerinin üretildiği ve ülkeye yayıldığı bir merkez olmalı. Tarihten bugüne tarım devrimini anlatan bir Tarım Müzesi kurulmalı. Genç kuşaklarımız buğdayı tarlada, fıstığı ağaçta, yoncayı toprakta göremiyor; topraktan kopuyor. AOÇ’de gösteri amaçlı tarımsal üretim yapılarak, Ankaralıların doğa ve tarımla buluşması sağlanabilir.”

‘Büyük bir yalan’

Gökçek, yasal mevzuat nedeniyle AOÇ’den geçmesi gereken metro inşaatı ve yüzlerce insanın yaşamını yitirdiği hemzemin geçit konularında adım atamadığını öne sürerken, Günaydın Gökçek’in bu iddiasını “Büyük bir yalan” olarak niteledi. Günaydın, “1950 tarihli 5659 sayılı yasanın 10’uncu maddesi, AOÇ’den tanımlanmış nedenler için yasa çıkarılarak ve bedeli ödenerek toprak ayrılabilmesini öngörüyor. Hükümet bu konuda bir haftada yasa çıkarabilir. Gökçek de bu yasa ile metro inşaatı ve trafik düzenlemelerini rahatlıkla yapabilir” dedi.

Gökçek’in, “AOÇ’nin 1’nci derece doğal sit alanı olduğu, çay bahçesinden daha büyük yapı yapılamayacağı” yönündeki sözlerinin güvence teşkil etmediğini belirten Günaydın, “Meclis’in çıkaracağı bir yasa ile yapılaşmaya açılacak alanlar doğal sit alanı olmaktan çıkarılabilir. Konutlar, iş merkezleri yapılabilir, AOÇ betonlaştırılabilir” uyarısında bulundu.