Yaklaşık 2 milyon ağacın kesilmesinin öngörüldüğü nikel madeniyle ilgili ÇED Olumlu kararına karşı meslek odaları ve çevre örgütleri dava açtı. Davacı meslek odalarından biri olan Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Genel Başkanı Özden Güngör,  "maden nedeniyle zarar görecek olan Turgutlu`nun on beş yıllık tarım üretimi kazancı 5 milyar doların üzerindedir. Birkaç patron ve onların işbirlikçilerinin kârları için milyonlarca ağacın kesilmesi, tarımsal üretimin durması ve halk sağlığının bozulacak olması asla kabul edilemez" dedi.  
 
‘15 YILDA MADEN 163 MİLYON, TARIM 5 MİLYAR DOLAR KAZANDIRIYOR`
Manisa`nın Turgutlu ilçesi Çal Dağı`nda kurulmak istenen nikel madeniyle ilgili bir basın açıklaması yapan ZMO Genel Başkanı Özden Güngör, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı`nın ‘olumlu` kararı verdiği tartışmalı ÇED raporunda, madenin 15 yılda 163 milyon dolar katma değer üreteceğinin ileri sürüldüğünü anımsatarak, "Oysa maden nedeniyle zarar görecek olan Turgutlu`nun on beş yıllık tarım üretimi kazancı 5 milyar doların üzerindedir. Birkaç patron ve onların işbirlikçilerinin kârları için milyonlarca ağacın kesilmesi, tarımsal üretimin durması ve halk sağlığının bozulacak olması asla kabul edilemez" dedi.  
 
BAKANLIK 2009`DA İNGİLİZ ŞİRKETİNE TAHSİS ETMİŞTİ
AKP iktidarının 3 Nisan 2009`da dönemin Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu`nun imzasıyla Çal Dağı`ndaki 3 milyon 297 bin 832 metrekare orman arazisini, İngiliz sermayeli Sardes Nikel Madencilik`e 2026 yılına kadar tahsis ettiğini dile getiren Güngör, sonrasında ise Sardes Nikel`in Çal Dağı tesislerini 40 milyon dolara VTG Madencilik adlı bir Türk şirketine sattığını belirterek şunları söyledi:
 
ŞİRKET BÖLGEYİ TERK ETTİĞİNDE GERİDE ASİT KALACAK
"Projenin yaşama geçirilmesi halinde ülkemizin en bereketli ovalarından biri olan Gediz Ovası`nın ortasında bulunan ağaçlarla kaplı Çal Dağı yok edilecektir. Bölge tamamen ağaçlardan temizlenecek, alınan topraklar yığın liçi (geçirimsiz bir tabaka üzerine yığılmış olan malzemeye çözücü kimyasalların verilmesiyle, kıymetli metallerin ayrıştırılması işlemi) haline getirilecek. 150 m uzunluğunda, 20 m genişliğinde 15 m yüksekliğindeki toprak yığınlarının içinden, 18 ay boyunca sülfürik asit geçirilerek, nikel madeni çökertilecektir. 15 yıl sonra şirket bölgeyi terk ettiğinde, geride sülfürik asit ve ağır metallerle kirlenmiş yeraltı suları ve topraklar kalacaktır."
 
‘RANTA KARŞI HUKUK MÜCADELESİ SÜRECEK`
Ziraat Mühendisleri Odası`nın da içinde yer aldığı konuyla ilgili meslek odaları ve çevre örgütlerinin ÇED Raporunu onaylayan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı`na karşı iptal ve yürütmenin durdurulması istemiyle dava açtığını da anımsatan Güngör, "ZMO olarak, doğamıza, ormanlarımıza, akarsularımıza, tarımımıza, ürettiklerimize sahip çıkma görevini, Cumhuriyetin bizlere verdiği eğitimden, meslek yaşamımızdan ve emeğe saygılı demokrasi kültürümüzden almaktayız. ZMO olarak, çevreye ve insan haklarına, emeğe saygılı, halkın yararlandığı doğal güzellikleri ve zenginlikleri koruyan yer üstü ve yer altı doğal kaynaklarının kullanımına karşı değiliz. Ancak, bir bölgenin doğal kaynakları rant için heba ediliyorsa, mesleki sorumluluklarımızdan aldığımız güçle,  bilimsel demokratik düşünce yapımızla ve bütün örgütlülüğümüzle, hukuk çerçevesinde mücadelemizi sürdüreceğiz" görüşünü dile getirdi.