Kürt sorunun çözümü hakkında gelinen süreçle ilgili Adana‘da 41 kurumun imzası ile basın açıklaması ve barış çağrısı yapıldı. 06.07.2010 Salı günü TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şubesi‘nde yapılan ortak basın açıklamasını TMMOB İl Koordinasyon Kurulu Sekreteri Mustafa ALTIOKKA okudu.

BASINA VE KAMUOYUNA

Kürt sorununu şiddetle çözme arayışları kabul edilemez. Bir yandan bin yıllık kardeşlikten söz ediliyor, diğer yandan da iki halktan emekçi gençlerin çatışarak hayatlarını kaybetmesi sürdürülüyor.

30 yılda 40 bin insanı kaybettik. 400 milyar dolar bu çatışmalar için harcandı. İki halk da büyük acılar çekti. İnsanlar yerlerinden yurtlarından oldular. Çatışmalar, ölümler, acı, yıkım iki halkı da yordu. Ölen Türk ve Kürt gençleri için analar ağlamaya, herkes acı çekmeye devam ediyor. Çatışmalar bu şekilde sürerse önü alınamaz felaketlere sürükleneceğiz.

AKP içi boş açılımlarla, ABD‘nin Ortadoğu‘daki jandarmalığına soyunuyor. Hiçbir yasal düzenleme yapmadan açılımı ortaya atıyor ve içinden çıkılamaz sonuçlarla karşılaşılıyor. Sorunun barışçıl bir şekilde çözülmesinden yana olanlar hakkında davalar açılıp, bu kişiler cezaevlerine konuluyor. AKP Hükümeti,  bir yandan seçilmiş meşru temsilcilerle görüşmeyi reddederken diğer yandan ABD, Irak, Suriye ve İran‘la çatışmaları körükleyecek yeni ittifaklar kuruyor. Hatay‘da köylüler vuruluyor, Karadeniz‘de fındık toplama Kürtlere yasaklanıp, yurtdışından işçi getirileceği söyleniyor. Tüm bunlar açılımın içinin ne kadar boş olduğunun somut göstergeleri. AKP kötü niyetlidir ve Türk ve Kürt halklarını açılım adı altında oyalamaktadır.

EŞİT VE ÖZGÜR KOŞULLARDA BİRARADA YAŞAMAK İSTİYORUZ!

Bizler; savaş değil, eşit haklara dayanan, halkların kardeşliğini güçlendiren, tam demokratik, barış içinde yaşayacağımız bir Türkiye istiyoruz.  Çukurova‘nın kültür mozaiği bizim için bir zenginliktir ve bu zenginliğin bin yıldır barışa sunduğu katkı önemsenmelidir.

Barış girişimlerinin ilk adımı silahların susması, insanların konuşmasıdır. Silahlar konuşurken, şiddet artarken, barışı konuşmak, Kürt sorununa çözüm aramak zorlaşıyor.

İkinci olarak, Kürt halkının seçilmiş temsilcileriyle konuşmak ve barışın yolunu açmak için adım atılmalıdır.

Taş atan çocukların, tutuklu belediye başkanlarının ve parti yöneticilerinin serbest bırakılması, anadilde eğitim hakkının bir an önce sağlanması önemlidir.

Ana dilde eğitim hakkı, kimlik, kültürel haklar yasaklanarak, bir halk yok sayılarak bir yere varılamaz. Türkiye demokratikleşmeli, Kürt sorunu demokratik çözüme kavuşturulmalıdır.

Ne Türk ölsün, ne Kürt ölsün ne de analar gözyaşlarına boğulsun; barış hepimizin ortak talebidir.

Açıklamaya DİSK, KESK, TMMOB, ADANA TABİP ODASI başta olmak üzere 41 kurum imza atmıştır.