BASIN AÇIKLAMASI: ANTALYA'NIN AKCİĞERİ İNATLA SÖKÜLMEK VE SATILMAK İSTENİYOR!
BASIN AÇIKLAMASI
ANTALYA‘NIN AKCİĞERİ İNATLA SÖKÜLMEK VE SATILMAK İSTENİYOR
2800 dekarlık Muratpaşa Vakıf Zeytinliği Antalya‘nın elinde kalan son yeşil alan olarak son yıllarda sık sık kamuoyunun gündemine gelmektedir.
Antalya‘daki tüm siyasi partilerin, yerel yöneticilerin, meslek odalarının, sivil toplum örgütlerinin karşı çıkmalarına ve bu konuda tüm kamuoyunun bu alanın tarımsal niteliğinin korunarak, sit özelliğinin devamını talep etmelerine rağmen Vakıflar Bölge Müdürlüğü ısrarla ve inatla çiftliği elden çıkarmaya, yeşil dokuyu yok etmeye çalışmasının neyi amaçladığı açıktır.
Vakıf Zeytinliği son olarak 03.03.2009 tarihinde 20 yıllığına kiralanmak üzere ihaleye çıkarılmış, meslek odalarının açtığı ihaleyi iptal davası ve yerel siyasetçilerin duyarlı tutumları sonucu ihale iptal edilmiştir.
Kamuoyundan gelen tepkiler üzerine Vakıflar Bölge Müdürlüğü‘nün bu alanı mevcut yapıyı koruyarak ve kamu yararı konusunda tasarruf edeceği beklentisi doğmuştur. Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu 09.06.2009 tarihinde yaptığı basın açıklaması ile bu alanın mülkiyetinin kamuda kalması için Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Kepez Belediyesine devredilmesini istemiştir.
Kamuoyunun beklentisi bu yönde iken Vakıflar Bölge Müdürlüğü çiftliği hemen hemen aynı şartname ile 09.07.2009 tarihinde 20 yıllığına kiralama ihalesi yapılacağı açıklanması üzerine 30/06/2009 tarihinde ihalenin iptali için Antalya Mimarlar odası ve Ziraat Mühendisleri odası tarafından yargıya başvurulmuş, haricen öğrendiğimize göre de ihale iptal edilmiştir.
Yapılacak ihalenin şartnamesi bir önceki şartname gibi zeytinliğin şu andaki tarımsal yapısını yok ederek halka kapatılarak gelecekte ticaret ve turizm alanına dönüştürülmesine olanak sağlayacak tuzaklar içermektedir.
Şartnamenin Kiralamanın Ana Esasları İle İlgili 5. Maddesinin 3. Fıkrasında turizmin gelişmesine olanak sağlanması, çiftliğin uygun yerlerinde Antalya kültürünü yansıtan el sanatlarına yönelik ürünlerin sergilenmesi ve satışının yapılması öngörülerek çiftliğin turizme açılacağı açıkça ortaya konmaktadır.
Aynı maddenin 6. fıkrasında "çiftliğin tarımsal niteliği korunacak alan olması nedeni ile gerekli olması halinde Toprak Koruma Kurulundan izin alınacaktır. İmar plan notları yukarıdaki kullanımlara uygun hale getirilecektir. Çiftliğin imar planının ve/veya koruma derecesinin değişmesi halinde bu şartname hükümleri geçersiz ve sözleşme münfesih sayılacaktır" denmektedir.
Bu hükümler çiftliğin gelecekte tarımsal niteliğinin ve koruma derecesinin değiştirileceği açıkça ortaya koymaktadır. Tarım arazileri Toprak Koruma Kurulu‘na "tarım dışı amaçla kullanım izni almak üzere" götürülmektedir. Çiftliğin Toprak Koruma Kuruluna götürülmesi 5443 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanununa aykırıdır.
Aynı fıkrada "Kadastro Müdürlüğünce yapılacak ölçümleme ile belirlenecek çiftliğin sınırı yeniden duvar ve tel örgü ile çevrilecektir" denilerek çiftliğin halka kapatılacağı açıkça ifade edilmektedir.
Aynı maddede mevcut binaların şartnamede belirtilen kullanımları için tadilat yapılması yeterli veya uygun olamaması halinde yıkılarak bu binaların yerlerine yenilerinin yapılabileceği ifade edilmektedir. Bu durum çiftlikteki yapılaşma alanını arttırılacağının ve yeni binalar yapılacağının çok açık göstergesidir.
İhaleye girebilme şartları ile ilgili 8. maddenin (h) bendinin (g) fıkrası "şirketin ve ortaklarının turizm alanında faaliyetleri var ise bunlar hakkında bilgi" verilmesinin istenmesi gelecekte çiftliğin turizme açılacağını ve turisttik tesislerin yapılabileceğini ortaya koymaktadır.
Kiracının yükümlülükleri ile ilgili 17. maddenin (m) bendinde "kiracı kanuni zorunluluk nedeni ile veya proje gereği sökülmesi gereken ağaçları idarenin, yetkili kurum ve kuruluşların belirleyeceği alanlara nakletmek ile yükümlüdür. Bundan dolayı idareden herhangi bir talepte bulunamaz." denmektedir. Bu ifade inşaat yapmak amacı ile ağaçların sökülmesini ve başka yere taşınmasının önünü açmaktadır.
Devir ve temlik ile ilgili 21. madde kiracının çiftliği mali bakımdan kendisinden daha güçlü gerçek ve tüzel kişilerin ortak olabileceği veya başka bir kişiye/şirkete devir edilmesine izin vermektedir. Yine aynı maddede kiracıya taşınmazın belli kısımlarını alt kiracılara kiraya verme hakkı tanımaktadır.
Bu düzenlemeler Vakıf Zeytinliğinin gelecekte turizm ve ticaret yatırımları için yabancı ve çok uluslu şirketlere devredilebileceği kuşkusunu doğurmaktadır.
Şartnamede yer alan bu hükümler Vakıflar Bölge Müdürlüğünün Vakıf Zeytinliğinin kamu yararı dışında mevcut tarımsal yapıyı değiştiren ve kentin akciğerlerini yok edecek bir sözleşme ile birilerine verilmeye çalışılması vakıfların kuruluş amacına da aykırıdır. Geçmişte Vakıf Zeytinliğinin tüm eksiklerine rağmen bu şekilde korunması Antalya kenti için ve halkın sağlığının korunması açısından çok önemlidir diyen vakıf yöneticilerinin bugün zeytinliği elden çıkarma gayreti içerisinde olmaları düşündürücüdür. Vakıf idarecilerini de kentin akciğerine dokunmamaya ve zeytinliğin mevcut dokusunu bozacak ihaleler yapmamaya davet ediyoruz. Kentteki tüm siyasi partileri, yerel yöneticileri, milletvekillerimizi, resmi kurum temsilcilerini, sivil toplum kuruluşlarını ve tüm halkımızı vakıf zeytinliğinin, Antalya‘nın akciğeri olarak korunması yolunda, duyarlı davranmaya çağırıyoruz.
Antalya Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu olarak elimizde kalan son yeşil alanı korumak için, geçmişte olduğu gibi gelecekte de duyarlılığımızı sürdüreceğimizi tüm yasal yollara başvuracağımızı kamuoyuna bir kez daha duyururuz.03.07.2009.
Saygılarımızla
Antalya Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu
Antalya Barosu, Ziraat Müh. Odası,
Mimarlar Odası, Makine Müh. Odası,
Şehir Plancıları Odası, Jeofizik Müh. Odası,
İnşaat Mühendisleri Odası, Antalya SMMM Odası,
Peyzaj Mimarları Odası, Veteriner Hekimleri Odası,
Diş hekimleri Odası, Maden Müh. Odası,
Elektrik Mühendisleri Odası, Orman Müh. Odası,
Harita Müh. Odası, Eczacılar Odası,
Jeoloji müh. Odası, Tabipler Odası,