BASIN AÇIKLAMASI; ŞEKER TÜKETİMİ ÜRETİM VE SANAYİİ KONUSU MU? YOKSA GIDA GÜVENLİĞİ VE SAĞLIK KONUSU MU?

BASIN AÇIKLAMASI; ŞEKER TÜKETİMİ ÜRETİM VE SANAYİİ KONUSU MU? YOKSA GIDA GÜVENLİĞİ VE SAĞLIK KONUSU MU?
KONYA
11.10.2016
 

Şube Başkanımız Celil ÇALIŞ pancar şekeri sektörünü ciddi sıkıntıya düşürecek olan nişasta bazlı şeker üretimindeki kotanın kaldırılması ile ilgili olarak yerel basına açıklama yaptı.

 

 ŞEKER TÜKETİMİ ÜRETİM VE SANAYİİ KONUSU MU? 

YOKSA GIDA GÜVENLİĞİ VE SAĞLIK KONUSU MU? 

Bilindiği gibi kamuoyuna da yansıyan şekliyle pancar şekerini ve dolayısıyla Konyamızı doğrudan etkileyecek olan bir takım düzenlemeler yapıldı. Bu yeni düzenlemeler ile kotalı ve kotasız olarak üretim yapan ve toplamda 1 300 000 ton Glikoz ve İzoglikoz üretim kapasitesine sahip olan bu grupların kapasitesinin tamamının kullanılmasının önü açılırken, tamamı yerli sermayeden oluşan pancar şekeri sektörü ciddi tehdit altında bırakılmaktadır. 

Sektörde yer alan uluslararası şirketler yüksek karı nedeniyle NBŞ üretimi için ayrılan kotayı yükseltmek, mümkünse kotayı kaldırmak istemektedirler. Bunun için ise en önemli engel olarak, Türkiye‘de pancar şekeri üretimi görmektedirler. Kamu Şeker Fabrikalarının özelleştirilmesinde kotalarına talip olmaları, özelleşme sonunda şeker fabrikalarının çoğunun kapanacağı ve oluşan üretim açığının mısır şurubu yani NBŞ ile dolduracağı üzerine planlamalar yapmaktadırlar. 

Dünya borsa fiyatına göre ürünlerini dünya fiyatlarının %90 yaklaşık 1/2 oranında Türkiye de daha pahalıya satmakta, bir diğer ifadeyle neredeyse Dünya fiyatlarının iki katı fiyatla Türk halkına şeker muadili NBŞ yedirmektedirler. Bu nedenle dış pazarlara yönelmek yerine, dâhilde kota artışına yönelik gayret gösterip, pazar paylarını ve karlarını artırmayı hedeflediklerini göstermektedir. 

Üretim ve yatırımın önündeki engelleri kaldırma hedefiyle hazırlanan tasarı taslağında amaçlanan hedef gerçekleşirse, pancar üretiminde Avrupa‘da 3`cü olan Türkiye, üretimden vaz geçerek, 5 NBŞ firması, şeker piyasasını tamamen ele geçirecektir. Kar marjların katlayarak sürdürmeye devam edecek olan bu şirketlerin ürettikleri Nişasta Bazlı Şekerlere Dünya da önemli ölçüde kısıtlamalar ve yaptırımlar getirilirken, ülkemizde ise halkımız bu ürünleri tüketmeye mahkum edilecektir. 

Konu sadece GTH Bakanlığı ve BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bünyesinde değerlendirilmesi bu konuda bir ön yargı olduğunu ortaya koymaktadır. Konu diğer Bakanlıklar kadar Sağlık Bakanlığının da hatta daha fazla gündeminde olmalıdır. Karşı duruş gösterilmelidir. Obezite ile mücadele, Bulaşıcı olmayan hastalıklar, gibi birimleri bulunan Bakanlığın konuyu bu münhalde ele alması gerekmektedir.

 Burada sormamız gereken soru şu; 

Dünyada çok önemli strateji ürünü olan Dünya Devlet Yöneticilerinin üst düzey görüşmelerinde bile gündemde madde olarak yer alan şeker pancarı üretimi ve sanayii si bu kadar önemli iken " KONYA`DA 4 ŞEKER FABRİKASININ OLMASI TESADÜF MÜDÜR? " Asla böyle bir tesadüfe müsaade etmezler ve yukarda tartıştığımız en önemli konulardan bir tanesi de Konya`da şeker pancarı üretimindeki verim, kalite ve şeker sanayiinin kendisini aşmış olmasındandır. Şu bilinmelidir ki Şeker pancarı Konya ovasının endemik bir bitkisidir. En fazla Biz Konya olarak bu işe karşı durmalıyız çünkü; Türkiye şeker pancarı üretiminin % 38 ini biz gerçekleştiriyoruz, şeker pancarı üretimi, Konya ve Çumra Şeker Fabrikası ve bağlı olduğu Anadolu Birlik Holding bünyesinde 41 fabrika ile iştiraklendirilmiş, sayısını bilmediğim ama 200 binin üzerinde kişiye doğrudan ve dolaylı rızık kaynağı ve Türkiye`nin 17. Büyük kuruluşu konumundadır. Ayrıca Ereğli ve Ilgın şeker fabrikaları da kendi üretim sahaları ve şeker üretimi ile binlerce kişinin umudu ve geçim kaynağıdır. 

Hal böyleyken, Neden en çok Konya bu konuya karşı durmalı iken sessiz kalıyor?

ÖNERİLER 

-Avrupa Birliği şeker politikasının ülkemiz şeker sanayini yok etme olanağı verilmemelidir.

 -Ülkemizin şeker politikası kendine yeterli ve dünya piyasalarında önemli bir üretici olma amacı taşımalıdır.

-Türkiye`de NBŞ kotalarının artırılması durdurulmalı ve AB kota seviyelerine uygun olarak yeniden düzenlenmelidir.

 -Şeker üretim maliyetlerini düşürmek için şeker pancarı tarımı desteklenmelidir.

-Kamuya ait şeker fabrikalarının yeniden yapılandırılmaları konusunda gerekli yenileme ve modernizasyon çalışmaları yapılarak rekabet gücü arttırılmalıdır.

-Konu Sadece Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığında Tarımsal Üretim değil, BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığında İktisat değil, Sağlık Bakanlığında da ciddiyet ve hassasiyetle ele alınmalı Gelecek nesillere kullanılabilir toprak ve su kaynağı bırakmanın yanında sağlıklı nesiller bırakmalıyız.  Gıda güvenliğinin Milli Eğitim Bakanlığınca da tüm eğitim kurumlarında temel ders olarak müfredata alınmasını tavsiye ediyoruz.

Yapılacak olan bu çalışmaya Sadece BİLİM, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ve Gıda Tarım Hayvancılık bakanlığı değil; Kaliteli verimi yüksek ve önceliği Gıda Güvenliği önceliğinde ve bilinçli birey bilinçli toplum sloganı ile Sağlık Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığının gözüyle de bakılmasını beklediğimizi belirtir, Kamuoyuna saygılar sunarız.

                                                                                    

 Celil ÇALIŞ                                                                                      ZMO Konya Şube Başkanı

Okunma Sayısı: 173
Fotoğraf Galerisi