Şube Başkanımız Ahmet Faruk DEMİR, zirai mücadele ile ilgili yapmış olduğu basın açıklamasında şu görüşleri dile getirdi:

      "Ülkemiz bereketli topraklara sahip, üzerinde pek çok kültür bitkisi yetişebilen aynı zamanda doğal bitki örtüsü oldukça zengin olan bir tarım ülkesidir. Topraklarımıza sahip çıkmak ve aynı zamanda bitkisel üretim sırasında kullanılan tarımsal girdilerden kimyasallar grubunda yer alan zirai mücadele ilaçlarını ekonomik, kontrollü, amacına uygun ve çevreye zarar vermeden kullanmak bir zorunluluk haline gelmiştir. 

       Zirai mücadele ilaçları, kimyevi gübreler ve tohum tarımsal üretimde mutlaka kullanılması gereken,  verimliliği artıran en önemli tarımsal girdilerdir.

        Tarımsal mücadele; bitkilerin, hastalık, zararlı ve yabancı otların etkilerinden ekonomik ölçüler içinde korunması,   ürünün ve kalitenin arttırılması için yapılan uygulamalardır. Tarımsal mücadele, bir yandan ürünü ve kalitesini arttırmak, bir yandan da ekonomik olmasını hedeflemektedir. Bu amaca ulaşabilmek için, tarımsal mücadelenin entegre mücadele ( zararlı yönetimi ) görüşüne uygun olarak yürütülmesi gerekmektedir. Entegre zararlı yönetimi dendiğinde ise; tarımsal mücadelede bilinen tüm yöntemlerden yararlanan, insan ve çevre sağlığına olumsuz etkileri en az olanların uygulanmasına yönelik çalışmalar yapmaktır.

       Tarımsal mücadele değişik yöntemleri içermektedir. Bu yöntemlerden birisi de tarım ilaçlarının (pestisitlerin) kullanıldığı kimyasal mücadeledir. Tüm mücadele yöntemleri içerisinde en fazla kullanılmaktadır. Çünkü kimyasal mücadele yüksek etkililiğe sahip olup hızlı sonuç verir, bilinçli ve kontrollü kullanıldığında ekonomiktir ve ürünü toksin salgılayan organizmalardan da koruyabilir.

       Kimyasal mücadelenin modern bitki korumada uygulanması, gerekli bir yöntem olma özelliğini günümüzde de sürdürmesinin en önemli nedenidir. Ancak, pestisitlerin bilinçsiz ve kontrolsüz kullanımı sonucu, zararlı organizmalarda dayanıklılık oluşturabilme riskleri ve kalıntılar yoluyla insan sağlığına ve çevreye olumsuz etkileri kesinlikle göz ardı edilmemelidir.

       Köylerde yasak olmasına rağmen, seyyar araçlarla zirai ilaç satışı yapılmaktadır. Bu kişilerin satmış oldukları ilaçlar insan sağlığı yönünden de büyük tehlikeler oluşturmaktadır. İçeriği belli olmayan hatta kaçağın bile sahtesini yapabilen art niyetli kişiler tarafından ambalajlar içerisine çeşitli kimyasallar konularak satılan bu kimyasallar insan sağlığını da tehdit etmektedir. 

       Ziraat ile ilgili bilim adamlarının, Ziraat Mühendislerinin,   dışında konuyla ilgisi olmayan kişilerce arazi kontrolleri yapılmakta olup, ilaç ve öneride bulunulmaktadır. Böyle kişiler tarımsal ürünlere ve üreticilere büyük zararlar vermektedirler.

      Tarım mesleği kendi içerisinde uzmanlık ister. Herkesin meslek etiğine saygılı olması gerekirken, hiçbir vasfı olmayan bu insanlar tarım sektörüne büyük zararlar vermektedir. 

      Bölgemizde başlayan ilaçlama sezonunda çiftçilerimiz arazisindeki bitkilerde, görülen ve görülebilecek olan hastalık, zararlı ve yabancı otlarla mücadele yapmadan önce ziraat mühendislerinin, bilgilerinden faydalanmalıdır. Ziraat Mühendislerinin önermiş olduğu ilaçları kullanmalı, ilacı nasıl kullanacağı, ne dozda kullanacağı, ilaç kullanımında nelere dikkat edeceği gibi bilgileri Ziraat Mühendislerinden öğrenmelidir."