BAŞKENT GAZETESİ: "İTHAL ETME POLİTİKASINDAN VAZGEÇİLMELİ"- 16 MART 2019

MERKEZ
16.03.2019

Ziraat Mühendisleri Odası, son günlerde gündemde olan patates tartışmalarına ilişkin Türkiye'nin patates üretiminin anlatıldığı bir rapor yayınladı. Rapora ilişkin konuşan Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Özden Güngör, "İthalat, sorunların çözümü için bir yöntem olarak benimsenmeye devam ediliyor. 20 Nisan 2019 tarihine kadar ithal edilecek 200 bin ton patates için, yüzde 19.3 olan Gümrük Vergisi kaldırıldı. Türkiye'nin 2000-2018 yılları arasında yaptığı toplam patates ithalatı 72 bin ton oldu. Patates ithalatımız aynı dönemde hiçbir yıl 10 bin tonu geçmedi. 19 yıllık ithalat toplamının üç katı kadar patates ithal edilecek olması, tarımsal üretimimizin geldiği noktayı göstermesi açısından oldukça üzüntü verici." dedi.

 

“İthal etme politikasından vazgeçilmeli”

Ziraat Mühendisleri Odası, son günlerde gündemde olan patates tartışmalarına ilişkin Türkiye’nin patates üretiminin anlatıldığı bir rapor  yayınladı. Raporla ilgili Başkent’e değerlendirmelerde bulunan Ziraat Mühendisi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Özden Güngör, “Patates konusunda iki önemli nokta var. Birincisi; ülkemizde 45-50 gün sonra erkenci patateslerin hasadı yapılmaya başlanacaktır. 200 bin ton patatesin ithal edilmesi demek, üreticimizin elindeki patateslerin elinde kalacağı anlamına gelir. Erkenci patates üreten üretici çok ciddi sıkıntı yaşayacaktır. Üreticinin sıkıntı yaşaması demek, tüketicinin de sıkıntı yaşaması anlamına gelir. Bu nedenle bu 200 bir ton patatesin ithal edilmesi büyük ülkemizi büyük bir sıkıntıya sokar.” diye konuştu.

ÜRETİMİMİZ OLUMSUZ ETKİLİNECEKTİR

İkinci önemli noktayı anlatan Güngör, sözlerini şöyle sürdürdü: “Turfanda patates dikimi yapılan kıyı bölgelerimizde hasadın Nisan ayı sonları mayıs ayı ilk haftarı içerisinde, yazlık patates dikimlerinin ise Nisan-Mayıs aylarında yapılacağı dikkate alındığında, ithal edilecek patateslerin üretimimize çok büyük olumsuz etkilerde bulunacağı açıktır. Çok sayıda üretici bu durum karşısında patates ekiminden vaz geçecek, yıl bitmeden daha fazla patates ithalatı ile karşı karşıya kalınacaktır. Bu nedenle Tarım ve Orman Bakanlığının gecikmeksizin, çiftçilerimizi patates üretimine teşvik edecek anlamlı bir destekleme kararını açıklamalıdır.”

Raporda Türkiye’nin patates üretimindeki gelişimine de yer verildiğini belirterek, şunları söyledi: “Ülkemizdeki üretimine 19. Yüzyılın sonlarında başlanmış olan patates, açlık ve yetersiz beslenme sorunlarının çözümüne katkı sağlayacak önemli bir üründür. Dünya patates üretiminin yarısına yakın kısmı insan tüketiminde taze olarak, geri kalan kısmı işlenmiş gıda ürünü, hayvan yemi, endüstriyel nişasta ve tohumluk olarak kullanılmaktadır. Patates üretimimiz 2000’li yıllara kadar önemli bir gelişme göstermiştir. Üretim 1999 yılında 6 milyon tona, ekilen alan 200 bin hektarın üzerine çıkmıştır. 2018 yılında 71 ilimizde 136 bin hektar alanda 4.55 milyon ton patates üretilmiştir. Üretimin %16’sı Niğde’de, %13’ü Konya’da, yüzde 10’u Afyonkarahisar’da gerçekleşmiştir. Patates tohumluk ihtiyacımız 500 bin ton civarında olup, bu miktarın %50’si üretilmektedir.

2018 yılında 262 bin ton patates ihraç edilirken, 22 bin ton patates ithal edilmiştir. Patates ihracatının yüzde 86’sının taze patates oluşturmaktadır.”

GELİŞMESİ İÇİN...

Raporda, patatesle ilgili değerlendirmelerinde yer aldığını ifade ederek, şunları aktardı: “Patates tarımın gelişmesi için üretiminin artırılmasına ve girdi maliyetlerin azaltılmasına yönelik çeşitli uygulamaların yapılmasına ihtiyaç vardır. Ancak patates üretimimizin gelişmesine çok büyük olumsuz etkisi bulunan patates siğili hastalığı, alınması gereken önlemler açısından özel bir yer tutmaktadır. 2000’li yılların başında görülmeye başlanan Patates Siğili (Kanser / Synchytriumendobioticum) hastalığı alınan karantina tedbirlerine rağmen birçok ilimizde yayılım göstermiştir. Bu hastalık etmeninin insana bulaşması ve zarar yapması söz konusu değildir.

Patates üretiminin geliştirilmesi ile ilgili alınacak önlemlerin aktarıldığını ifade eden Güngör, şu ifadelere yer verdi: “Patates üretiminde yetiştirme amacı ve geniş yayılma alanlarının özellikleri dikkate alan çeşitler geliştirilmesi gerekmektedir. Patates üretiminin sulamaya dayalı olarak yapılması nedeniyle su tüketimi ve sulama maliyeti fazladır. Kullanılan tohumluk miktarının fazla olması, gübre ve zirai ilaç kullanımının yüksekliği, hasat için fazla işgücüne duyulan gereksinim, üretim maliyetini artırmaktadır. Bunlara ilave olarak nakliye ve depolama maliyeti de yüksektir. Bu özellikleri nedeniyle patates, birim alana üretim maliyeti yüksek olan bir bitkidir. Patates tarımında başta virüsler olmak üzere, hastalık etmenlerinin bulaşmasının önlenmesi için kaliteli tohumluk kullanımına önem verilmesi, üretiminin sorunsuz sürdürülebilmesi açısından sağlıklı işleyen bir tohumluk üretim sisteminin kurulması gerekmektedir. Uzun yıllar aynı alana patates ekimi yapılması, büyük çoğunluğu tohumla taşınan hastalık etmenleri nedeniyle hastalıkların ortaya çıkmasına yol açılmaktadır. Patates hastalıkların pek çoğunun ilaçla mücadelesi mümkün olmadığından ekim nöbeti (münavebe) uygulaması yapılmalıdır. Münavebenin üreticilere benimsettirilebilmesi için başka ürün ekildiğinde ortaya çıkan gelir kaybını telafi edici desteklemeler uygulanmalıdır.”

Patates üretiminde bilinçsiz bir şekilde aşırı gübre kullanıldığını belirten Güngör, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu durum maliyetlerin artmasına, toprak ve yeraltı sularında kirliğe yol açan olumsuzluklara neden olmaktadır. Toprak ve iklim özelliklerine ve çeşit özelliğine bağlı olarak, toprak ve yaprak analizi esasına dayalı taban ve üst gübre kullanımı gerçekleştirilmelidir. Patates üretimindeki sulama ihtiyacının ortaya çıkardığı enerji giderleri, üretim maliyetlerinin yükselmesine yol açmaktadır. Bütün yıl boyu satışa sunulan patatesin uygun koşullarda depolanması gerekmektedir. Yıllık patates üretiminin yaklaşık yüzde 20’sinin uygun olmayan koşullarda depolama nedeniyle zarar gördüğü tahmin edilmektedir.  Kapadokya bölgesindeki doğal mağaralar depolama amacıyla kullanılmakla birlikte, kapasiteleri yeterli değildir. Diğer bölgelerde üretilen patateslerin saklanma koşulları daha kötü durumdadır. Ürün kayıplarını en aza indirmek, ürün kalitesini korumak için modern depolara ihtiyaç bulunmaktadır. Pazarlama patates üretiminde önemli bir sorundur. Patates fiyatları düşük gittiğinde üretici ertesi yıl başka ürüne yönelmekte, bu durumda üretim azalarak fiyatlar düşmektedir.”

Haber: Zehra ŞAHİNDOKUYUCU

Haber kaynağına ulaşmak için lütfen tıklayınız. 

 

Okunma Sayısı: 582