BASIN AÇIKLAMASI

Türkiye kamuoyu son günlerde yine Ergenekon soruşturmasıyla meşgul edilmekte ve toplumun her kesimi Ergenekon ile birlikte yatıp kalkmaktadır. Yolsuzluklar, usulsüzlükler ve etkisi her geçen gün giderek derinleşen ekonomik kriz unutturulmaya çalışılmaktadır. Bir yandan da İsrail"in Gazze de insanlık dışı saldırıları acımasızca sürmekte, dünya kamuoyu görmezlikten gelmektedir.  Tüm bu durumlar birlikte değerlendirildiğinde gizli bir elin bu tabloyu bilerek ve isteyerek yarattığı izlenimi uyanmaktadır.

Bir Ülke de, herkesin cep telefonlarının dinlendiği, yüksek yargı hâkimlerinin cep telefonlarını kapatarak, hatta cep telefonu pillerini dahi çıkartarak toplantı yapabildiği, yürütülen soruşturmada geçerli yasalara uyulmadan kişilerin gözaltına alındığı, soruşturmada delillerin yasaya aykırı toplandığı, gözaltına alınanların çoğunun belirli bir mevki ve makam sahibi, iktidara muhalif olduğu en yetkili organlarca dile getiriliyorsa yapılanlar muhalifleri susturmayı amaçlayan totaliter bir gidişin somut işaretidir. Bu anlamda sürdürülen soruşturma bizleri hukuk devleti, demokrasi açısından endişeye sevk etmektedir. Herkesi yasalara, anayasaya uygun davranmaya çağırıyoruz. 

Unutmamak gerekir ki hukuka uygun davranmayanların, hukuku çiğneyenlerin bir gün mutlaka hukuka ihtiyaçları olacaktır.

Ülke genelinde sürdürülen bu sindirme ve yıldırma politikalarının benzeri Antalya‘da da sergilenmeye çalışılmaktadır. Bazı basın organları Antalya‘nın çıkarlarını ve değerlerini korumaya çalışan meslek odalarını ve yöneticilerini, dolaylı yoldan Ergenekon sanıkları ile ilişkilendirerek meslek odası yöneticilerini de sindirme ve yıldırma gayreti içerisindedirler.

Mesleki sorumluluğu ve "aydın namusu" gereği yaşadığı kente sahip çıkan ve kentinin kamu yararı doğrultusunda planlanmasını isteyen meslek odalarını, bu tür yayınlar ve yakıştırmalar yıldıramayacaktır.

Haklılıkları açtıkları davalar sonucu ortaya çıkan meslek odaları ve temsilcileri bundan sonrada kente karşı sorumluluklarını eksiksiz yerine getirmeye devam edeceklerdir. Meslek odası başkanlarını siyasi makam beklentisi içerisinde görmek ise en hafifinden aymazlıktır. Meslek odaları kent sorunları ile ilgilenirken bilimsel veriler ışığında ve kent yararını düşünerek hareket etmektedirler. Bu anlamda meslek odaları yönetici ve temsilcilerini suçlayanların, savunmaya çalıştıkları şirket ile ilişkilerine bakmaları daha doğru olacaktır. Başka bir deyişle, meslek odalarının çalışmasında Ülke ve Kent çıkarını kişisel menfaatlerinin ve beklentilerinin üzerinde tutan anlayışını, çalıştığı şirkete göre görüş değiştirenlerin anlaması mümkün olmayabilir.

Kentimizdeki diğer gelişmeler: AKSA SANTRALİ

Selimiye-Kovanlık köylerine kurulan Aksa santrali ile ilgili Antalya Valiliği İl Genel meclisince yapılan imar planı değişikliğinin iptali için bildiğiniz üzere,  meslek odaları ve üç il genel meclisi üyesi tarafından dava açılmıştır. Antalya 2. İdare Mahkemesi 2008/958 sayılı dosyasında 20.11.2008 tarihli kararı ile yürütmenin durdurulmasına karar vermiştir. Bu karara göre yargılama sonuna kadar hiçbir faaliyet yapılmaması gerekirken, kararı uygulaması gereken başbakan tarafından geçtiğimiz günlerde santralin açılışı yapılmıştır. Anayasamıza göre " yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme kararlarına uymak zorundadır. Bu organlar ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir şekilde değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez" ( Anayasa md. 138). Bu anlamda Başbakan‘ın Anayasaya aykırı hareket ettiği açıktır. Başka bir deyişle Anayasa suçu işlenmiştir.

Hukuk devletinde yapılması gereken herkesin yasalara uygun hareket etmesidir. Tüm yetkilileri anayasaya uymaya, yasaları uygulamaya ve kamu vicdanını rahatlatacak girişimlerde bulunmaya çağırıyoruz.

Diğer yandan;

Bildiğiniz üzere, orman alanlarının turizm amaçlı kullanımına yönelik yasa ile ilgili açtığımız davada da, Danıştay 6. Dairesi yürütmeyi durdurma kararı vererek,  konuyu Anayasa Mahkemesine götürmüş ve Anayasa Mahkemesi de 7.5.2007 tarih ve 2006/169 e ve 2007/55 k sayılı kararı ile ön izinlerin anayasaya aykırılığına karar vermiştir. Ancak 15.05.2008 tarihinde Turizmi Teşvik Yasasında değişiklik yapan yasa yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. 5761 sayılı kanunun geçici 9. maddesine göre bu kanunun yürürlüğe girdiği tarihten başlayarak 30 gün içinde başvuran ön izni iptal edilmiş firmalara aynı yerlerin yeniden verileceği, tahsislerin kaldığı yerden devam edeceği belirtilmiştir. Bunun anlamı açıktır.  Ön izni iptal edilen şirketlere başvuruları halinde aynı yerler verilecektir. Bu durumda Antalya da Lara, Demre- Taşdibi Sülekli mevkii ve Demre kıyı bandı, Kemer -Göynük beldesi ve Kiriş mevkii, Manavgat Çenger deresi, Çolaklı, Tilkiler, Serik- Belek İskele Mevkii gibi orman alanları yeniden önceki tahsis yapılan şirketlere verilmeye başlanmıştır. Yeni yasal düzenleme de açıkça Anayasa"ya aykırıdır.  Meslek odaları eşgüdüm kurulu olarak, kamu yararı için olayı öncelikle yargıya taşıyacak ve üzerimize düşen tüm görevleri eksiksiz yapacağız. Tüm kamuoyunu da bu konuda da düşünmeye, haklarını kullanmaya, Antalya ya ve ormanlarımıza sahip çıkmaya çağırıyoruz.

Tüm bunlar olurken kentimiz Büyükşehir ve Kepez Belediyeleri tarafından yapılmış İmar Plan değişiklikleri, planlama, şehircilik ilkelerine aykırıdır. Büyükşehir Belediyesince 1173 parselin bulunduğu bölgede emsal artırımı yapılması, pazar yerinin kaldırılması,   Tonguç Caddesi devamında 4438, 4440, 4463, 464, 4490, 4491 adalarda yapılan konut alanının ticari alana dönüştürülmesi değişikliği, Kepez Belediyesince yapılan Teoman Paşa Mahallesi 2. Kısım imar planı değişikliğinde Sosyal donatı alanları artırılmadan, emsal artışı yapılması Antalya Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulunun gündeminde olup kamu menfaatinin gerektirdiği tüm yapılması gerekenler yapılacaktır.

Antalya Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu olarak Ülkemizin ve Kentimizin daha iyi yönetilmesine katkı koymayı, Kentimize ve Ülkemize sahip çıkmayı, yapılacak yatırımlarda kamu çıkarını gözetmeyi, Ülkemiz Ve Kentimizin çıkarlarını kendi kişisel beklentilerimizin üzerinde tutma ilkelerimizi sürdüreceğimizi bir kez daha tekrarlayarak, tüm kişi ve kurumları da anayasaya, yasalara ve demokrasinin temel ilkelerine uymaya çağırıyor, bir gün herkesin mutlaka hukuka ihtiyaç duyacağını bir kez daha hatırlatıyoruz.  Saygılarımızla.12.01.2009.

Antalya Meslek Odaları Eşgüdüm Kurulu Basın açıklamasına katılan Odalar:

Antalya Barosu,                                                       Makine Müh. Odası,

Mimarlar Odası,                                                       Ziraat Müh. Odası,

Şehir Plancıları Odası,                                             Jeofizik Müh., Odası,

İnşaat Mühendisleri Odası,                                     Antalya SMMM Odası,

Peyzaj Mimarları Odası,                                          Veteriner Hekimleri Odası,

Diş hekimleri Odası,                                                Maden Müh. Odası,

Elektrik Mühendisleri Odası,                                  Orman Müh., Odası,

Harita Müh. Odası,                                                  Eczacılar Odası,

Jeoloji müh. Odası,                                                   Tabipler Odası,