BEYAZ SARAY DUY SESİMİZİ - AKŞAM

MERKEZ
05.02.2007
 

Siz eskiden Uludağ‘dan saat başı kar kalınlığını bildiren haberler yapıldığını hatırlıyor musunuz? Yoktu. Çünkü kışın Uludağ demek kar demekti. Bunun tartışması bile olmazdı.Şimdi öyle mi ya? Kışın başı kabul edilen kasımdan beri bir kar duasına çıkmadığımız eksik. Birkaç hafta önce başlayan kar yağışı ile adeta bayram ilan ettik. Özel radyolar flaş haber olarak veriyor kar kalınlığını. Yurdun diğer bir köşesinde, Antalya‘da ise şubat başında denize giriyorlar. Neredeyse yüksek koruma faktörlü kremleri olmasa güneşe çıkamayacaklar. Bolivya‘da ise ülkenin tek kayak merkezi tehdit altında. Hem de burası dünyanın en yüksek kayak merkezi unvanına sahip. Ama kar yok! Tepeler siyah siyah! Turist de yok! Küresel ısınma sinsi sinsi doğal dengeleri birbirine katarken bu konuda en sorumlu davranışı sergileyen ülkelerin başında İngiltere geliyor. Artık İngiliz çocukları okullarda iklim değişikliği konularında eğitilecekler. Darısı bizimkilerin başına! Ama tüm çabalara rağmen Beyaz Saray‘ın desteği olmadan bu meseleyi halletmek imkansız. Bu yüzden aç kulaklarını Washington!

NEW YORK BUZLAR ALTINDA

2004 yapımı "Yarından Sonra" adlı film küresel ısınmanın felaket senaryolarını gözler önüne seriyor. Filmde dünya doğanın gazabına uğruyor. New York ani iklim değişikliği ile önce dev dalgalar sonra da buzullarla savaşıyor.

Sıcaklar kötüye mi alamet?

ABD, Avrupa ve Asya‘da sıcaklar binlerce can aldı. Kar yağışları 1950‘lerden beri yüzde 60 oranında azaldı. Kuraklıklar başladı. Ve kutuplardaki buzullar her on yıl yüzde 9 oranında küçülüyor. Sizce bunlar iyiye işaret mi?

Küresel ısınma fırtınaları beraberinde mi getiriyor?

Küresel ısınma fırtına yaratmaz ama mevcut fırtına ve kasırgaları daha da kuvvetlendirir. Okyanuslar ısındığı için tropik fırtınaların enerjileri artar. Son 35 yılda yıkıcı fırtına sayısı yüzde 35 oranında arttı.

Kaygılanmak için yeterli sebep var mı?

Evet. İşte örnekler:

Eriyen buzullar ve kuraklıklar Batı Amerika‘da su sıkıntısına yol açacak.

  • Yükselen deniz seviyeleri Meksika ve Florida‘da kıyısının sular altında kalmasına neden olacak

  • Deniz yüzeyinin ısınması ile Güneydoğu Atlantik ve Körfez bölgesinde şiddetli kasırgalar yaşanacak

  • Orman ve kentlerde yeni virüsler ortaya çıkacak. Sivrisinekler artacak.

  • Bir anda büyük boyutlu bir felaket yaşanma olasılığı var mı?

    Bir çok uzman ve ABD Savunma Bakanlığı bir anda iklim değişikliklerine bağlı olarak dünyanın bir kısmının aşırı soğuğa, bir kısmının ise aşırı sıcağa maruz kalabileceğini söylüyor. 2004 şubatında Pentagon bir rapor yayınladı ve bu raporda iklim değişikliklerinin ülke güvenliğine etkilerini dile getirdi. Bu raporda kötü senaryoya göre dünyanın bazı alanlarında yaşam sona eriyor. Buna bağlı göçler yaşanıyor, gıda ve su sıkıntısı baş gösteriyor ve savaşlar çıkıyor.

  • Isı artışında en büyük paya sahip ülke hangisi?

    ABD. ABD nüfusu dünya nüfusunun yüzde 4‘ü ancak ABD dünya karbondioksitinin yüzde 25‘ini üretiyor. Çin, Hindistan ve Japonya‘nın toplamından daha fazla karbondioksit Amerika‘da üretiliyor.

  • Küresel ısınma ile savaşan teknolojiler neden yaygın değil?

    Çünkü ortada teknoloji var ama yaygınlaştırmak için gereken ortak ekonomik ve politik istek yok. Bir-çok otomobil ve enerji şirketi Beyaz Saray‘a baskı yaparak mevcut sistemin devamını sağlıyor. www.nrdc.org

    Bolivya‘da ‘kar‘a elveda

    DÜNYANIN en yüksek kayak merkezi Bolivya‘daki Calcaltaya. Burada 5800 m‘den Titicana gölünü izleyerek antrenman yapıyordu ülkenin milli kayak takımı. Ama artık kaymak yerine siyah tepeleri izliyorlar çoğu zaman. Son birkaç yıldır bölgeye düşen kar miktarı önemli ölçüde azaldı. 10 yıldır bölgedeki buzul yavaş yavaş küçülüyor.

    Dersimiz: Küresel ısınma

    İNGİLTERE‘DE küresel ısınmanın etkilerinin belirginleşmesi ile birlikte okul müfredatlarında değişiklik yapıldı. Yeni müfredata göre çocuklara iklim değişiklikleri, ısınma ve nedenleri konulu dersler verilecek. Bireylere düşen ödev ve sorumluluklar anlatılacak.



    9 milyar dolar tehlikede

    AKŞAM‘a konuşan Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın küresel ısınmanın en büyük etkisinin tarım üzerinde olacağını söyledi. Günaydın‘a göre 2006‘da 9 milyar dolara yaklaşan tarım ihracatı tahıl ve meyvelerde yaşanabilecek üretim düşüklükleri nedeniyle önemli darbe yiyebilir.

    Türkiye‘nin küresel ısınma gerçeği yüzleşmeyi reddettiğini belirten Günaydın, "Türkiye ısınmanın sanayileşmiş ülkelerden kaynaklandığı ve bizim bir suçumuz olmadığı teziyle bu konuda adım atmaktan uzak duruyor. Ama bu konuda her ülke elinden gelen katkıyı yapmalı" dedi. Avrupa Birliği çevre mevzuatına uyum için 50 milyar euroluk yatırım gerektiğini belirten Günaydın, "Akarsularımızdan zehir akıyor. Nilüfer Çayı, Sakarya Irmağı, Mengen Çayı bunlardan sadece birkaçı. Baca gazları ile ilgili yatırımlar yapılmıyor. Türkiye‘nin bütün şehirlerinde halen ilkel yöntemlerle çöp toplanıyor" dedi.

    SULAMA YATIRIMI GEREKİYOR

    Türkiye‘nin son 1 yıldır düzensiz yağış aldığını ve nemlilik oranın düştüğünü belirten Günaydın, böyle giderse önümüzde iki seçenek var. Ya yağmur duasına çıkacağız, ya da yatırım yapacağız" diyen Günaydın, "Yılda sadece 35 - 40 bin hektar yeni sulama alanı için yatırım yapılıyor. Bu hızla bu süreç 100 yıl sürer. İnsanlar sulama için yeraltında derin kuyular açıyor. Bu da yeraltı sularına büyük zarar veriyor. Damlama ve yağmurlama yöntemi kullanılmalı. Örneğin GAP‘ta 235 bin hektarlık alan sulamaya açıldı. Ancak yanlış yöntemler yüzünden bunun 35 bin hektarı çoraklaştı. Vahşi sulama nedeniyle toprak altındaki tuz yüzeye çıktı" dedi. Dernek başkanı bu gidişle buğdaydaki kaybımızın 2 milyar YTL olacağını hatırlattı. Evrim ENGİN
  • Okunma Sayısı: 713