Çukurova`da geçen yıllara oranla verimde yüzde onluk bir azalma beklenen mısırda hasat başladı. Umduğunu bu yıl da bulamayan üretici desteklemenin 4 kuruştan 8 kuruşa çıkarılmasını bekliyor.

HABER / SEMA ERDOĞAN

Çukurova`da artık pamuğun alternatifi olan mısırda hasat zamanı. 2013 TÜİK verilerine göre 5.9 milyon ton olan mısır rekoltesinin yüzde 15-17`lik kısmı Adana`da üretiliyor. Önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da üretici umduğunu bulamadı. Ziraat Mühendisler Odası Adana Şube Başkanı Semih Karademir, turfanda ürün satış fiyatı 68 - 70 kuruş civarlarında iken Çukurova`da hasadın üst tap noktaya çıktığı dönemde de bunun 65 kuruşlara oturacağını düşündüklerini belirtip bu pozisyonda da üreticinin yine zarar edeceğini kaydetti. Her dönem çiftçinin kara gün dostu olan ofisi alım yapmaya davet ettiklerini belirten Karademir bunu buğdayda göremediklerini, mısırda da göremeyeceklerini söyledi. Üreticinin devletten beklentisinin destekleme fiyatının artırılması olduğunu belirten Karademir; "4 kuruşluk desteleme fiyatı 2 katına çıkarılmalı yani 8 kuruşa çıkarılmalı ki üreticimizin zararı karşılansın" dedi.

BEREKETLİ TOPRAKLARDA İKİNCİ ÜRÜN HAYAL Mİ OLUYOR

Ziraat Mühendisler Odası Adana Şube Başkanı Semih Karademir, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından getirilen kısıtlamalarla Çukurova`da ikinci ürün ekiminin azalmaya başladığına dikkat çekti. Karademir yaptığı açıklamada şunları söyledi; "Maalesef Çukurova`ya ikinci ürün ile ilgili olarak geçmiş olsun diyoruz başımız sağ olsun diyoruz. Bakanlığımızın getirmiş olduğu tarımdaki bazı kısıtlamalar var. Bunların en başında üreticiyi zorlayan burada hastalık ve zararlılarla mücadele konusu teknik olarak traktörlerle vs. bu pozisyonlarda 2. üründe uygulama ilaçlamayı traktörle yapma şansımız çok zor mücadele edilemediğinden üretici ikinci ürün ekimini terk etmiş durumda. Şuan hasat edilen yerde birinci ürün mısır tarımı yapılmaktadır." Karademir, buğday, soğan ve patates alanlarına ikinci ürün tarımı yapılmakta iken ikinci ürünlerde değişikliğe gidilmesinin nedenlerini de açıkladı. "Şimdi bunların yerlerine işte traktörlerle mücadele yapılabilecek alternatif ürünlere geçildi. İhtiyacımız olan soya bunlarda en önemlisi üretici büyük bir miktarda soyaya kaydı. Bununla birlikte son yıllarda bizim ovamızda susamda bir artış olduğunu görmekteyiz. Soyada ve susamda zirai mücadele maliyetleri çok düşük yani neredeyse ilaçlamaya ihtiyaç duyulmuyor ilaçlamaya ihtiyaç duyulmadığından alternatif olarak birde yetişme dönemi kısa yetişme periyodu kısa olmasından dolayı ona geçiş yapılıyor."

ÇUKUROVA`YI PAMUĞA VE MISIRA MAHKUM ETMEMEK GEREK

Özellikle son yıllarda mısır ve pamuğun birbirlerinin alternatifi olduğuna dikkat çeken Karademir, Çukurova`yı aslında pamuğa ve mısıra mahkum etmemek gerekiyor, dedi.

Normal koşullarda Çukurova`da pamuk mu mısır mı tartışılacak olursa kesinlikle ibrenin pamuktan yana dönmesi gerektiğini belirten Ziraat Mühendisler Odası Adana Şube Başkanı Semih Karademir, pamuğun katma değeri yüksek bir ürün olduğuna dikkat çekti. "Pamuğu aynı zamanda sanayide, birçok alana hammadde olarak da kullanıyoruz. Pamuk sosyal anlamda ise bir istihdam alanı. Mısır ortalama 2-3 yevmiye ile yetiştiriliyorsa pamukta daha çok işçilik daha çok istihdam var. Bundan dolayı pamuğun tercih edilmesi gerekir diye düşünüyorum. Mısırı alternatif olarak İç Anadoluda, İç Ege`de Doğu Anadolu`da, Güneydoğu Anadolu`da, Karadeniz`de ekebiliriz. Biz zaten binlerce ton pamuk ithalatı yapıyoruz ve pamuğun ekilebileceği yerler sınırlı. Çukurova bu bölgelerden en önemlisi. Bundan dolayı mısıra ikame olarak pamuk tercih edilmesi daha doğrudur.

Karademir, Türkiye tarımı açısından teknik olarak değerlendirildiğinde Çukurova`nın pamuğa ve mısıra mahkum edilmemesi gerektiğine dikkat çekti. "Çukurova`da tarımsal alt yapılar mevcut ve hepsi dört dörtlük. Bundan dolayı katma değerli ürünler, erkenci ürünler, örtü altı sebzeciliğini ve meyveciliğini mısır ve pamuğa tercih etmek Adana tarımı açısından, Türkiye tarımı açısından daha doğru olur diye düşünüyorum."