ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ ARAZİLERİ YAPILAŞMAYA AÇILAMAZ
TMMOB‘ye bağlı odaların temsilcileri, ZMO Adana Şube Yönetim Kurulu ve Üyeleri, Ç.Ü. Ziraat Fakültesi Dekanı ve Dekan Yardımcıları, Öğretim üyeleri, Ziraat Fakültesi öğrencilerinin de katılımıyla Çukurova Üniversitesi arazilerinin yapılaşmasıyla açılmasıyla ilgili olarak 22.12.2006 tarihinde Ç.Ü. Pamuk Araştırma ve Uygulama Merkezi‘nde basın açıklaması yapıldı. Ayrıca, bu günkü kısa vadeli çıkarlar uğruna, tarım topraklarının amaç dışı kullanılmasına bir son verilmesi için, imza kampanyası başlatılmıştır.
-BASINA VE KAMUOYUNA-
Çukurova Üniversitesi Arazileri Yapılaşmaya Açılamaz
Çukurova, Toros sıradağları, Seyhan ve Ceyhan nehirleri sistemi sayesinde on binlerce yılda oluşmuş ülkemizin en verimli topraklarına sahip ovasıdır. Bu verimli topraklara kamu kaynakları ile yapılan sulama ile drenaj ve tesfiye gibi tarla içi geliştirme yatırımları ile bölgemiz, ülkenin en önemli tarımsal üretim merkezi haline gelmiştir. Ne yazık ki bugün önemli bir alanda konut ve sanayi tesisleri arasında işlevsiz bırakılmış, sökülme zahmetine bile katlanılmamış kırık sulama kanalları günümüze ve geleceğimize saygısızlığın ve kayıtsızlığın bir anıtı olarak, bir ibret ve utanç tablosu olarak durmaktadır. Çukurova, bereketli topraklarıyla bilindiği gibi, öteden beri kısa vadeli çıkarlar uğruna tarım topraklarının en hızlı en acımasız talan edildiği bir yöre olarak da bilinmektedir. Real alışveriş merkezi ve çevresi, mavi bulvar ile ana sulama kanalı arası, DSİ‘nin eskiden kanalet fabrikası olarak kullanıldığı alan ve Çukurova Üniversitesinin tarımsal öğretim, araştırma ve uygulama amaçlı kullandığı verimli tarım arazileri yapılaşmaya, betonlaşmaya açılmış veya açılmak istenen en son alanlardır.
Şu anda üzerinde bulunduğumuz, Yüreğir İlçesi, Köprülü Mahallesi 1115 ada 1 nolu parsele kayıtlı 102.208 m2 alan; Yüreğir Belediyesi ve Adana Büyükşehir Belediyesi imar planları/plan tadilatları sonucunda Sağlık Bakanlığına tahsis edilmiş, Başbakanlık Toplu Konut İdaresi (TOKİ) tarafından 15 Kasım 2006‘da 400 yataklı hastane otel, çarşı ve camiden oluşan sağlık kompleksi yapılmak üzere ihale edilmiştir. Hastane ve hastane ile ilişkilendirilen yapılar için düşünülen bu arazi, % 0-1 eğimli, düz, toprak derinliği 2 metrenin üzerinde, tefsiye ve drenaj gibi tarla içi geliştirme işlemleri eksiksiz yapılmış, kapalı ve açık sulama şebekesine sahip, yüksek verimli, Çukurova topraklarının karakteristik özelliklerini taşıyan, 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunun tanımlamasına göre mutlak ve sulu tarım arazisidir ve tarım dışına çıkarılması mümkün değildir. Yıllardan beri bu araziyi kullanan, Çukurova Üniversitesi Pamuk Araştırma ve Uygulama Merkezi, kuruluşundan bu yana ülkemiz ve bölgemiz için önemli bir ürün olan pamukta bölgesel, ülkesel ve uluslar arası ölçekte yüksek nitelikli araştırmalar gerçekleştirmiştir. Merkez, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) pamuk çalışmaları ağı, Akdeniz Ülkeleri Bölgelerarası Pamuk Çalışma Grubunun Türkiye Koordinatörlüğünü yürütmektedir. Çok sayıda alanında önde gelen uluslararası araştırma kuruluşu ile işbirliği içinde çalışmalarını sürdürmekte olan merkez, 2547 Sayılı Kanunun gösterdiği amaçlara ulaşmak için üniversitelere yüklediği görevlerin yerine getirilmesinde Çukurova Üniversitesinin bir birimi olarak önemli katkılar sağlamıştır. Merkezin araştırmalarının yürütülmesi için mutlak surette gerekli olan bu tarım arazilerinin hastane yapımına tahsisi, Merkezin bugüne kadar başarıyla yerine getirdiği görev ve katkıların gelecekte de sürdürülmesini önemli ölçüde zayıflatacaktır.
Ülkemizin en önde gelen kampuslarından birine sahip olan Çukurova Üniversitesi, gelişmiş eğitim-öğretim ve araştırma dokusu, yaygın sosyal kültürel yapıları, tarımsal eğitim araştırma ve uygulamalarda kullanılan verimli tarım arazileri, üniversite kampusuna doğal park niteliği kazandıran yeşil ve doğal yaşam alanları, öğrenci, öğretici ve çalışanları ile bir bütünlük oluşturmaktadır. Bu bütünlüğün bir parçası olan tarım arazilerinin bir bölümünün Üniversitenin tasarrufundan alınarak yapılaşmaya açılması bu bütünlüğün bozulmasına yol açacak, üniversite kavramının yaralanmasına neden olacaktır. Her şeyden önce Üniversitenin bu alanlar üzerindeki tasarruf gerekçeleri ortadan kalkmadığı sürece (ki Üniversite var ve faal olduğu sürece bu gerekçeler de var olacaktır) bu alanların üniversitenin tasarrufundan çıkarılması, rasyonellikle (akılcılıkla) bağdaşmayacaktır.
Çukurova Üniversitesi‘nin eğitim-öğretim, araştırma ve uygulama bütünlüğünün bir unsuru olan tarım alanlarının, bugünkü kullanım amacı dışında hangi amaçla olursa olsun yapılaşmaya açılması ülkede yürürlükte olan hukuka ve yasal düzenlemelere aykırıdır.
Anayasanın 44. maddesinde "Devlet toprağın verimli olarak işletilmesini korumak ve geliştirmek erozyonla kaybedilmesini önlemek ve topraksız olan veya yeter toprağı bulunmayan çiftçilikle uğraşan köylüye toprak sağlamak amacıyla gerekli tedbirleri alır", 45. maddesinde, "Devlet tarım arazileri ile çayır ve meraların amaç dışı kullanılmasını ve tahribini önlemek, tarımsal üretim planlaması ilkelerine uygun olarak bitkisel ve hayvansal üretimi artırmak maksadıyla tarım ve hayvancılıkla uğraşanların işletme araç ve gereçlerinin ve diğer girdilerin sağlanmasını kolaylaştırır..." ve 166. maddesinde ise "ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmayı, özellikle sanayinin ve tarımın yurt düzeyinde dengeli ve uyumlu biçimde hızla gelişmesini, ülke kaynaklarının döküm ve değerlendirmesini yaparak verimli şekilde kullanılmasını planlamak, bu amaçla gerekli teşkilatı kurmak Devletin görevidir ..." denilmektedir.
5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunun 1. maddesinde, "Bu kanunun amacı toprağın doğal veya yapay yollarla kaybını ve niteliklerini yitirmesini engelleyerek, korunmasını, geliştirilmesini ve çevre öncelikli sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak, planlı arazi kullanımını sağlayacak usul ve esasları belirlemek" olarak belirtilmiş, Mutlak Tarım Arazileri, "Bitkisel üretimde; toprağın fiziksel, kimyasal ve biyolojik özelliklerinin kombinasyonu yöre ortalamasında ürün alınabilmesi için sınırlayıcı olmayan, topografik sınırlamaları yok veya çok az olan; ülkesel, bölgesel veya yerel önemi bulunan, hâlihazır tarımsal üretimde kullanılan veya bu amaçla kullanıma elverişli olan araziler" şeklinde tanımlanmıştır. Yasanın 13. maddesinde "Mutlak tarım arazileri, özel ürün arazileri, dikili tarım arazileri ile sulu tarım arazileri tarımsal üretim amacı dışında kullanılamaz." denilmektedir. Buna göre sağlık kompleksi (hastane, otel, alışveriş merkezleri ve dini yapılardan oluşan) için yapılaşmaya açılmasına çalışılan mutlak ve sulu tarım arazisinin Üniversitenin bu günkü kullanım amacından farklı olarak, tarım dışına çıkarılıp yapılaşmaya açılması, açıkça Anayasa ve 5403 sayılı kanuna aykırıdır.
Çukurova Üniversitesinin ve Ziraat Fakültesinin tarımsal eğitim-öğretim, araştırma ve uygulama amacıyla kullandığı tarım arazilerinin amacı dışında yapılaşmaya açılması, hukuka ve mevzuata aykırı olduğu gibi devletin kalkınma stratejisi ve devlet politikası ile de çelişmektedir. Bir devlet politikası olan Vizyon 2023 Projesi, Ulusal Bilim ve Teknoloji Politikaları 2023 Strateji Belgesi vizyon ve strateji öngörülerine 24.04.2006 tarihinde kabul edilen 540 sayılı Dokuzuncu Kalkınma Planı Stratejisi (2007-2013) Hakkında Kanun Hükmünde Kararname içinde de yer verilmiştir. Bakanlar Kurulu tarafından kabul edilen Dokuzuncu Kalkınma Planı Stratejisinde, IV.1. Rekabet Gücünün Artırılması başlığı altında Ar-Ge ve Yenilikçiliğin (inovasyon) Geliştirilmesi alt başlığında şunlar ifade edilmektedir "Ar-Ge faaliyetlerinin yenilik üretecek şekilde ve pazara yönelik olarak tasarlanması sağlanacaktır. Bu kapsamda, Ar-Ge harcamalarının GSMH içindeki payı ve payın özel sektörün ağılığını artırmaya yönelik tedbirler alınacaktır. Toplumda bilim ve teknoloji bilinci, nitelikli araştırmacı sayısı artırılacak ve araştırma altyapısı geliştirilecektir. .... Üniversitelerin, araştırma enstitülerinin ve diğer kurum ve kuruluşlarının araştırma alt yapısı öncelikli alanlar temel alınarak geliştirilecektir". Yine aynı başlığın altında Tarımsal Yapının Etkinleştirilmesi, rekabet gücünün artırılmasında öncelikli konu olarak geçmektedir. Üniversitenin araştırma ve geliştirme kapasitesi ve gücünün azaltılmasına yol açacak tarım arazilerinin üniversite bütünlüğünden koparılıp tarım dışına çıkarılması devletin kalkınma hedefleri ve politikaları ile açıkça çelişmektedir.
Yürürlükteki yasal düzenlemelere göre tarım dışı amaçlarla yapılaşmanın mümkün görülmediği sağlık kompleksi için talep edilen Üniversite tarım arazileri üzerinde yapılaşmanın, sağlıklı kentleşme ve çevre ilkeleri ile kuruluş yeri seçimi ilkelerine de uygunluğu kuşkuludur. Hastane ve ilişkili yapıları (otel, alışveriş merkezleri ve dini yapılar) için talep edilen tarım alanının çok yakınlarında bölgeye hizmet veren ve bölgenin en gelişkin 900 yataklı Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Balcalı Hastanesi ile Başkent Üniversitesinin 500 yataklı hastanesi, yine Başkent Üniversitesinin yeni açılan Kışla sağlık yerleşkesi ile Adana Devlet Hastanesi bulunmaktadır. Bu veriler ışığında Yüreğir ilçesi sakinlerinin sağlık hizmetleri ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik kamu yararı iddiası pek geçerliliği olamayan bir iddia olmaktadır. Ayrıca derin alüvyal topraklar üzerinde olması düşünülen yapılar, depremsellik açısından önemli riskler taşımaktadır. Arazinin üzerinden yüksek gerilim hatlarının geçmesi, ulaşım için getireceği ek yükler, çevresindeki yapılaşma yoğunluğu ve çekim merkezi olacağı için üniversite arazileri üzerinde oluşturacağı talep baskısı gibi olumsuz faktörlerin varlığı, kuruluş yeri seçimi ilkelerinin de göz ardı edildiği, alternatif yer seçimi için hiçbir araştırma yapılamadığı izlenimini haklı olarak vermektedir.
Sonuç olarak, kuruluşundan bu yana bölge tarımına, ülke ekonomisine yararlı faaliyetlerde bulunmaya devam eden Çukurova Üniversitesi ve Ziraat Fakültesinin; bütünlüğünü bozacak, hızını kesecek, gücünü zayıflatacak bir işlem olan, tasarrufunda bulunan verimli tarım arazileri üzerinde yapılaşma girişimlerinden mutlak suretle vazgeçilmelidir. Eğitim-öğretim, nitelikli bilimsel araştırmalar, ürettiği bilgi ve yenilikleri kalkınma planları hedefleri doğrultusunda toplum refahı yararına yaymak gibi kamu hizmeti verdiği gibi ilimize ve bölgemize nitelikli ve ileri sağlık hizmeti de sunan Çukurova Üniversitesinin tüm bu kamu yararına olan hizmetleri bir bütün olarak sunduğu, verimli tarım arazileri dahil sahip olduğu tüm kaynakları bu kamu hizmetlerini yürütebilmek için kamu adına tasarrufunda bulundurduğu ve kendisine tahsis edilen kamu kaynakları üzerinde tasarruf önceliğinin bulunduğu ve bu önceliği korumak zorunda olduğu unutulmamalıdır. Üniversite tarım alanlarının bugünkü kullanım amacı dışında her ne amaçla olursa olsun yapılaşmaya açılması, ekonomik rasyonaliteye, hukuka ve yürürlükteki mevzuata, devletin kalkınma strateji ve hedeflerine, her şeyden önemlisi kamu yararına aykırı olduğu gibi kentleşme ve kuruluş yeri seçimi ilkeleri ile de çelişmektedir. Amaç dışı kullanımla, telafi edilemez ekonomik kayıpların yanında bu günkü karar ve işlemler üzerinde hiçbir sorumluluğu ve etkisi olmayan gelecek kuşakların refahı ve sağlıklı bir çevrede yaşama hakları olumsuz bir şekilde etkilenecektir.
Kamuoyuna saygılarımızla sunarız. 22.12.2006
TMMOB Ç.Ü.
ZİRAAT MÜHENDİSLERİ ODASI ZİRAAT FAKÜLTESİ DEKANLIĞI
ADANA ŞUBESİ
ÇUKUROVA
ÖĞRETİM ELEMANLARI DERNEĞİ
TMMOB MAKİNA MÜHENDİSLERİ ODASI ADANA ŞUBESİ
TMMOB ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI ADANA ŞUBESİ
TMMOB JEOLOJİ MÜHENDİSLERİ ODASI ADANA ŞUBESİ
TMMOB İNŞAAT MÜHENDİSLERİ ODASI ADANA ŞUBESİ
TMMOB KİMYA MÜHENDİSLERİ ODASI ADANA ŞUBESİ
TMMOB GIDA MÜHENDİSLERİ ODASI ADANA İL TEMSİLCİLİĞİ
TMMOB PEYZAJ MİMARLARI ODASI ADANA ŞUBESİ
TMMOB MADEN MÜHENDİSLERİ ODASI ADANA ŞUBESİ
TMMOB JEOFİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI ADANA ŞUBESİ
TMMOB HARİTA VE KADASTRO MÜHENDİSLERİ ODASI ADANA ŞUBESİ
TMMOB ŞEHİR PLANCILARI ODASI ÇUKUROVA ŞUBESİ
TMMOB ÇEVRE MÜHENDİSLERİ ODASI ADANA ŞUBESİ
TMMOB TEKSTİL MÜHENDİSLERİ ODASI ADANA ŞUBESİ
TMMOB METALURJİ MÜHENDİSLERİ ODASI ADANA ŞUBESİ
TMMOB MİMARLAR ODASI ADANA ŞUBESİ
PROF. DR. OKTAY GENÇER (Ç.Ü. Pamuk Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü): İçinde bulunduğumuz Adana İli, Yüreğir İlçesi, Çukurova Üniversitesi Balcalı Yerleşkesi içinde bulunan 1. Sınıf Tarım Toprağı niteliğindeki 150 dekar alan üzerinde Üniversitemize bağlı, Ziraat Fakültesine dayalı olarak Ç.Ü. Pamuk Araştırma ve Uygulama Merkezi yapılandırılmıştır.
Merkez. kurulduğu 1992 yılından bugüne dek, uluslararası ve ulusal kuruluşlarla sıkı bir işbirliği içinde çalışmalar yapmıştır ve yapmaktadır.
Ç.Ü. Pamuk Araştırma ve Uygulama Merkezi, FAO‘nun oluşturduğu, Akdeniz Ülkeleri Bölgelerarası Pamuk Çalışma Grubunun "Türkiye Koordinatörlüğünü" ve FAO Bölgelerarası Pamuk Çalışma Grubu içindeki, "Pamuk ıslahı ve Biyoteknoloji Grup Başkanlığını" yürütmektedir. Merkez aynı zamanda 2007 yılında ABD‘ de Texas Tech Üniversitesi, Lubbock‘ta yapılacak IV. Dünya Pamuk Konferansı‘nın "Uluslararası Organizasyon Komitesi Üyeliği" görevini de üstlenmiştir.
Merkezin, bugüne dek, çeşitli ulusal ve uluslararası dergilerde, çeşitli kongre ve sempozyumlarda yayınlanmış 38‘i İngilizce, 23‘ü Türkçe toplam, 61 yayını bulunmaktadır.
Merkezimizin bu şekilde yapılandığı, anılan ı. Sınıf Mutlak Tarım Arazisi, Toprak Su Bölge Müdürlüğü desteği ile tefviye edilmiş; drenaj sistemi, Devlet Su İşleri‘nin yardımları ile onarılmış ve yenilenmiş; yeraltı sulama şebekesi oluşturulmuş; çevresi çit ile kapatılarak koruma altına alınmıştır.
Ancak, anılan 1. Sınıf Mutlak Tarım Alanı, 2003 yılında, Adana İli Yüreğir İlçe Belediyesi ve Adana Büyükşehir Belediyesi Meclis Kararlan ile 1. Sınıf Tarım Arazisi olarak nitelendirilmesine karşın, Eylül ayı 2006 tarihinde, aynı Meclis tarafından, 102 dekarlık alan, Hastane, Otel, Çarşı ve Dini Tesis yapılması amacı ile imar planı değişikliğine uğratılmıştır.
Anılan alan için Adana Yüreğir İlçe ve Adana Büyükşehir Belediye Meclisleri tarafından alınan kararlar, "Toprağın doğal ya da yapay yollarla kaybını ve niteliklerini yitirmesini engelleyerek korunmasını, geliştirilmesini ve çevre öncelikli sürdürülebilir kalkınma ilkesine uygun olarak, planlı arazi kullanımı İle tarım arazilerinin korunması ve amacına uygun bir şekilde kullanılmasını sağlayabilmeye yönelik usul ve esasları belirleyen, 19.07.2005 tarih ve 25880 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren, 5403 sayılı "Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu"na" tümüyle aykırıdır.
1. Sınıf Tarım Arazisi niteliğinde olup, 5403 sayılı "Toprak Koruma ve Arazi Kullanma Kanununun" koruması altında olan bu alanda, uzun yıllardan beri, Çukurova Üniversitesi gibi bir kamu kurumu tarafından kamu yararına olmak üzere ciddi ve olumlu bir yapılanma oluşturulmuştur. Bu alan üzerinde yer alan toprağın özelliklerinden ve yeteneklerinden tam anlamıyla yararlanılarak, birçok ulusal ve uluslararası bilimsel araştırmalara alt yapı ve destek sağlanmıştır. Bu nedenlerle, bu alan İçin Adana Büyükşehir Belediyesi ve Adana İli Yüreğir İlçe Belediyesi Meclisleri tarafından alınan imar kullanım kararları, 3194 sayılı İmar Kanununa göre de yanlıştır.
Şu anda üzerinde bulunduğumuz ı. Sınıf Tarım Arazileri ya da buna benzer alanlar üzerinde alınan yanlış kararlar nedeni ile oluşturulabilecek yapılanmalar, milyonlarca yıl içinde oluşabilen tarım topraklarının yok olmasına neden olarak en büyük kamu zararına yol açacaktır. Bu nedenlerle, bu ve benzeri alanlar üzerinde oluşturulabilecek her türlü tarım dışı yapılandın1manın durdurulması gereğine tüm varlığı ile inanan bizlerin, bu olumsuz yapılanmalara izin vermeyeceğimizi tüm kamuoyuna iletiyor; bu işin izleyicisi ve koruyucusu olarak birbirimize olan güvenimizin ve dayanışmamızın tam olduğu bilinci içinde hepinize teşekkür ediyor; saygılar sunuyorum.