EKOLOJİ BİRLİĞİ: KORONALI GÜNLER TARIMA DA DARBE VURUYOR: TARIMDA ÇALIŞANLARIN ÇOĞU 65 YAŞ ÜSTÜ!- 3 NİSAN 2020
Türkiye'de çalışan yaşlı nüfusun yüzde 65.5'i tarım sektöründe yer alıyor. Ama koronalı günler tarıma da darbe vuruyor: Tarımda çalışanların çoğu 60 yaş ve üstü! Korona virüsün özellikle yaşlılar için risk oluşturması, 65 yaş üstündeki çiftçileri vurdu.
Türkiye’de çalışan yaşlı nüfusun yüzde 65.5’i tarım sektöründe yer alıyor. Ama koronalı günler tarıma da darbe vuruyor: Tarımda çalışanların çoğu 60 yaş ve üstü! Koronavirüsün özellikle yaşlılar için risk oluşturması, 65 yaş üstündeki çiftçileri vurdu. İzmir’de tarlasına gitmek isteyen 65 yaş üstündeki bir çiftçiye jandarma izin vermedi. Adana’da 80 yaşındaki bir çiftçi, üretimi aksamasın diye oğlunu devreye soktu.
Koronavirüsün özellikle yaşlılar için risk oluşturması, 65 yaş üstündeki çiftçileri vurdu. Türkiye’de “Çiftçi Kayıt Sistemi”ne (ÇKS) kayıtlı toplam 2.1 milyon çiftçinin yaş ortalaması 55. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre, 65 yaş üstündekilerin tarımda istihdam edilme oranı yüzde 65.5. Yani Türkiye’de çalışan yaşlı nüfusun yüzde 65.5’i tarım sektöründe yer alıyor. Bu oran erkeklerde yüzde 63 iken kadınlarda yüzde 72’yi aşıyor. Ülke genelinde bu yaş grubundaki yurttaşın sokağa çıkması yasaklandığı için tarlaya, bağa, bahçeye gidemeyen çiftçiler oldu. Ekim, dikim ya da ilaçlama yapması gereken bu üreticiler ya çocuklarına rica etmeye ya da geçici süreliğine işçi tutmaya başladı.
TARIMLA UĞRAŞANLARIN ÇOĞU 65 YAŞ ÜSTÜ
Cumhuriyet’ten Gamze Bal’ın haberine göre; İzmir Menderes Ziraat Odası Başkanı Kadir Telli, tarlasına gitmek isteyen 65 yaş üstündeki bir çiftçiye jandarmanın izin vermediğini söylerken, Adana Yüreğir Ziraat Odası Başkanı Mehmet Akın Doğan ise 80 yaşındaki bir çiftçinin, üretimin aksamaması için oğluna ricada bulunduğunu anlattı. Telli ve Doğan’ın aktardığına göre, tarımsal üretimde herhangi bir aksaklık yaşanmıyor.
Ancak çiftçilerin yıldan yıla eriyen kazancı sebebiyle tarımdan uzaklaşan gençler için bir çare bulunmalı. Tarımda gelecek göremeyen genç nesil için, tarım sektörü cazip hale getirilmeli. Kırsaldaki gençler üretimin zorlu sürecine rağmen çoğu zaman maliyetin bile karşılananaması gibi maddi sebeplerle büyükşehirlere göç ediyor. Rize Ziraat Odası Başkanı Nevzat Paliç ise koronavirüs tedbirleri kapsamında Rize’nin merkeze bağlı Kendirli beldesi ile dört köyün karantina alınmasının, çay üretiminde aksaklıklar ve gelir kaybı yaratacağını anlattı.
Paliç, şöyle konuştu: “Rize’deki çay toplama işlemi Gürcistan’dan gelen işçilerle yapılır. Seyahat kısıtlamalarından dolayı bu yıl gelemeyecekler. Hava koşullarına göre değişmekle birlikte nisan sonu, mayıs başında yapacağımız çay toplama işlemi için yurtiçinden geleceklerle açığı kapamaya çalışıyoruz ama yurtiçinde de seyahatler kısıtlandı. Bu riski göze almak istemeyenler olacak. Çay mutlaka toplanacak ama gecikmeler olacak, işçilik maliyetimiz artacak, kazancımız azalacak.”
‘SEZONU KAÇIRIRSAK BIR YIL ÜRÜN ALAMAYIZ’
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Başkanı Baki Remzi Suiçmez, tarımsal girdilerde indirim yapılmasını, kredi ve borç faizlerinin ertelenmesi için kamu ve özel bankalarca somut bir adım atılmasını, tarım için ek destek paketi açıklanmasını talep etti. “Girdiler zaten yüksek. İç havayolu taşımacılığında KDV indirimi yapılıp sonrasında uçuşlar yasaklanıyor” diyen Suiçmez, “Çiftçinin kullandığı mazot ve gübrenin KDV’sine ise indirim yok. 2019 destek ödemeleri başladı ama 21 ilde yapılmadı” dedi. “Bunlara önlem alınmazsa üretim durma noktasına gelebilir” diyen Suiçmez, şöyle devam etti: “Şu anda üretim mevsimi. Ekim, dikim, ilaçlama yapılıyor. Bazı meyvelerin hasadına bir ay sonra başlanacak. Ege Bölgesi’nde, Adana’da, Mersin gibi bazı yerlerde de sipariş verilen fidelerin toprakla buluşamaması gibi sorunlar var. Mevcut üretim sezonu kaçırılırsa bir yıl ürün alamayız, bu durum ithalatla da telafi edilmez, kıtlık gündeme gelir.”
Türkiye Ziraatçılar Derneği Başkanı Hüseyin Demirtaş ise, şunları talep etti: “Üreticinin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi’ye tüm borçları faizsiz olarak en az bir yıl ertelenmeli, ertelenen borçlarda 3 yıl ödemeli olarak yeniden yapılandırılmalı. Çiftçinin enerji borçlarının tarımsal destekleme ödemelerinden mahsup edilmesine son verilmeli. Üretimle ilişkili borçları nedeniyle enerji ve su kesintisi yapılmamalı.”
Haber kaynağına ulaşmak için lütfen tıklayınız.