EVRENSEL GAZETESİ: SUİÇMEZ: ÇİFTÇİLERİN ZARARINA ÜRETİM YAPTIĞI BİR ORTAMDA BİZİ ÇOK PAHALI BİR 2022 BEKLİYOR- 12 ARALIK2021

EVRENSEL GAZETESİ: SUİÇMEZ: ÇİFTÇİLERİN ZARARINA ÜRETİM YAPTIĞI BİR ORTAMDA BİZİ ÇOK PAHALI BİR 2022 BEKLİYOR- 12 ARALIK2021
MERKEZ
13.12.2021

"Gelen zam haberleriyle birlikte artan gıda fiyatlarını ve Türkiye'deki tarım ve hayvancılık politikalarını Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı Baki Remzi Suiçmez ile konuştuk."

 

Gelen zam haberleriyle birlikte her gün artan gıda fiyatlarını ve buna bağlı olarak Türkiye’de tarım ve hayvancılık politikalarını  Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Yönetim Kurulu Başkanı Baki Remzi Suiçmez ile konuştuk. Suiçmez çiftçilerin zararına üretim yaptığı bir hale geldiğini belirterek “TÜİK’in açıkladığı gerçekçi olmayan iyimser verilerle gerçek planlamanın yapılmadığı bir ortamda bizi ekmekte de sütte de meyve sebzede de çok ciddi bir kriz ve  çok pahalı bir 2022 yılı bekliyor”dedi.

"ÜRETİMİMİZ YERİNDE BİLE SAYMIYOR"

Ülke genelindeki ekonomik krize bağlı alım gücünün azalması ve raflardaki gıda fiyatlarının artmasıyla tarım sektörünün bütün halkın gündeminde olduğunu söyleyen ZMO Yönetim Kurulu Başkanı Baki Remzi Suiçmez, “Bütün bunlar yaşanırken üretimimiz de yerinde saymıyor ve en çok ürettiğimiz tahıl ürünlerinde kendi kendimize yeterliliğimizi kaybetmeye başlıyoruz. Daha az üretim ve dışarıdan alım ile uzun vadede tüketiciye daha yüksek fiyat olarak yansıyacağı süreçten geçiyoruz “ dedi. 

Üretimde bulunmanın temel koşullarından birinin tarımsal girdilerin zamanında yeteri kadar kullanılması olduğuna dikkat çeken Suiçmez, “Traktörlerin çalışması için mazot gerekiyor ama mazot son gelen zamla 10 TL’nin üzerinde. Bu çiftçinin tarım aletlerini yeteri kadar çalıştıramayacağı anlamaına gelir. Aynı zamanda kuraklığın yaşandığı bir ortamda çiftçinin verim kaybı yaşamaması için gübre kullanımı bir gerekliliktir. Gübredeki aşırı zamlar ise kullanımı etkileyecek ve yine üretimi azaltacak. Dövize bağlı önlemeyen ve yükseldikten sonra da düşmeyen artışlar sebebiyle mazotu, gübreyi, tohumu, ilacı, yemi kullanamayan üreticilerin üretimden çekilmesinden başka bir çaresi yok” diyerek Türkiye’de ne pandemi koşullarında ne de yaşanan kuraklığa ilişkin üreticilerin desteklenmediğini vurguladı. 

"ÇİFTÇİ İCRALIK OLURKEN GIDA FİYATLARI YÜKSELECEK"

2021 yılında tarımın yüzde 5.9 küçüldüğünü hatırlatan Suiçmez, “Tarımın küçülmesi; bizim gıda arz açığımızın, dışarıya bağımlılığımızın artması, kendimize yeterli olduğumuz buğday, arpa, nohut, mercimek gibi ürünlerde de azaltan rekolte nedeniyle yurt dışına bağımlılık demek. Bu kısır döngünün açılmasının yolu, tarımın doğaya bağlı olduğunun gerçeğinden yola çıkarak mutlaka korunması, desteklerin zamanında ve yeterli verilmesi, küçük çiftçinin önünü görüp ekim dikim yapabilmesi için tarımsal kredilerin uygun bir faiz oranıyla çiftçiye verilmesi gerekiyor. Bir kere çiftçi borçlarının 156 milyar TL`ye, özel sektör tarım kredi borçları ile de 230 milyar TL`nin üzerine çıktığı, icralık olup hapse düştüğü bir ortamda gıda ürünlerinin hem yüksek fiyatla hem de daha az miktarda tüketilmesi ile karşı karşıya kalacağız” diye konuştu. 

TÜİK’İN İYİMSER RAKAMLILIĞIYLA ÜRETİMİN DEVAMLILIĞI SAĞLANAMAZ

Üretimin sürekliliği, maliyetinin düşürülmesi ve kamu denetiminin yapılmasının ön koşul olduğunu ifade eden Suiçmez, “Şekilsel rakam artışları, TÜİK’in açıkladığı gerçekçi olmayan iyimser verilerle gerçek planlamanın yapılmadığı bir ortamda bizi ekmekte de sütte de meyve sebzede de çok ciddi bir kriz ve  çok pahalı bir 2022 yılı bekliyor”dedi. 

Ortak politika belirlenme aşamasında ilgili meslek ve ziraat odalarının görüşlerinin alınmadığını ve bakanlıkla bu konuda görüşemediklerini dile getiren Suiçmez, “Şekilsel tarım ve su şuraları yapılıyor ama orada da önceden belirlenmiş hedefler açıklanıyor ve yapılacak dinilen şeyler de somut olarak ileriye gitmiyor. Buğday üreticisinin ürününe 2 bin 250 TL’den belirlenen fiyat ile ekmeğin fiyatı düşürülemez. Samanın fiyatının buğdaya ve arpa fiyatlarını geçtiği bir ortamda üretici korunmazsa bu durum halka et ve süt pahalılığı olarak da yansıyacak. Yine süt fiyatı sabit tutulurken yem fiyatı dövizle birlikte sürekli arttı ve böylece süt hayvanları kesime gönderildi. Çiftçi arttk sürekli olarak zararına üretim yapar hale geldi” diyerek böyle giderse et, süt, un gibi temel gıdalarda zamların daha da artacağı uyarısında bulundu. 

BÜTÇEYE BAKILDIĞINDA TARIM GÖZDEN ÇIKARILMIŞ GÖRÜNÜYOR

Tarımda verilen desteklerin hem bir yıl geç ödenmesiyle hem de bütçede sadece yüzde 12.5 yapılan artışla tarımın gözden çıkarıldığı yorumunu yapan Suiçmez, “Mecliste bütçe görüşmelerinde tarım alanında getirilen her türlü önerge reddediliyor. Tasarruf edilecek son sektör, tarım sektörüdür. Pandemi de bize otoyoldan gidilmeyebileceğini, otomobile binilmeyebileceğini, büyük çılgın projeler yapılmayabileceğini ama sağlıktan yeterli ve dengeli beslenmeden kısılmaması  gerektiğini gösterdi”dedi.

"SÖYLEM DEĞİL EYLEM ZAMANI"

OECD ortalamalarına göre dünyada en fazla gıda enflasyonun yaşandığı ülkenin Türkiye olduğunu belirten Suiçmez, “Önümüzü göremediğimiz belirsiz bir ortama doğru sürükleniyoruz. Tarıma sahip çıkan bir tarım bakanlığı ve hep birlikte çözümleri artık zamana yaymadan somut adım atılması gerekiyor. Söylem değil , eylem zamanı. Her gecikme bize daha büyük sorun olarak yansıyacak. Tarımın yapısal sorunları çözülmeden, sonuçlar üzerinden tarım gündem edilmemeli. Kamunun, çiftçiyi özel sektöre teslim ettiği politika tercihinden hızla vazgeçmek gerekiyor” diye seslendi. 

 

Haber: Burcu YILDIRIM

Haber kaynağına ulaşmak için lütfen TIKLAYINIZ. 

Okunma Sayısı: 111
Fotoğraf Galerisi