GIDA HATTI: DANIŞTAY'DAN TARIM ARAZİLERİ İÇİN ÇOK ÖNEMLİ KARAR! - 31 TEMMUZ 2018

MERKEZ
31.07.2018

Danıştay, Ziraat Mühendisleri Odası tarafından Toprak Koruma Kurulu yönetmelik değişikliğinin yürütmesinin durdurulması için açtığı davayı karara bağladı. Danıştay 10. Dairesi, düzenlemenin "hukuki belirlilik" ve "hukuki güvenlik" ilkeleriyle bağdaşmadığına hükmederek, yürütmenin durdurulmasını kararlaştırdı.

 

Dönemin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından 24 Ocak’ta Resmi Gazete’de yayımlanan Tarım Arazilerinin Korunması, Kullanılması ve Planlanmasına Dair Yönetmelik Değişikliği ile Toprak Koruma Kurulu için üçte iki çoğunlukla karar alma şartı, beşte üç olarak değiştirmiş, kurulun, kamuya ait enerji ve ulaşım yatırım projelerinde, kararlarını toplantıya katılan üyelerin çoğunluğu ile alabilmesinin de yolu açılmıştı.

CHP milletvekilleri, söz konusu düzenlemenin, Toprak Koruma Kurulu’nun karar alma çoğunluğunun,  Eskişehir’de kurulmak istenen termik santral için karar alınamamasının ardından yapıldığını belirterek tepki göstermişlerdi.

Danıştay, yönetmeliğin yürütmesini durdurdu

Ziraat Mühendisleri Odası, Bakanlık tarafından yapılan yönetmelik değişikliğinin yürütmesinin durdurulması ve iptali için Danıştay’da dava açtı.

Cumhuriyet Gazetesi’nden Çiğdem Toker, Danıştay 10. Dairesi’nin kararın yürütmesini durdurduğunu yazdı. Toker’in yazısı şöyle:

“Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, tarım alanlarına termik santral yapılmasını mümkün kılan “çok ince” bir hamle yaptı.

Bakanlık, tarım arazilerinin korunması, kullanılıp planlanmasını düzenleyen yönetmelikte, “Toprak Koruma Kurulu’nun” karar alma koşullarını ve sayısal yeterliliğini değiştirdi. Değişiklik öncesi, kurulun en az altı üye ile toplanması, geçerli bir karar alabilmesi için de bu en az altı üyenin aynı yönde oy kullanması gerekiyordu.

24 Ocak’ta “Kamuya ait enerji ve ulaşım yatırım projelerinde kurul, kararları katılan üyelerin çoğunluğu ile alabilir” diye bir cümle eklendi. Bu cümle, başta Alpu olmak üzere, ülkenin her yerindeki verimli tarım arazileri için kıyım anlamına geliyordu. Bu hünerli değişiklikle her verimli tarım alanından yol geçirip santral kurmak mümkün hale gelmişti. Yeter ki “kamu yatırımı” deyin.

Türkiye’de tarım arazileri yok oluyor!

Hukuki güvenlik uyarısı

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası, maddenin iptali ve yürütmenin durdurulması istemiyle Danıştay’da dava açtı. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, davada yaptığı savunmada, yaptığı değişikliğin gerekçesini “önemli kamu yatırımlarının önünü açmak” diye açıkladı.

Fakat Danıştay aynı fikirde değildi. Başta Alpu olmak üzere tarım alanlarına iyi haber 10. Daire’den geldi. Hem de çok önemli bir gerekçeyle geldi.

Danıştay 10. Dairesi, yapılan bu değişikliğin, “hukuki belirlilik” ve “hukuki güvenlik” ilkeleriyle bağdaşmadığına hükmederek, yürütmenin durdurulmasına karar verdi. (2018/376)

Kararı verirken de gerekçeye hem anayasanın toprak mülkiyeti ile ilgili maddesini hem de Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu’nun amaçlarını uzun uzun irdeledi.

“Kanunun amacına aykırı”

Karardan kısa bir özet sunalım:

‘Nispeten daha az tarım toprağının amacı dışında kullanılmasına sebebiyet verecek daha basit kararlarda toplantı ve karar yeter sayılarında nitelikli çoğunluk aranmakta iken, daha geniş alanların tarım dışına çıkarılmasını gerektiren bir kısım yatırımlar yönünden adi çoğunluğun yeterli bulunmasının, kendi içerisinde çelişkili olduğu açık olmakla birlikte, enerji ve ulaşım yatırımlarının kamusal niteliği dikkate alındığında ‘kamuya ait’ ve ayrıca ‘zorunluluk halinde’ ifadeleriyle belirsiz bir durum oluşturulması ve toplantı yeter sayısının 6 üyeye ve enerji ve ulaşım yatırımları yönünden ise karar yeter sayısının beşte üç çoğunluktan niteliksiz çoğunluğa düşürülmesi, Kanunun, tarım dışı kullanımda kamu yararı olsa dahi toprak bütünlüğünü ve verimliliğini korumaya yönelik amacına ve açık şekilde 13. maddesine aykırı bulunmaktadır.’

Danıştay balık çiftliğinin ÇED iptal kararını bozdu!

  1. Daire gerekçeli kararında, Anayasanın 2. maddesindeki hukuk devletine atıfta bulunarak şöyle dedi:

‘Hukuk devletinin en önemli unsurlarından birisi ‘hukuki güvenlik ilkesi’dir. Hukuki güvenlik ilkesi, hukuk normlarının öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılar.’

CHP’li Çakırözer: “Türkiye’deki verimli ovalar korunacak”

Danıştay’ın kararını değerlendiren CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, “Tarım Bakanlığı’nın verimli tarım arazilerini yok edecek kararına, tarım alanlarımızın yağmalanmasına yargı ‘dur’ dedi. Bu karar hem Eskişehir’imizdeki Alpu Ovamızı, hem de Türkiye’nin dört bir yanındaki verimli topraklarımızı koruyacak. Artık yeter! Verimli topraklarımıza zehir santralleri yapmaktan vazgeçin” çağrısında bulundu.

Kararın Türkiye’de doğaya, çevreye ve insan sağlığa duyarlı hakimlerin var olduğunu da gösterdiğini belirten Çakırözer, “Meseleyi Alpu santrali ile sınırlandırmayarak, her alanda bütün yurttaşlar ve hukuk devleti temelinde ele alan hakimlerimize de teşekkür ederiz. Bu karar Türkiye’nin dört bir yanındaki verimli topraklarımız için emsal teşkil etmeli” dedi.

Türkiye’de verimli tarım arazilerinin 2000’li yıllarda 26.4 milyon hektar iken 2017 yılında 23.4 milyon hektara düştüğünü hatırlatan Çakırözer, “Bu rakamlara rağmen ve alternatifleri bulunmasına karşılık gıda kaynağımız olan tarım arazilerinin termik santraller gibi zehir santralleri kurarak amaç dışı kullanımının önüne hep birlikte geçmeliyiz. Verimli tarım arazilerimizi kirleterek bozulmasına neden olan bu yatırımlar havamızı, suyumuzu, toprağımızı da geri dönülmez bir şekilde kirletecektir. Artık verimli ovalarımızı, havamızı yok edecek zehir santrallerinden vazgeçmeli, bunun yerine yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmeliyiz” ifadelerini kullandı.

 

Haber kaynağına ulaşmak için lütfen tıklayınız. 

Okunma Sayısı: 101