HASAT TÜRK: FARKLI MESLEK GRUPLARINA BİTKİ KORUMA İLAÇLARININ SATIŞ VE UYGULAMA YETKİSİ VERİLMESİNE TEPKİ- 1/31 TEMMUZ 2020
TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Yönetim Kurulu, yazılı bir basın açıklaması yaparak 18 Temmuz 2020 tarihli ve 31189 sayılı Resmi Gazete`de yayınlanan Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması ile Depolanması Hakkında Yönetmeliğin 12. Maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklikle; bitki koruma ürünlerinin toptan veya perakende satışını yapmak amacıyla bitki koruma ürünleri bayi veya toptancı izin belgesi almak için Bakanlığa müracaatta bulunabilecek meslekler arasına orman mühendisi ve orman endüstri mühendisinin eklenmesine tepki gösterdi. Yönetim Kurulu adına Başkan Baki Remzi Suiçmez tarafından kamuoyu ile paylaşılan açıklamada şu görüşlere yer verildi:
“Salgın döneminde gündeme gelen başlıca temel hak ve kavramlar, sağlık hakkı kadar, gıda egemenliği, gıda güvencesi ve gıda güvenliğidir.
Bilimsel alan adı ‘bitki koruma’ olsa da ve ülkemizde yalnızca Ziraat Fakülteleri`nde okutulsa da, çevrenin, toprağın, bitkilerin, hayvanların, ilacı fiilen kullananların ve ilaç kullanılmış ürünleri tüketenlerin korunması açısından zirai ilaç kullanım alanını düzenleyen yönetmelikte, ‘ülkemizde zehir mi yiyoruz, ürün üzerindeki ilaç kalıntısı nasıl temizlenir, zehri bari biz yemeyelim’ gibi halkımızın doğal olarak yakından takip ettiği bir alanda, ‘bitki koruma ürün bayiliği’ sadece ticari bir işletme olarak görülmemelidir. İhraç edilen ürünlerin ilaç kalıntısı nedeniyle geri gönderilmesi ve farklı limitler nedeniyle iç piyasada tüketilmesi de bu yönetmelikle ilgili ayrı ciddi bir sorun alanıdır.
Ülkemizdeki mevcut bitkisel ilaç satış bayilerinin çözülemeyen sorunları arasında; reçete sorunu, pestisitlerin ruhsatlandırma alanları ve dozları, gübre ruhsatı ile satılan pestisitler, etiket fiyatı denetim, sahte ve kaçak ilaçlar, üreticinin eğitim ve gelir seviyesi düşüklüğü, mesai saatleri, kâr marjının düşüklüğü, uzun vadeli satış ve tahsilat zorluğu, karekod programları, sermaye yetersizliği, ürün fiyatlarının belirsizliği, ilaçların kullanım süreleri, fide, gübre, tohum satışları gibi bugün de yaşanan birçok ciddi sorunları mevcuttur. Belki de bu konudaki en önemli sorun bitki koruma ilaçlarında çok büyük oranda dışarıya bağımlılık sorununun çözülememesidir. Bu sorunlar ortada iken, ‘kalan pastayı bakanlık yandaşlarına dağıtmaya devam ediyor’ anlayışını şiddetle kınıyoruz.
Orman ve tarım alanlarındaki bitkisel üretim sorunlarına neden olan etmenler birbirinden çok farklı olup, ormanlarda ve tarım alanlarında kullanılan mücadele yöntemleri de tamamen farklıdır. Ormanlarda da entomolojik ve fitopatolojik sorunlar varken, tarım alanlarında ayrıca büyük oranda yaşanan ve kesinlikle çözülmesi gereken ek sorun yabancı ot sorunudur. Konu uzmanına gerekli eğitimi verilen yabancı ot, bu konuda öneride bulunamayacak ve ilgi alanına girmeyecek ormancılık mesleğinin konusu ve sorunu değildir.
Özetle; Ziraat Mühendislerinin Yasa, Tüzük ve Yönetmelikle düzenlenmiş hak ve hükümleri yok sayılarak, keyfi Yönetmelik değişikliği ile mesleki alandaki hakların ilgisiz bir kesime istihdam yaratma ya da siyasi çıkar sağlama amacıyla yasa dışı düzenlenmesi her açıdan yanlıştır ve hukuka aykırıdır.
Bu aşamada, sorunun kalıcı çözümü için;
Ziraat Mühendisliği dışındaki mesleklerin doğrudan ilgili olmadığı zirai ilaç bayiliği, çiftçiye uygulamalı eğitim dahil olmak üzere yeniden değerlendirilmeli ve dolaylı bağ aramaksızın diğer meslek disiplinlerine verilen mevcut yetki belgeleri iptal edilmelidir.
Sahte ve kaçak bitkisel üretim girdilerinin üretim, pazarlanma ve satışındaki sorunlarına ilişkin kamusal denetimler etkinleştirilerek, yasak sahte ucuz kontrolsüz ilaç kullanımına izin verilmemelidir. Kamunun derhal bu konuda da ek istihdam yaratması gündemde olmalıdır.
İnternetten bitkisel ilaç satış uygulama yasağı somut önlemlerle yaşama geçirilmelidir.
Ülkemiz koşulları ve tarımsal üretim deseni dikkate alınarak AB`de yasaklanan tarımsal ilaçlar bir an önce ülkemizde alternatiflerinin bulunması koşuluyla ivedilikle yasaklanmalıdır. Bu konuda kendi ölçütlerimizi oluşturma çabaları hızlandırılmalı ve özgürce karar verme mekanizmaları oluşturulmalıdır.
İnsanlarımızın topraktan sofraya sağlıklı beslenmeye çalışırken, birilerinin ilgili ilgisiz her meslek alanına tarımsal ilaç üretme, satma ve alana uygulama yetkisi vererek, insanlarımızın beslenirken bitki koruma ilaçlarıyla zehirlenmemesi dileğiyle.”