Türkiye’de tarımsal üretimin önemine dikkat çeken “Tarım Haftası”nın içerisindeyiz. 1846’da İstanbul Yeşilköy’deki Ayamama Çiftliği’nde tarım alanında eğitim ve öğretimin başladığı 10 Ocak tarihi vesilesiyle bu hafta kutlanıyor. 10 Ocak ayrıca yıllardır, ‘Dünya Ziraat Mühendisleri Günü’ olarak da anılıyor. Tüm dünya son yıllarda yaşanan krizlerin ardından tarımsal üretimin ne kadar önemli olduğunu hatırlamıştı. Bu dönemde “Tarım Haftası” boyunca yapılan üretimin sürdürülebilirliği, mesleki sorunlar ve atılması gereken adımlarla ilgili etkinlikler daha da önem kazandı.

10 Ocak Tarım Haftası’nda Hürriyet’e değerlendirmelerde bulunan Türkiye ziraatinin önde gelen isimleri, hem sorunların altını çizdi hem de sağlam ve doğru bir üretim için neler yapılması gerektiğini anlattı.

KATLANARAK DÖNER

Türkiye Ziraatçılar Derneği Genel Başkanı Hüseyin Demirtaş, Türkiye’nin verimli bir tarımsal üretimle, kendisi gibi bir başka ülkeye daha yetebileceğini söyledi. Ülke olarak çok büyük bir tarımsal potansiyele sahip olduğumuzun altını çizen Demirtaş; “Sorun bu potansiyeli yeterince kullanamamamız. Çoğu üründe kendimize yetiyoruz ama bazı ürünlerde de kendi ihtiyacımızı karşılamak için stratejik adımlar atmamız şart. Tüm dünya gıda krizi yaşıyor. Devlet tarafından verilen destekler artırılmalı. Çiftçiye verilen her destek katlanarak ülkemize geri döner. Ayrıca destekler sadeleştirilmeli ve daha etkili uygulanmalı” diye konuştu.

OKUL, HASTANE, İNTERNET...

Enerji, gübre, tohum ve işçilik gibi girdilerde çiftçinin yükünün azaltılması gerektiğini söyleyen Demirtaş, “Bunlar güncel problemler ve her zaman güncel çözümlerle giderilmeye çalışılıyor. Tarımda güçlü üretim için kapsayıcı çözümlerin kalıcı şekilde devreye girmesi şart. Ayrıca Türkiye’nin bir genç çiftçi sorunu var. Çiftçilerimiz yaşlanıyor. Çeşitli projelerimiz var. Ama siz ne kadar proje yaparsanız yapın, ne kadar destek verirseniz verin eğer kırsaldaki okulu, hastaneyi, internet altyapısını güçlendirmezseniz genç çiftçiler para kazansa da durmuyor. Şehre gidiyor. Önce kırsaldaki altyapıyı bu gözle iyileştirmek gerekiyor” ifadelerini kullandı.

KOOPORATİFLEŞME VE ARAZİLERİN KULLANIMI

DAHA ÇOK YETERLİLİK

Tarimda öncelikli konunun temel girdi ve ürünlerde “kendine yeterlilik” olduğunu vurgulayan Baki Remzi Suiçmez, şöyle devam etti: “Daha planlı politikalarla üretimimizi güçlendirmeliyiz. Güçlü Tarımsal Üretim, sağlıklı bir toplum demektir. Bunu devletçi uygulamalarla gerçekleştirmemiz gerekiyor. Kendi kendimize yeterliliğimizin azaldığı mısır ve ayçiçeği gibi stratejik ürünler var. Tarımsal KİT’lerle, daha fazla ziraat mühendisi istihdamıyla, tarım arazilerin korunmasıyla bu sorunları aşabiliriz. Tarımsal üretimin her adımının planlı ve net olması gerekiyor.”

Haber: Emre ESER

Haber kaynağına ulaşmak için lütfen tıklayınız.