Emek ve Demokrasi güçleri; TTB, TMMOB, KESK, DİSK adına açıklama yapan TMMOB Eskişehir İL Koordinasyon Kurulu sekreteri Neşet Aykanat, Ermenek maden ocağında mahsur kalan işçilerin sağ bulma umudunun azaldığını anımsatarak, "Artık Yeter! Durdurun bu denetimsizliği, durdurun bu cinayetleri. Kamu işletmeciliği ve kamusal denetim egemen olmalıdır" dedi.

Ülkemizin iş kazalarında dünyada üst sıralarda yer aldığını, maden kazalarının ise son yıllarda belirgin olarak arttığını vurgulayan Neşet Aykanat, başta Cumhurbaşkanı olarak Başbakan, bakanlar ve yetkililerin kaza yerine gittiğini anımsatarak, yetkililerin görevinin cenaze çıkartılmasını organize etmek, olay mahallinden canlı yayın yapmak değil, iş kazalarını, meslek hastalıklarını, can kayıplarını önlemek olduğunu söyledi.

Kazaları, iş cinayetlerini konuşurken yalnızca o olaya ilişkin teknik nedenlere takılıp kalındığı sürece cinayetlerin yaşanmaya devam edeceğini belirten Aykanat şunları söyledi.

"İşçi sağlığı ve iş güvenliğinde taraflar işçi, işveren ve devlet üçlüsüdür. İşçi sağlığı ve iş güvenliği aynı zamanda hekimlik hizmetidir, mühendislik hizmetidir. Hekimler, mühendisler, mimarlar işyerlerinde işçi sağlığı ve iş güvenliğinin sağlanmasında önemli bir işleve sahiptir.

Ve hep deniyor ki, "ihmali olanlardan hesap sorulacak". Oysa "ihmallere" yol açan, yıllardır uygulanan politikalardır. İşçi sağlığı ve iş güvenliğine ilişkin politikaları belirleyenler, kararları tek başına alanlar, işyerlerine, madenlere ruhsatları verenler, işyerlerini denetleyenler, uzmanların, hekimlerin eğitimlerine, mesleki eğitimlere ilişkin yetkileri verenler bellidir. AKP iktidarı ve geçmişten bugüne bu konularda rol üstlenenlerin hiçbiri masum değildir.

Yıllardır söylediğimiz önerileri bir kez daha yineliyoruz:

Kamu işletmeciliği ve kamusal denetim egemen olmalıdır. Çalışma yaşamı yukarıda belirttiğimiz problemler göz önünde bulundurularak yeniden düzenlenmelidir. İşçi sağlığı ve iş güvenliğinin çok bilimli bir konu olması itibarıyla, sendikaların, meslek odalarının, üniversitelerin karar süreçlerinden dışlanması kabul edilemez."