İLK GDO TASARISININ GELİŞTİRİLMESİ İSTENİYOR - YENİ ŞAFAK

MERKEZ
31.10.2009

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, genetiği değiştirilmiş ürünlerle ilgili ilk kez bir düzenleme yapmanın önemli olduğunu vurgularken, sektör temsilcileri yönetmeliğin geliştirilmesini bekliyor.

 

MUAMMER GÜMÜŞ / İSTANBUL
Biyogüvenlik kanun tasarısının, yıllardır TBMM gündemine gelmeden bekletilirken; Gıda ve Yem Amaçlı Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar ve Ürünlerinin İthalatı, İşlenmesi, İhracatı, Kontrol ve Denetimine Dair Yönetmeliğin yayımlanması, sektör temsilcilerinin tepkisine yol açtı. Genetiği Değiştirilmiş Organizmalar (GDO) ile ilgili risklerin ve tüketicilerin gündeme gelen kaygılarının dikkate alınması ve gerekli düzenlemelerin geliştirilerek yapılması gerektiği dile getirildi.

GDO‘DA İLK DÜZENLEME YAPILDI

Türkiye‘de GDO‘lu ürünlerin üretimi, ithalatı, satışı ile ilgili bugüne kadar herhangi bir düzenleme yoktu. Tarım Bakanlığı‘nın çıkardığı GDO yönetmeliği de bu konudaki boşluğu doldurmak için çok önemli bir adım olarak nitelendiriliyor. Tarım ve Köyişleri Bakanı Mehdi Eker, GDO ile ilgili bir düzenleme olmadığını, bu konuyu AB standartlarına getirdiklerini dile getiriyor. İlgili yönetmeliğin Biyogüvenlik Yasası çıkana kadar geçici mi olacağı, yoksa bu haliyle mi kalacağı ise merak konusu oldu.

BAKANLIK BU KONUDA ISRARLI

GDO içeren gıda ve yem maddelerinin ithalatı ve bebek mamalarında kullanımının yasaklandığını açıklayan Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, konuyla ilgili yoğun çalışmarını sürdürüyor. Bakan Mehdi Eker adıyla yapılan açıklama ile insan ve hayvan sağlığı için yapılan düzenlemeye aykırı hareket edenlere para ve hapis cezası verileceği mesajları verilerek, yönetmelik savunuluyor. Tarım Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğlu, katıldığı bir televizyon programında "GDO‘ya karşıyız. GDO‘nun Türkiye‘ye tohum olarak sokulmalarını ve ekilmelerini istemiyoruz" ifadesini kullanmıştı.

Merak edilen sorular

  • Ulusal Biyogüvenlik Yasa Tasarısı Bakanlar Kurulu‘nda imzada beklerken Yönetmelik neden Meclis gündemine getirilmedi?

    Yönetmelikte bebek ürünleri ve devam mamaları için GDO‘lu ürünler yasaklanırken, annenin bu ürünleri almasında bir sakınca görülmemesi bir çelişki değil mi?

  • AB müktesebatına göre GDO‘lu ürünler için binde iki gibi çok kısıtlı bir ekim alanı belirlenirken Türkiye için böyle bir oran neden sözkonusu değil?
  •  

  • Türkiye‘de 40 bin gıda firması ve yaklaşık 400 bin satış noktası bulunmasına rağmen yeterli denetim yapılamazken, GDO konusunda nasıl bir denetim yapılabilecek?
  •  

  • Alt yapı eksikliği VAR!

    Gıda Mühendisleri Odası Başkanı Atakan Günay da, GDO yönetmeliğini eleştirerek, bakanlığın gıda güvenliğiyle ilgili sorunlara yeni bir sorun eklediğini söyledi. Özellikle hammaddelerin ithalatı ile ilgili serbestliğin getirildiğini belirten Günay, "GDO‘nun ileriki yıllarda nasıl bir etki edeceğini bilmiyoruz. Çok yaygın bir kullanım olacak. Bunun için acilen Biyogüvenlik Yasası‘nın çıkması lazım" dedi. Günay, "Tarım ve Köyişleri Bakanlığı gıda güvenliği konusunda bir çok soruna çözüm bulamadığı gibi bir sorun daha eklemiştir, yetersiz kalmıştır. Zaten altyapı eksikliği olduğu için denetleyemeyecektir" diye konuştu.

    Ziraat mühendisleri yönetmelik değil yasa bekliyor

    GDO yönetmeliğini değerlendiren TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, birkaç olumlu yönüne rağmen yönetmeliğin bir çok eksiği olduğunu ve hukuki dayanağı olmadığını iddi ederek, konuyu yargıya götüreceklerini söyledi.

    Günaydın, "Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Bakanlar Kurulu‘nda Ulusal Biyogüvenlik Yasa Tasarısı Taslağı‘nı hazırlayıp imzaya açtık demişti. Konuyla ilgili soruya da "Bunlar serbestçe satılıyordu, bunların ekilmesine de izin vereceğiz" demişti. Neden bu tasarı geri çekildi, yönetmelik çıktı?" diye soru yöneltti.

    Günaydın, "İsrail ve Hollanda tohumuna bağlıyız diye eleştirruz. Şimdi şirketlere bağlı kalacağız. Bakteri ve virüs geni aktarılmış mısırı kim yemek ister?" dedi.

    AB KURALA BAĞLADI

    İlgili yönetmeliğin lobi etkisinde hazırlandığını öne süren Günaydın, "Amerikalı şirketler sektör temsilcilerini yıllardır boşuna taşımıyor" dedi. Günaydın, AB müktesebatı biyogüvenliği kurala koymuştur. Hem ithalatı hem izni düzenler. AB içinde sadece 107 bin hektar (binde 2 oranında) alana izin vermiştir. Bunun büyük bir kısmı da İspanya‘dadır. 50‘nin üzerinde şirketten de sadece 8-9‘u AB‘ye girip ürün satabiliyor" dedi.

    31.10.2009

  • Okunma Sayısı: 588