Adana‘nın Tufanbeyli ilçesine EnerjiSA tarafından yapılması planlanan termik santrala köylülerin bir kısmı zararlı olacağını bile bile işsizlik ve yoksulluğu önleyeceği düşüncesiyle olumlu yaklaşıyor. Adana Ziraat Mühendisleri Odası ve bir kısım köylü ise santralın çevreyi kirleteceğini ve tarımı bitireceğini belirtiyor.

Ziraat Mühendisleri Odası, projenin tarım topraklarında ciddi tahribatlara yol açacağını belirterek, santralla ilgili kamulaştırma ve kömür küllerinin depolanma biçiminin de tartışmalı olduğunu söylüyor.

İhtiyaç olmaması nedeniyle termik santrala karşı olduklarını ifade eden Ziraat Mühendisleri Adana Şube Başkanı Ayhan Barut, termik santralların yerine doğa ve çevre tahribatı olmayan, güneş ve rüzgar enerjisi kaynaklarının kullanılması gerektiğini vurguladı. Depolama şeklinin de çevreyi olumsuz etkileyeceğini düşündüklerini belirten Barut, "Tufanbeyli Termik Santralı soğutma suyu direkt olarak Göksun çayına bırakılacak ve bundan dolayı bölgesel iklim değişikliği yaşanacak. Tufanbeyli halkı, işsizliğe çare olacağını düşündükleri için termik santralı istiyor. Ama bu görüş doğru değil" dedi.

İş imkanı sunması açısından santralın yararlı olabileceğini belirten Pınarlı köyü sakinlerinden emekli öğretmen Cemal Dalfesoğlu, "Ancak sağlık yönünden zararlı diyorlar. Santralla, halkın toprağının kamulaştırılacağı söyleniyor. Yeni nesil, kamulaştırmadan gelen parayı yer. Sonra gelen nesil ise topraksız ve parasız hale gelecek. Ben kurulmaması taraftarıyım" derken, santral yerine baraj yapılmasını istedi.

Kim ister termiğin tozunu-zehrini

66 yaşındaki Şaban Denizer ise bu yaşına kadar ilk defa böyle bir fırsatın yakalandığını söyledi. Santralın kurulmasından yana olduğunu belirten Denizer; "Ekonomik sıkıntı içerisinde ve kırsal bir memleketteyiz. Kurulacak santral burada yaşayanlara iş imkanı sağlayacak. İşsizlik ve yoksulluk olmasa, güzelim memleketin ve insanların zehirlenmesini ve yerlerinden edilmesini istemem. Yoksa kim ister termiğin tozunu-zehrini" dedi.

Termik santrala karşı olduğunu açıklayarak konuşmasına başlayan 40 yaşındaki çiftçi İsmet Battal ise şunları söyledi: "Tam olarak yararı nedir, zararı nedir bilmiyoruz. Yalnız bir defa konferans düzenlediler, onda da kendi adamlarını konuşturarak kendi propagandalarını yaptılar. Konferansta terimlerden dolayı kimse bir şey anlamadı. Kimlerin rantı için kuruluyor, kurulduktan sonra ne olacak, ne getirecek, ne götürecek yanıtlanması gereken birçok soru var. Halk koyun sürüsü gibi; seçimlerde olduğu gibi bir şey bilmedikleri için santralcıların peşine düştüler."

‘Kandırmacadan başka bir şey değil‘

Kayarcık köyünde taşımacılık yaparak ekmeğini kazanan Mustafa Dursun ise "Köyümde, topraklarımda böyle bir santralın kurulmasını istemiyorum. Ne olacağını bilmiyoruz. 3-5 kişi geliyor, vaatlerde bulunuyor, sonra da çekip gidiyor. Benim beş dönüm toprağım var. İyi kötü yaşıyorum. O tarla da elimden giderse ben ne yaparım? Köylüler herkesin kurulacak santralda işe alınacağını zannediyorlar. Santral kurulduğunda topraklarımızdan mahsul alamayacağız, düzmece ve kandırmacadan başka bir şey değil yaptıkları" şeklinde konuştu. (Adana/EVRENSEL)