Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), milyonlarca üreticinin emek ve alınterinin karşılığı olan buğday alım fiyatını açıkladı. Buna göre Anadolu kırmızı sert ekmeklik buğdayın alım fiyatı ton başına 862, makarnalık buğday ise 976 TL olarak belirlendi. Yüksek girdi maliyetleriyle boğuşan üreticinin enflasyona ezdirildiğini açıklayan ZMO Genel Başkanı Özden Güngör, son 13 yılda Türkiye‘nin tarım arazilerinin yüzde 10‘u üretim dışı kaldığına dikkat çekerek, "13 yıl önce 1 kg buğdayla 1,31 kg gübre alınabilirken, bugün yüzde 31 kayıpla 1 kg bile değil, 910 gr gübre alınabilmektedir" dedi. 

BUĞDAY ALIM FİYATI 1 LİRANIN ALTINDA KALDI
Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO), 2015 yılı için buğday alım fiyatlarını açıkladı. Buna göre 2 numaralı ‘Anadolu kırmızı sert‘ ekmeklik buğdayın ton başına alım fiyatı 862 TL olarak belirlenirken, makarnalık buğday ise ton başına 976 TL‘den işlem görecek. Arpanın alım fiyatı da ton başına 645 lira olarak açıklandı. Hububatta ödenen pirim ve desteklerin tutarı ise ton başına 100 ila 127 lira arasında değişiyor.

ZMO BAŞKANI GÜNGÖR: ‘ÇİFTÇİ ENFLASYONA EZDİRİLİYOR`
Buğday alım fityatlarının açıklanmasının ardından bir açıklama yapan Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Genel Başkanı Özden Güngör, 2015 yılında ekmeklik buğday fiyatının bir önceki yıla göre ortalama yüzde 2,4, gübre fiyatının ise ortalama yüzde 5,7 arttığını ancak buğdaydaki fiyat artışının girdi fiyatlarındaki artışın gerisinde kalarak çiftçinin enflasyona ezdirildiğini kaydetti.

ÇİFTÇİLER ÜRÜNÜ SATTI, ARDINDAN TABAN FİYATI AÇIKLANDI!
Buğday destekleme alım fiyatının her yıl olduğu gibi bu yıl da Çukurova ve Güneydoğu Anadolu‘da buğday hasadının büyük ölçüde tamamlanmasından sonra açıklanmış olmasının da, hasat ettiği ürününü satarak bir an önce borçlarını ödemek isteyen bu bölgelerdeki çiftçileri mağdur ettiğinin altını çizen Güngör, çiftçilerin çoğunun ürünlerini 0,75 kuruş düzeyindeki fiyatlarla tüccara sattığını dile getirdi.

ÜRETİCİLERİN YÜZDE SEKSENİNİN BAŞ FİYATI TUTTURMASI ZOR
2015 yılındaki girdi fiyatlarının yüksekliği nedeniyle uygun tohum, ilaç ve yeterince gübre kullanamayan çiftçinin ürettiği buğdayların kalitesi dikkate alındığında en az yüzde 80‘inin başfiyatı tutturma ihtimali bulunmadığına dikkati çeken Güngör, ayrıca çiftçi tarafından TMO ve tüccara teslim edilen ürünlerden yapılan stopaj, nakliye ve borsa tescil ücreti gibi kesintilerin de dikkate alınması durumunda birinci kalite buğdayın fiyatının yüzde 3 ila 4 oranında aşağıya ineceğini belirtti.

13 YILDIR ZARAR EDEN BUĞDAY ÜRETİCİSİ TARLASINI TERK ETTİ
2002-2015 dönemini karşılaştırarak açıklamasını sürdüren Güngör, "13 yıl önce kilogramı 0,23 TL olan buğday fiyatı bugün yüzde 274 artışla 0,86 TL düzeyine çıkmıştır. Aynı dönemde mazot fiyatı yüzde 271, gübre fiyatı da yüzde 428 oranında artmıştır. 13 yıl önce 1 kg buğdayla 1,31 kg gübre alınabilirken, bugün yüzde 31 kayıpla 1 kg bile değil, 910 gr gübre alınabilmektedir. Yıllardır söylediğimiz gibi tekrar ediyoruz. Maliyetlerde en büyük paya sahip olan gübre, mazot, ilaç ve elektrik üzerindeki KDV ve ÖTV oranları düşürülmelidir. Çiftçinin ödediği KDV ve ÖTV, verilen desteklemenin çok çok üzerindedir. Bu nedenlerden dolayı son 13 yılda toplam tarım arazilerinin yüzde 10‘u üretim dışı kalmıştır ki bu araziler de ağırlıklı buğday ekilen alanlardır" diye konuştu.

‘ÇİFTÇİYİ TÜCCARA MAHKÛM EDEN POLİTİKALARDAN VAZGEÇİLSİN`
Açıklamasında Türkiye‘nin ekilebilir tarım arazisinin 23,9 milyon hektar olduğuna da değinen ZMO Başkanı Güngör, bunun ancak 5 milyon hektarının sulanabildiğini, 4 milyon hektarının ise boş bırakıldığını belirterek, "Kalan 14,9 milyon hektarın ortalama olarak yarısında (7.7 milyon hektar) buğday ekilmektedir. Buğdaya dayalı ürünler, özellikle ekmek başta olmak üzere unlu mamullerdeki tüketimi çok yüksek olan Türkiye için buğday üretiminin büyük önemi olduğunu unutmamak gerekir. Bu nedenle, çiftçiyi tüccara mahkum eden politikalardan vazgeçilmelidir. Buğday üretiminde verimlilik ve kalitenin artırılması için tarım alanlarının amaç dışı kullanılması ve rant uğruna betonlaştırılmasının önüne geçilmeli, ülkemizde ancak üçte biri karşılanabilen sertifikalı tohumluk ihtiyacının tamamının uygun fiyatlarla temini için gerekli çalışmalar yapılmalı, sertifikalı tohumluk kullanımı yaygınlaştırılmalı ve geliştirilmeli, sulama ve ARGE yatırımlarına hız verilmelidir" çağrısında bulundu.

Yusuf Yavuz