6 Şubat 2023’te meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerin ikinci yılında, TMMOB Eskişehir İl Koordinasyon Kurulu Kadın Çalışma Grubu Başkanı Duygu Karaca, depremin etkilerinin hâlâ sürdüğünü vurguladı. Karaca, “TMMOB’lu mimar, mühendis ve şehir plancısı kadınlar olarak sevdiklerini kaybeden tüm vatandaşlarımızın dinmeyen acısını paylaşıyor ve sabırlar diliyoruz. Deprem Türkiye’nin kaçınılmaz bir gerçeği ve bu gerçekle yaşamayı öğrenmek zorundayız. Bunu da ancak bilim ve teknolojinin ışığında, çok disiplinli bir anlayışla yapabiliriz” şeklinde konuştu.

Afetlere karşı toplumun bilinçlenmesinin önemine değinen Karaca, eğitimin sadece afet anını kapsamakla kalmayıp, afet öncesi alınacak eğitimlerin düzenlenmesi, kamu spotlarının hazırlanması ve sürdürülebilirliğinin sağlanması gerektiğini vurguladı. Karaca, "Deprem öldürmez, ihmal öldürür. Bilimden uzaklaşarak alınan kararlar, can kayıplarına ve ekonomik yıkıma neden oluyor. Afetlere karşı bilim ve teknikle hazır olunmalı. Zemin etütlerine istinaden zemin iyileştirmelerinin yapılması, ilgili uygulama yönetmeliklerine bağlı kalarak binaların inşa edilmesi, halkın bilinçlendirilmesi, rant yerine toplumun huzur ve refahını hedef alan uygulamaların, mevzuatlar çerçevesinde yapılması zorunluluktur” sözleriyle ifade etti.

6 Şubat depremlerinin can ve mal kaybının yanında bölge halkı için önemli ekonomik ve toplumsal yaşamda kayıplar yarattığını hatırlatan Karaca şu ifadelere yer verdi: “Deprem sonrasında enkazların ne yazık ki tarım arazilerine dökülmesi, tarım ve su kirliliğine neden olduğu gibi, sanayi bölgelerindeki arsalarımızı kaybettirmiştir. Ayrıca afetin ekonomik bir yansıması olarak iş alanları da kaybedilmiştir. Bu deprem toplumsal yaşamı da olumsuz etkilemiştir. Depremde aile bireylerini, akrabalarını, yaşam alanlarını kaybeden insanlar için yeni ve çok zorlu bir süreç başladı. Bu yeni ve zorlu süreçte kadınlar çadırlarda güvensiz, mahremiyetten uzak, hijyenin yetersiz olduğu bir ortamda; çocuk, yaşlı, hasta bakımı da dahil olmak üzere pek çok sorumluluğu da alarak hayatta kalmaya çalıştı. Deprem gerçeğini, yaratacağı tahribatı, can ve mal kayıplarını biliyoruz. Giden canlarımızı geri getiremeyeceğimizin farkındayız ancak yapılması gerekenleri de biliyoruz. Hedefimiz ise insan odaklı dirençli kentlerin inşa edilmesidir.”

Kaynak: Haber Merkezi