"İTHALAT"IN ET FİYATLARINI YÜKSELTTİĞİNİ HALA ANLAMADINIZ MI?

İSTANBUL
09.02.2016
 

- BASIN AÇIKLAMASI -    

 

"İTHALAT"IN ET FİYATLARINI YÜKSELTTİĞİNİ HALA ANLAMADINIZ MI?

 

09.02.2016

 

Ekonomi Bakanı Mustafa ELİTAŞ "Et fiyatlarını biraz daha disipline edebilmek, tüketicinin zararlarını önleyebilmek için ithalat izni vereceğiz."

 

Kırmızı etin fiyatı yükseliyor. Tüketiciler zarara uğramasın, fiyatlar disipline olabilsin diye yine kırmızı et ithalatı gündemde geldi. Hatırlayalım, 2010 yılında et fiyatlarındaki artışı durdurmak için önce canlı hayvan, ardından et ve sonrasında da saman ve kurbanlık hayvan ithalatına izin verilmişti. İthalat odaklı hayvancılık politikasının ne denli başarılı olabildiğini inceleyelim.

 

İthalat konusu 2010 yılında gündeme geldiğinde kasaptan kıymanın 1 kilosunu 18,50 TL`ye alıyorduk. O yıl 140 bin büyükbaş, 235 bin küçükbaş hayvan ve 51 bin ton et ithalatı için 550 milyon dolar ödendi. Yıl içinde kıymanın fiyatı 28 TL`ye yükseldi. İthalat 2011 yılında da artarak devam etti; 471 bin büyükbaş, 1,5 milyon küçükbaş hayvan ve 111 bin ton et ithalatı için 1,5 milyar dolar ödendi. Kıymanın fiyatı kısa bir süre için 13,75 TL`ye düştü ve hemen ardından 17,50 TL`ye kadar yükseldi. 2012 yılında 472 bin büyükbaş, 406 bin küçükbaş hayvan ve 25 bin ton et ithalatı için 914 milyon dolar ödendi. Kıymanın fiyatı yılın büyük bölümünde 24 TL civarında seyretti. 2013 yılında 194 bin büyükbaş, 96 bin küçükbaş hayvan ve 6 bin ton et ithalatı için 341 milyon dolar ödendi. Yıl içerisinde kıymanın fiyatı 26 TL`ye kadar yükseldi. 2014 yılında 50 bin büyükbaş, 16 bin küçükbaş hayvan ve 640 ton et ithalatı için 118 milyon dolar ödendi. Sürekli artış gösteren kıymanın fiyatı 32 TL`ye tırmandı. 2015 yılında 203 bin büyükbaş, 3 bin küçükbaş hayvan ve 18 bin ton et ithalatı için 404 milyon dolar ödendi. Kıymanın fiyatı 40 TL`yi gördü.

 

Kırmızı ette fiyat istikrarını sağlamak amacıyla 2010 yılından 2015 yılı sonuna kadar 1,5 milyon büyükbaş, 2,3 milyon küçükbaş hayvan ve 212 bin ton et ithalatına toplam 3,8 milyar dolar ödendi. İthalatın başladığı dönemde 18,50 TL olan kıymanın fiyatı %116 artışla 40 TL`ye ulaştı.

 

Yıl 2016, et fiyatı yerinde tutulamıyor. Sunulan çözüm yine "İTHALAT"!

 

Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, Hayvancılık Genel Müdürlüğü 2015 yılında "Kırmızı Et Stratejisi" raporunu yayımladı. Raporda zaman zaman başvurulan et ve besilik hayvan ithalatının sorunu çözmekten uzak olduğu belirtilmektedir.

 

Hayvancılıkta maliyetin %60-70`lik bölümünü yem oluşturmaktadır. Ülkemizde karma yem üretimimiz yaklaşık 9 milyon ton olup, ihtiyacımız ise 14 milyon ton civarındadır; açığımız 5 milyon tondur. Karma yem üretimimiz yaklaşık %50 oranında ithal yem hammaddelerine bağlı olduğundan dolayı açık GDO`lu mısır ve soya ithalatı ile karşılanmaktadır.

 

Bakanlığın strateji raporunda, rasyonel bir besicilik ve daha ucuza et üretimi için besicilikte kullanılan kaba yem oranının mutlaka artırılması gerekliliği vurgulanmaktadır. Kaba yem ihtiyacımız yaklaşık 74 milyon ton olup, üretimimiz ise 59 milyon ton civarındadır. Açığımız 15 milyon tondur.

 

Kaba yem açığımızı kapatmak için meralarımızı korumamız ve ıslah etmemiz gerekirken Mera Yasamıza her geçen yıl tahsis amacı değişikliğini kolaylaştıran istisnalar eklenmektedir. Diğer yandan yem bitkileri ekimini yaygınlaştırmak yerine, 2007 ve 2008 yıllarında 500 milyon TL`nin üzerine yem bitkileri desteği sonraki yıllarda 250 milyon TL`ye gerilemiş ve 2015 yılında ise ancak 350 milyon TL`ye ulaşabilmiştir.

 

Ülkemizde kişi başına kırmızı et tüketimi 14 kg civarında olup bu miktar AB ve Rusya`da 18 kg, ABD`de 38 kg, Brezilyada 42 kg`dır. Piliç eti dahil kişi başına toplam et tüketimimiz 35 kg civarında seyrederken, bu miktar Rusya`da 63 kg, AB`de 77 kg, Brezilya`da 100 kg, ABD`de 108 kg`dır.

 

Kişi başına tüketilen kırmızı et ve toplam et miktarımız pek çok ülkenin oldukça gerisinde iken et fiyatlarının son derece yüksek olmasının en önemli nedenlerinden biri kaba yem açığımız ve bunu telafi edecek yeterli gayretin gösterilmemesidir.

 

Et fiyatlarını düşürebilmek amacıyla yemdeki %8 KDV oranı %1`e çekilerek 7 puanlık bir indirim sağlandı. Ancak, bu indirim daha hayata geçmeden, yemin %8 KDV dahil fiyatının üzerine yaklaşık %6-10`luk zamlar geldi. Dolayısıyla indirim çiftçiye yansımadan başkalarının cebine girdi.

 

Canlı hayvan ve et ithalatına dayalı bir politika ile piyasa fiyatlarını sabit tutmanın imkansız olduğu ve hayvancılığımızı bitirdiği artık görülmelidir. Her ithalat sonrası et fiyatları daha da yükselmektedir.

 

Et fiyatlarında gerçekten istikrar sağlanması isteniyorsa küçük ve orta ölçekli hayvancılık işletmeleri ile küçükbaş ve süt hayvancılığı teşvik edilmeli, üretici örgütlülüğü güçlendirilmeli, meralarımız korunmalı ve ıslah edilmeli, yem bitkileri ekim alanları genişletilmelidir.

 

Ahmet ATALIK

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası

İstanbul Şube Başkanı

Okunma Sayısı: 264