KARŞILIKLI ÇIKAR HESAPLARI İLE GIDA GÜVENLİĞİ YOK SAYILAMAZ!

İSTANBUL
26.04.2010
 

-BASIN AÇIKLAMASI-

 

KARŞILIKLI ÇIKAR HESAPLARI İLE GIDA GÜVENLİĞİ YOK SAYILAMAZ!

 

                                                                                                                      26 Nisan 2010

 

Halen TBMM'de görüşülmekte olan Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanun Tasarısı ile sorumlu yöneticilik uygulaması kaldırılmakta, 30 beygir gücü ve 10 çalışanın altındaki büyüklükteki iş yerleri mühendis çalıştırma zorunluluğundan muaf tutulmaktadır.

 

Halk sağlığını korumaya yönelik olarak 15 yıldır sürdürülmekte olan sorumlu yöneticilik uygulaması kapsamında ziraat, gıda ve kimya mühendisleri gıda işletmelerinin hijyen standartlarını yükseltmekte, gıda güvenliğini ve bir anlamda gıda işletmelerinin içeriden denetlenmesini sağlamaktadır. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı bünyesindeki kamu görevlilerinin gıda işletmelerinin denetlenmesi konusunda sayıca son derece yetersiz oldukları düşünüldüğünde sorumlu yöneticilerin önemi daha iyi anlaşılmaktadır.

 

Ülkemizde kayıtlı yaklaşık 40 bin gıda işletmesi bulunmaktadır. Ancak, gıda üreten-dağıtan-satan tüm noktalarla birlikte bu sayı 500 binin üzerine çıkmaktadır. Bakanlık bünyesinde gıda denetçisi konumunda çalışan yaklaşık 5 bin kamu görevlisi ile tüm bu noktaların denetlenmesinin olanaksız olduğu açıktır.

 

Yaklaşık 13 milyon yurttaşımızın yaşadığı İstanbul ilinde üretim-satış-tüketim yeri olarak, kayıt dışı işletmeler hariç, 62 bin gıda işletmesi bulunmaktadır. İstanbul Tarım İl Müdürlüğü tüm bu işletmeleri bünyesindeki 400 gıda denetçisi ile denetleme çabası içerisindedir.

 

Gerek Türkiye gerekse İstanbul'daki gıda güvenliğini sağlamaya yönelik denetlemeler çabalamadan öte geçememekte, gıda güvenliği bu işletmelerde sorumlu yöneticili olarak istihdam edilen ziraat, gıda ve kimya mühendisleri ile kamu kurumları işbirliği sayesinde sağlanabilmektedir.

 

Kanun tasarısının mevcut haliyle kabul edilmesi halinde ülkemizdeki kayıtlı 40 bin gıda işletmesinin %80'inde mühendis çalıştırma zorunluluğu kaldırılmaktadır. Yalnızca işletme sahibinin bilgi ve alışkanlıklarına terk edilecek bu işletmelerdeki gıda üretimi, kamunun denetim gücünün oldukça eksik ve yıpranmış olduğu günümüz koşullarında, her gün basına yansıyan bir başka skandalın konusu olacaktır. Halk sağlığı açısından bu kabul edilebilir bir durum değildir. Her geçen gün sosyal hak ve güvencelerin birer ikişer ortadan kaldırıldığı bir dönemde gıda güvenliğinin hiçe sayılması özel hastanelere müşteri yaratma projesi olarak algılanmalıdır. Yaklaşan seçim koşullarında popülist bir davranışla halk sağlığı yerine ticaret rantı tercih edilmektedir.

 

Son derece önemli bir konu olan gıda güvenliği sorununun halk, esnaf ve mühendis yararına çözülmesi en mantıklı yoldur. Bu kapsamda tüm gıda işletmeleri teknik eleman çalıştırma zorunluluğuna kesinlikle tabi tutulmalıdır. Küçük işletme sayılabilecek 20 beygir güç ve 5 kişiden daha az kapasiteye sahip işletmelerde görev yapacak, işin nevine göre lisans eğitimi almış personelin yetkilendirilmiş denetçi niteliğiyle kamu adına çalışması sağlanmalıdır. Bir anlamda denetim yapacak mühendisin hizmetinin karşılığı olan ücret ve sosyal güvenlik primleri, tarım bütçesine konulacak ödenek ile karşılanabilir. Halk sağlığını korumaya ve gıda güvenliğini sağlamaya yönelik bu uygulamanın getireceği finansal yük tarıma sağlanan desteğin 50'de 1'inden daha az olacaktır. Unutulmamalıdır ki, gıda güvenliğine bütçe ayırmayan toplumlar, çok daha fazlasını sağlık harcamalarına ayırmak zorunda kalmaktadırlar.

 

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı'nın ilgili meslek odaları ve esnaf odaları ile işbirliği içinde çalışması, gıda sektörünün gelişmesini ve çağdaş standartlara kavuşmasını sağlayacak, böylelikle gıda güvenliği de sağlanmış olacaktır.

 

Kamu yararına olan bu önerilerimizin yaşama geçirilmesi için TBMM'yi göreve davet ediyoruz. Önerimiz yerine mühendisi üretim süreçlerinden dışlayıp halk sağlığını hiçe sayan bir tutumun geliştirilmesi tercih edilirse, karşılıklı çıkara dayalı bu temiz olmayan ilişki biçimini deşifre etmek için üyelerimizle birlikte her türlü meşru mücadeleyi yürütme kararlılığında olduğumuz bilinmelidir.

 

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.

 

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası

İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu

Okunma Sayısı: 1484