KIBRIS GAZETESİ: TÜRKİYE`DE SON 20 YILDA YAKLAŞIK 3 MİLYON HEKTAR TARIM ALANI KULLANIM AMACI DIŞINA ÇIKARILDI. UZMANLARA GÖRE BU DURUM ÜRETİM ALANLARINI DARALTIRKEN GIDA ENFLASYONUNU DA ARTIRIYOR.- 1 NİSAN 2023

KIBRIS GAZETESİ: TÜRKİYE`DE SON 20 YILDA YAKLAŞIK 3 MİLYON HEKTAR TARIM ALANI KULLANIM AMACI DIŞINA ÇIKARILDI. UZMANLARA GÖRE BU DURUM ÜRETİM ALANLARINI DARALTIRKEN GIDA ENFLASYONUNU DA ARTIRIYOR.- 1 NİSAN 2023
MERKEZ
01.04.2023
 

Türkiye`de bulunan tarım arazilerinin amaç dışı kullanımı giderek artarken, bunun bir örneğini oluşturan bir yasa maddesi daha bu hafta TBMM`de tartışmalı bir şekilde kabul edildi.

Çevre Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi`nin Meclis`ten geçen 3 ve 4`üncü maddelerine göre Adana Karataş`ta Tarıma Dayalı İhtisas (Sera) Organize Sanayi Bölgesi kurulacak.

Türkiye`de son 20 yılda yaklaşık 3 milyon hektar tarım arazisinin amacı dışında kullanıldığına işaret eden uzmanlar ise tarım arazilerinin betonlaşmasının geri dönüşü olmadığını vurguluyor ve ekliyor:  "Topraktan vazgeçerek gıda fiyatlarını düşürmek mümkün değil."

Dörtte üçü Hazine arazisi olmak zorunda

Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesi (TDİOSB), hayvansal veya bitkisel üretim yapan işletmelerin ve bu işletmelerde üretilen ürünlerin işlenmesine yönelik sanayi tesislerinin yer aldığı mal ve hizmet üretim bölgesine verilen isim. Tarım ve Orman Bakanlığı`nın hazırladığı kitapçığa göre TDİOSB`ler için belirlenen toplam alanın en az yüzde 75`inin Hazine arazisi olma zorunluluğu bulunuyor.

DW Türkçe`ye konuşan tarım yazarı Ali Ekber Yıldırım, Türkiye`de TDİOSB`lerin adeta bir moda gibi yayıldığını, birçok ilde valilikler ve belediyelerin bu konuda yarıştığını anlatıyor.

"Tarıma kazandırılması gereken alanlar"

Hazine arazisi bulununca TDİOSB`ler için uygun olsun olmasın böyle bir çalışma başlatıldığını söyleyen Yıldırım, "Ağırlıklı olarak mera alanı oluyor. Ya da çiftçilerin kullanmadığı bir alan gibi görünüyor. Ama aslında tarıma kazandırılması gereken alanlar bunlar" diyor.

Öte yandan bir bölgede TDİOSB kurulmasıyla tarım dışına çıkarılan alan, tesisin kurulduğu yerle sınırlı kalmıyor. TDİOSB çevresinde yapılaşma artıyor. Yıldırım, bunu şöyle açıklıyor: "Kurulduğu zaman orada çalışanlar nerede kalacak, haydi onlara bir de konut yapalım, onun altyapısı için gerekli olan alanı yine amaç dışı kullanıma çıkaralım gibi o bölge bir anda genişliyor."

Tarım ve Orman Bakanlığı`na göre Türkiye genelinde 15 tane TDİOSB bulunuyor. TDİOSB`lerle üreticilerin kümelenmesinin sağlandığı, ucuz maliyetli üretimin teşvik edildiği, tarım-sanayi entegrasyonunun gelişmesinin amaçlandığı ifade ediliyor. Ancak uzmanlar birçok yerde buna ihtiyaç olsa da istenen katkıyı sağlayabilmesi için altyapısının iyi planlanması, kurulduğu bölgede üreticiye, tüketiciye ve ihracata etkisinin iyi hesaplanması gerektiğine işaret ediyor.

"Siparişle yatırım istisnası getiriliyor"

Adana Karataş`ta bitkisel üretim faaliyetleri için kurulacak Organize Sanayi Bölgesi için 306 hektar alan kullanılacak. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Türkiye genelinde sera üretimini desteklese de tarım alanlarının siparişle amaç dışı kullanımına karşı olduklarını belirtiyor.

DW Türkçe`ye konuşan Ziraat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Baki Remzi Suiçmez`e göre tesis için yer seçimi Anayasa`nın 44 ve 45`inci maddesi, 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu, Mera Kanunu ve Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgeleri Yönetmeliği`nde belirlenen hususlara göre yapılmalı. Yasaların, yönetmeliklerin Meclis`te oylanarak belli yatırımlara istisna getirecek şekilde gündeme getirilmesi yanlış. Suiçmez, "2019 yılında Adana`da Valilik, belediye, ticaret odası dahil olmak üzere bu konuda gerekli izinlerin alındığının söylendiği, kıyı yasasıyla ilgili sorunların yaşandığının söylendiği bir ortamda mevzuatı devre dışı bırakarak sipariş bir yasa maddesiyle bu konunun Meclis`te çözülmesini doğru bulmuyoruz" diyor.

"Alanda enerji kaynağı ve su yok"

Sera yatırımında birinci maliyet kaleminin ısıtma olduğunu, seranın ısıtılması için gerekli harcamaların toplam maliyetin yüzde 60-70`ini oluşturduğunu dile getiren Ali Ekber Yıldırım ise Adana`da TDİOSB`nin kurulacağı yerde doğal gaz veya jeotermal enerji kaynağının olmadığını söylüyor. 

Bölgede 2,5 milyar liralık bir yatırım öngörüldüğünü ifade eden Yıldırım, "Domatesi ucuzlatacak diye bu kadar yatırım öngörülüyor. Bununla ucuzlar mı? Eğer maliyeti düşüremezseniz ucuzlamaz. Dolayısıyla yatırım yerinin iyi seçilmesi lazım. Altyapı koşullarının iyi olması lazım. Yine benim bildiğim kadarıyla Adana`daki alanda su da yok" diye konuşuyor.

Resmi veriler düşüşü teyit ediyor

Türkiye İstatistik Kurumu`nun (TÜİK) verilerine göre 2002`de çayır ve meralarla birlikte 41 milyon hektar olan toplam tarım alanı 2021`de 38 milyon hektara gerilerken tahıllar ve diğer bitkisel ürünlerle sebze bahçelerinin alanı daraldı. Toplam tarım alanlarının 14,6 milyon hektarını çayır ve meralar oluştururken tahıl, meyve-sebze ve bitkisel ürünlerin alanı 20 yılda 26,6 milyon hektardan 23,4 milyon hektara düştü.

Türkiye, ayçiçeği, mercimek, mısır, kuru fasulye, buğday, arpa, taze soğan, sarımsak gibi ürünlerde kendi kendine yeterliliğini kaybetti. Tarım ve Orman Bakanlığı`nın açıkladığı 2020 yılına ait bitkisel üretim istatistiklerine göre üretim yeterliliği ayçiçeğinde yüzde 60,1, kırmızı mercimekte yüzde 71,7, yeşil mercimekte yüzde 85,3, mısırda yüzde 75,5, kuru fasulyede yüzde 76, buğdayda yüzde 89,5, arpada 94,8, taze soğanda yüzde 93,7, kuru sarımsakta yüzde 90,8 seviyesinde bulunuyor.

"Tarım toprağından vazgeçmek fiyatları yükseltir"

Fiyatlar yüksek diye organize sanayi bölgesi kurmanın doğru bir politika olmadığını belirten Yıldırım, "Bir yandan üretim kayıpları diğer yandan üreticinin ürünü para etmediği için, satamadığı için üretimden vazgeçmesi söz konusu. Bunların hepsinin tek tek ele alınıp üzerinde durulması gerekirken, bunun yerine yapılaşmaya giderek daha fazla tarım toprağının kaybedilmesi, tüketiciye de gıda enflasyonu olarak fiyatların yüksek bir şekilde yansıması olarak öne çıkıyor" diyor.

Yıldırım, "Ürünleri ucuzlatacağız diye tarım toprağından vazgeçmek önümüzdeki dönemde fiyatların düşmesi değil, daha da yükselmesi anlamına geliyor. Bu da tüketici açısından tabii ki daha sıkıntılı bir dönem" ifadelerini kullanıyor.


Haber kaynağına ulaşmak için lütfen TIKLAYINIZ.

Okunma Sayısı: 181
Fotoğraf Galerisi