KIRKLARELİ GAZETESİ: "BİTKİ KORUMA İLAÇLARINDA YETKİ ZİRAAT MÜHENDİSLERİ OLMALI "- 4 AĞUSTOS 2020

KIRKLARELİ GAZETESİ: "BİTKİ KORUMA İLAÇLARINDA YETKİ ZİRAAT MÜHENDİSLERİ OLMALI "- 4 AĞUSTOS 2020
MERKEZ
04.08.2020

"Bitki koruma ilaçlarının zehir olarak tüketilmemesi için ziraat mühendisleri dışında ilgisiz farklı mesleklere satış ve uygulama yetkisi verilmemelidir."

 

Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması ile Depolanması Hakkındaki Yönetmelikte yapılan değişiklikle ilgili olarak, TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Genel Merkez Yönetim Kurulunca yapılan basın açıklaması Ziraat Mühendisleri Odası Kırklareli İl Temsilcisi Dr. Erol ÖZKAN tarafından kamuoyuyla paylaşıldı.

Konuyla ilgili basın açıklamasını TMMOB ZMO Yönetim Kurulu Başkanı (Yönetim Kurulu Adına) Baki Remzi SUİÇMEZ şu şekilde ifade etti: “İnsanlarımızın topraktan sofraya sağlıklı beslenmeye çalışırken, birilerinin ilgili ilgisiz her meslek alanına tarımsal ilaç üretme, satma ve alana uygulama yetkisi vererek, insanlarımızın beslenirken bitki koruma ilaçlarıyla zehirlenmemesi dileğiyle."

18 Temmuz 2020 tarihli ve 31189 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması ile Depolanması Hakkında Yönetmeliğin 12. maddesinin birinci fıkrasında yapılan değişiklikle; bitki koruma ürünlerinin toptan veya perakende satışını yapmak amacıyla bitki koruma ürünleri bayi veya toptancı izin belgesi almak için Bakanlığa müracaatta bulunabilecek meslekler arasına; doğrudan ilgili ve tek yetkili olması gereken Ziraat Mühendisi dışında; daha önce maddeye eklenen Eczacı, Kimya Mühendisi/Kimyager, bitki sağlığı ile ilgili dersleri alarak mezun olmuş Tekniker veya Ziraat Teknisyeni meslek alanları yanına; bu kez de “Orman Mühendisi/Orman Endüstri Mühendisi” eklendi.

ODA’mız, Anayasanın 135. maddesindeki “kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşu” niteliği gereği, kamuyu ve toplum sağlığını koruma adına bilimsel doğru kararlar alma ve ödünsüz uygulama ilkesi gereği, bitki koruma ve bitki koruma ürünleri/yöntemleri konusunda 2000’li yıllardan beri çok sık yapılan ve bu alanda ülkemizde istikrarlı ve korumacı bir sistem kurulmasını engelleyen yönetmelik değişikliklerine karşı çok sayıda dava açmıştır.

Davaların temel gerekçelerinden birisi, yönetmeliğe esas önceki yasalar yanında, 2010 tarih ve 5996 sayılı “Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu”nda düzenlenmemiş hükümlerin, yönetmelik değişiklikleri ile yaşama geçirilmesi yanlışıdır. Bu konuda belirleyici ilke aslında en üst norm olan Anayasa’dır.

“Dava Sonuçlanmadan Karar Alınmamalı”

En son 13.02.2019 tarih 30685 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan “Bitki Koruma Ürünlerinin Toptan ve Perakende Satılması ile Depolanması Hakkında Yönetmelik”in bazı maddelerinin öncelikle yürütülmesinin durdurulması ve iptali istemiyle açtığımız dava henüz sonuçlanmamıştır. Tamamlanma aşamasındaki dosyaya halen her türlü bilgi, belge, beyan sunma hakkımız vardır. Bir önceki yönetmelik değişikliği ile ilgili açılan davalar henüz derdest iken, yani henüz sonuçlanmamış, görülmekte olan karara bağlanmamış dava iken, yeni bir yönetmelik çıkarılarak hukuka karşı hile yoluyla öncekinin yürürlükten kaldırılması ya da değişiklikle yönetmeliğe ilgili mevzuata aykırı yeni maddeler eklenmesi ülkemizde “hukuk devleti” ilkesinin ciddi olarak irdelenmesini gerektirmektedir. Bu konuda hukuka aykırı mevzuat düzenlemeleri yapabilen kamu yöneticilerinin de yanlış iş ve işlemleri hakkında ivedilikle soruşturulmaları bir gerekliliktir.

Ülkemizde eğitim ve istihdam planlamasının birlikte yapılmaması nedeniyle hem eğitim alanında hem de istihdam alanında çok ciddi sorunlar yaşanmaktadır.  Derinleşerek yaşadığımız ekonomik kriz ortamında işsizlik yanında üniversite mezunu işsiz oranları, meslektaşlarımız da dahil, endişe verici düzeye yükselmiştir. Böylesi bir ortamda iktidara yakınlığını her ortamda gündeme getiren bir meslek odasının üyelerinin istihdamına yönelik tek taraflı taleplerinin, doğrudan ilgili meslek disiplini ve meslek odasının yasal hak ve yetkileri yok sayılarak, mevcut kamu yönetimince keyfi biçimde yürürlüğe konulması kabul edilemez bir durumdur ve hukuki olarak sorunludur.

“Keyfi Düzenlemeler Yapılmamalı”

Tarım ve Orman Bakanlığı’nca yayınlanan son Yönetmelik değişikliği, yalnızca istihdam alanını kendince ve keyfince düzenleme sorunu değil, doğrudan gıda güvencesi, gıda güvenliği ve halk sağlığını ilgilendiren çok ciddi bir sorundur.

Pandemi sürecinde dünyada ve ülkemizde öne çıkan iki temel sektör, sağlık ve tarım sektörüdür. Tarım sektörünün devamlılığı sağlanamazsa yaşanacak gıda krizinin ve açlığın boyutları bugün tüm dünyanın gündemindedir ve gelişmiş ülkeler dahil pek çok ülkede ciddi kalıcı yeni çözüm önerileri geliştirilmektedir.

Salgın döneminde gündeme gelen başlıca temel hak ve kavramlar, sağlık hakkı kadar, gıda egemenliği, gıda güvencesi ve gıda güvenliğidir.

Tarımsal üretimin artırılması ve devamlılığının sağlanması için üretim, işleme, depolama ve tüketim aşamalarında bitki koruma önlemleri olmazsa olmaz koşuldur. Bitki koruma ürünlerinin üretimi, toptan ve perakende satışı, tanıtımı ve fiili uygulanmasının bu konuda eğitim almış uzman kişilerce yapılması bir zorunluluktur.

Bitki koruma uygulamaları sadece tarım ilaçlarının kullanıldığı kimyasal mücadele uygulamaları ile de sınırlı değildir.

 

Haber kaynağına ulaşmak için lütfen TIKLAYINIZ. 

Okunma Sayısı: 123
Fotoğraf Galerisi