KIRKLARELİ`NDE VERİMLİ TARIM ARAZİLERİNİN KİL MALZEME OCAĞI SAHASI OLARAK KULLANILMAK İSTENMESİNE KARŞI MAHKEME YOLUNA BAŞVURDUK

MERKEZ
22.09.2015
 

 EDİRNE İDARE MAHKEMESİNE 

Gönderilmek Üzere 

ANKARA NÖBETÇİ İDARE MAHKEMESİNE 

Yürütmenin Durdurulması Taleplidir

 

DAVACI                    : TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası

                                     Karanfil Sk.No-28/12 Kızılay/ANKARA 

VEKİLİ                      : Av.Zühal SİRKECİOĞLU DÖNMEZ-41998670172 

DAVALI                    : Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı-ANKARA 

T.TARİHİ                  : 10/08/2015 

KONU                        : Kırklareli İli Pınarhisar İlçesi Kaynarca Beldesi Kurtdere Mevkiinde bulunan 4546 ve 4183 nolu parsellerin,  Kil Malzeme Ocağı sahası olarak  kullanılmak üzere Tarım Dışı Amaçla Kullanılmasının Uygun Bulunması işleminin öncelik ve ivedilikle Yürütülmesinin Durdurulmasına ve İptaline karar verilmesi talebidir. 

AÇIKLAMALAR     : 29/07/2015 tarihli dilekçemiz ile davalı İdareden konu ile ilgili bilgi-belge istenmiş ve 07/08/2015 tarih 11852 sayılı yazı ile cevap verilmiştir. Cevapta, dava konusu işleme ilişkin kararın 27/07/2015 tarih ve 4848 sayılı yazıları ile, çevreye zarar vermeyecek tedbirleri içeren Toprak Koruma Projesine uyulması şartıyla tarım dışı amaçla kullanılmasının uygun görüldüğü belirtilmektedir.  

Mutlak Kuru Tarım arazisi olduğu konusunda bir tereddüt bulunmayan arazilerin tarım dışına çıkarılmasının Anayasa, 5403 sayılı Kanun ve kamu yararına aykırı olduğu, iptalinin gerektiği iddiası ile iş bu dava açılmıştır. 

İPTAL NEDENLERİ           : 1-) Müvekkil Oda, kaynağını Anayasadan alan kamu kurumu niteliğinde meslek kuruluşu olup, üyelerinin tüm toplumsal, ekonomik ve mesleki sorunları ile doğrudan ilgilenmekle yükümlüdür. Ayrıca ülkemizin tarımsal kaynaklarının, topraklarının korunması için gereken her türlü girişimde bulunmakla yükümlüdür.  

7472 Sayılı Ziraat Yüksek Mühendisliği Hakkında Kanun, Ziraat Yüksek Mühendislerinin toprak muhafazasına ilişkin hizmet ve faaliyetlerde bulunmaya yetkili olduklarını düzenlemiştir. Ziraat Mühendislerinin Görev Ve Yetkilerine İlişkin Tüzükte, toprak ve su muhafazasının toprak bilimi alanında öğrenim görmüş ziraat mühendisleri tarafından yapılacağı, hükmü yer almaktadır. 06.04.2005 Tarih, 25778 Sayılı Resmi Gazetede yayımlanmış olan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Ziraat Mühendisleri Odası Ana Yönetmeliğinin 6.maddesine göre de; Ülke tarımı ve tarımsal üretim kaynaklarının korunması, geliştirilmesi, işletilmesi ve verimli kılınması, kırsal nüfusun toplumsal ve ekonomik kalkınmasının sağlanması, kırsal ve tarımsal gelişime yönelik strateji, politika, program ve proje oluşturulması çalışmalarına katkıda bulunmak amacıyla her türlü girişim ve etkinlikte bulunmak, Odanın amaç ve görevleri arasında  sayılmıştır. Bu bağlamda müvekkil ODA tarım topraklarının kaybına neden olacak her türlü düzenlemenin karşısındadır. 

2-) a. İptale konu işlemler ile söz konusu arazinin tarım dışı kullanıma açılması Anayasaya aykırıdır.  

Anayasal hükümler : T.C. Anayasası Devlete, 44. maddesi ile "toprağın verimli olarak işletilmesini korumak ve geliştirmek...", 45. maddesi ile de "tarım arazileri ile çayır ve meraların amaç dışı kullanılmasını ve tahribini önlemek..." görevlerini yüklemiştir. Anayasamızın 45. maddesinin gerekçesinde; "Madde, Devlete tarım arazilerinin ve çayırlarla meraların amaç dışı kullanılmasını önleme görevi vermektedir. Bu ifade ile amaçlanan tarım arazilerinin endüstri ve şehirleşme sebebiyle yok edilmesinin önlenmesidir. Devlet, bu amaçla yasal düzenlemeler yapmalıdır" ifadesi yer almaktadır. 

Anayasamızın 166. maddesi, "Ekonomik, sosyal ve kültürel kalkınmayı, özellikle sanayiin ve tarımın yurt düzeyinde dengeli ve uyumlu biçimde hızla gelişmesini, ülke kaynaklarının döküm ve değerlendirilmesini yaparak verimli şeklide kullanılmasını planlamak, bu amaçla gerekli teşkilatı kurmak Devletin görevidir" hükmünü amirdir. 

Yine Anayasamızın 56. maddesine göre; "Herkes, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkına sahiptir. Çevreyi geliştirmek, çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir". 

Tüm bu maddelerle birlikte Anayasanın mülkiyet hakkının kullanımını düzenleyen 35. maddesi, herkesin mülkiyet ve miras haklarına sahip olduğunu belirttikten sonra, "mülkiyet hakkının kullanılması toplum yararına aykırı olamaz" demektedir. Bu sınırlama, her türlü mülkiyet için, dolayısıyla toprak mülkiyeti için de geçerlidir. 

İptalini talep ettiğimiz, dava konusu taşınmazların tarım arazisi olmaktan çıkarılması, yapılaşmaya açılmasına ilişkin işlemlerin Anayasaya aykırı olduğu açıktır. 

b. 1.Sınıf Tarım Toprağı olan dava konusu taşınmazların tarım arazisi olmaktan çıkarılması 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanununa aykırıdır.  

Toprağın doğal veya yapay yollarla kaybını ve niteliklerini yitirmesini engelleyerek korunmasını, geliştirilmesini amaçlayan Kanunun 3.maddesinin (d) fıkrasında, Tarım arazisinin tanımı yapılmıştır. Buna göre;  Toprak, topografya ve iklimsel özellikleri tarımsal üretim için uygun olup, hâlihazırda tarımsal üretim yapılan veya yapılmaya uygun olan veya imar, ihya, ıslah edilerek tarımsal üretim yapılmaya uygun hale dönüştürülebilen araziler tarım arazisidir. 

Kanunun 4.maddesinde de, Devletin hüküm ve tasarrufu altında ve Hazinenin özel mülkiyetinde olan araziler ile kamu kurumlarına, gerçek ve tüzel kişilere ait olan arazilerin mülkiyet hakkı kullanılırken toprağın; bitkisel üretim fonksiyonu, endüstriyel, sosyo-ekonomik ve ekolojik işlevlerinin tamamen, kısmen veya geçici olarak engellenmemesi amacıyla araziyi kullananlar, bu Kanunun öngördüğü tedbirleri almakla yükümlüdür, denilmektedir. Görüldüğü gibi davalı idare, Mutlak tarım arazisini OSB genişleme alanı yaparak Kanunun kendisine yüklediği görevleri yerine getirmemiştir.  

*Kanunun 11.maddesinde, arazi kullanım plân veya projelerinin, valilikler tarafından hazırlanacağı (veya hazırlattırılacağı), tarımsal amaçlı arazi kullanım plân veya projelerinin hazırlanmasında, çiftçilerin ve arazi sahiplerinin görüşlerinin alınacağı, belirtilmektedir. Bu planlar bulunmadığı gibi, bırakınız plan için, sizin arazilere sanayi yapacağız diye sorulmamıştır bile. 

*Tarım arazilerinin amaç dışı kullanımını düzenleyen 5403 Sayılı Kanunun 13.maddesinde, mutlak tarım arazileri, özel ürün arazileri, dikili tarım arazileri ile sulu tarım arazilerinin tarımsal üretim amacı dışında kullanılamayacağı belirtilmiştir. Ancak, alternatif alan bulunmaması ve Kurulun uygun görmesi şartıyla; savunmaya yönelik stratejik ihtiyaçlar, doğal afet sonrası ortaya çıkan geçici yerleşim yeri ihtiyacı, petrol ve doğal gaz arama ve işletme faaliyetleri, ilgili bakanlık tarafından kamu yararı kararı alınmış madencilik faaliyetleri, bakanlıklarca kamu yararı kararı alınmış plân ve yatırımlar için bu arazilerin amaç dışı kullanım taleplerine, toprak koruma projelerine uyulması kaydı ile Bakanlık tarafından izin verilebilir. Kanunun aradığı koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği, alternatif alan olup olmadığı araştırılmadan, incelenmeden karar verilmiştir. Kamu yararı kararı da bulunmamaktadır. 

3-) Elimizde kalan tarım topraklarının önemli bir bölümü Trakya`dadır. Ancak ne yazık ki bu bölgede aralıksız bir şekilde OSB, Ocak kurulması vb.gerekçelerle tarım toprakları tarım dışına çıkarılmaktadır. Üstelik ilgili planlarda sanayi alanları boş dururken. Sanayi alanları kullanılmadan tarım alanlarına el atılmasının gerekçesini anlamak mümkün değildir.  

Türkiye`nin her yerinde yapılan bu işlemlere karşı açtığımız davalarda, gerek İdare Mahkemeleri gerek Danıştay tarafından kamu yararının bulunmadığı gerekçeleriyle iptal kararları verilmektedir. Çok sayıda bu kararlardan özellikle Trakya ile ilgili olanları dilekçemiz ekinde sunuyoruz. 

 Söz konusu Mutlak tarım arazilerinin tarım dışı kullanıma açılması sonucu telafisi imkansız zararların ortaya çıkacağı muhakkaktır, bu nedenle acilen Yürütmenin Durdurulmasına karar verilmesini talep etmekteyiz. 

HUKUKİ NEDENLER          : Anayasa, İYUK, 7472 Sayılı Kanun, 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu, 3194 sayılı İmar Kanunu, Ziraat Mühendislerinin Görev  ve Yetkilerine İlişkin Tüzük, Yönetmelikler, İlgili tüm  mevzuat. 

DELİLLER                             : Ekler 

SONUÇ VE SİSTEM             :Yukarıda açıklanan nedenlerle; Kırklareli İli Pınarhisar İlçesi Kaynarca Beldesi Kurtdere Mevkiinde bulunan 4546 ve 4183 nolu parsellerin,  Kil Malzeme Ocağı sahası olarak kullanılmak üzere Tarım Dışı Amaçla Kullanılmasının Uygun Bulunmasına ilişkin işlemin öncelik ve ivedilikle Yürütülmesinin Durdurulmasına ve İptaline; yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini saygı ile arz ve talep ederim. 

Av.Zühal SİRKECİOĞLU DÖNMEZ

Davacı Vekili

 

 

 

 

 

 

 

Okunma Sayısı: 489