KORUMA YASASI ÇIKMADI TARIM ARAZİLERİ KISKAÇTA - REFERANS
Tarım arazilerinin amaç dışı kullanımını engellemek amacıyla çıkarılan Toprak Koruma Yasası, tarım arazilerini korumaya yetmiyor. Başta belediyeler ve TOKİ olmak üzere pek çok kurum, tarım arazilerinin imara açılmasını talep ediyor.
İki yıl önce yayımlanan Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Yasası‘na rağmen birinci dereceden tarım arazisi kapsamındaki araziler imar kıskacından kurtulamıyor. Geçen günlerde Konya Büyükşehir Belediyesi‘nin sebze hali yapmak için uluslararası kimliğe sahip Bahri Dağdaş Tarımsal Araştırma Enstitüsü‘nden arazi talep etmesi ile gündeme gelen tartışmalar, sorunun birçok enstitüde yaşandığını ortaya çıkardı. Başta belediyeler ve Toplu Konut İdaresi (TOKİ) olmak üzere pek çok kurum, konut, turistik ve sosyal tesis, sebze ve meyve hali, üniversite gibi projeleri için tarım arazilerini talep ediyor.
"Bu ülkede tarımsal araziyi koruyanlarla onu elde etmek isteyenler arasında müthiş bir hukuk mücadelesi sürüyor" diyen Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Gökhan Günaydın, Yalova, Trakya ve Dalaman‘daki araştırma enstitülerinin dışında Sarımsaklı Çiftliği ve Çukurova Üniversitesi‘ne bağlı tarım arazileri için de benzer taleplerin olduğunu söyledi.
Yalova, Adana ve Dalaman‘daki araziler hakkında Tarım İş Sendikası ile birlikte dava açtıklarını söyleyen Günaydın, "Yalova‘daki dava bu ayın başında enstitü lehine sonuçlandı. Eğer biz o davayı açmasaydık birinci dereceden tarım arazisi, Dubai kökenli Arap sermayesine turistik tesis yapılmak üzere verilecekti. Belediye protokol bile imzalamıştı" dedi.
Tarım arazileri itibar görmüyor
Günaydın, Çukurova Üniversitesi‘ne bağlı tarım arazisinin ise konut yapılmak üzere TOKİ tarafından talep edildiğini söyledi. Bu taleple ilgili de yasal yollara başvurduklarını dile getiren Günaydın, şöyle devam etti: "Çukurova Üniversitesi‘ne bağlı tarım arazisi ile ilgili dava süreci devam ediyor. Diğer taraftan Edirne‘de faaliyet gösteren Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü de geçen yıl TOKİ‘nin 350 dekarlık arazi talebi ile karşı karşıya kaldı."
Trakya Tarımsal Araştırma Enstitüsü‘nde çeltik uzmanı olarak görev yapan ve geliştirdiği Osmancık pirinci ile önemli bir başarıya imza atan Dr. Halil Sürek ise "Türkiye‘de tarım arazileri hak ettiği muameleyi görmüyor. Bu sorun sadece bizde, Türkiye‘nin genelinde yaşanıyor" dedi.
Sarımsaklı‘da üretim durma noktasında
Lüleburgaz‘daki Sarımsaklı Çiftliği de benzer kaderi paylaşıyor. Çiftliğin bugüne kadar üç kez satış, bir kez de kiralama yöntemi ile ihalesinin gündeme geldiğini söyleyen Lüleburgaz TEMA Vakfı Temsilcisi ve Lüleburgaz Demokrasi Platformu Sözcüsü Hakan Dedeoğlu, arazinin önümüzdeki dönemde imara açılmasından endişe duyduklarını belirtti. Dedeoğlu, şöyle devam etti: "Lüleburgaz‘da biz bu sorunu 4 yıldır yaşıyoruz. Burası 17 bin 700 dönümlük birinci derecede tarım arazisi. Daha önceden Türk Şeker‘e ait iken Özelleştirme İdaresi Başkanlığı‘na (ÖİB), oradan da Sümer Holding‘e bırakılan arazide, kiralama ve satış nedeniyle son bir yıldır üretim durma noktasına geldi. Son sezonda arazinin 7 bin dönümüne buğday ekilirken 10 bin dönüm ise boş bırakıldı. Boş bırakılan alana buğday ekildiğini varsayarsak oluşan zarar 2 milyon YTL" dedi. Lüleburgaz Demokrasi Platformu olarak çiftlikte üretimin durmasına neden olan tüm yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunduklarını söyleyen Dedeoğlu, "Amacımız zaman kazanmak. Trakya çok verimli topraklara sahip. Fakat burası ‘taşı toprağı altın‘ denilerek mahvedilen İstanbul‘un arka bahçesi haline getirilmek isteniyor" dedi.
Sebze hali kurmak bahane
Tarım arazileri üzerindeki imar baskısını tekrar gündeme taşıyan Bahri Dağdaş Tarımsal Araştırma Enstitüsü için de dava süreci kapıda. Arazinin sebze meyve hali kurmak isteyen Konya Büyükşehir Belediyesi‘ne verilmesi durumunda Ziraat Mühendisleri Odası ve meslek örgütlerinin oluşturduğu Konya Tarım Platformu, yasal yollara başvuracağını açıkladı.
Belediyenin talep ettiği arazinin 1 milyon metrekare büyüklüğünde olduğuna dikkat çeken Ziraat Mühendisleri Odası Konya Şube Başkanı Hasan Hüseyin Motuk, "İstenen arazi o bölgenin en verimli topraklarını kapsıyor. Bir yıl önce konu gündeme geldiği zaman platform olarak itiraz ettik. Alternatif yer bakmalarını önerdik. Konu tekrar gündeme geldi. Ayrıca talep edilen arazi büyüklüğü sebze hali yapmak için çok fazla, asıl amaç burayı imara açmak" açıklamasını yaptı.
Projeler durur
Gelişmiş ülkelerde tarım arazilerinin koruma altına alındığını, Türkiye‘de ise bunun için mücadele etmek gerektiğini söyleyen Selçuk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Toprak Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sait Gezgin, enstitünün uluslararası kimliğine ve devam eden projelerine dikkat çekti. Gezgin, "Dünyada bir tahıl çeşidi ortalama 15 yılda geliştiriliyor. Bu enstitü 20 yılda 21 çeşit tahıl türü geliştiren çok aktif bir kimliğe sahip. Tarımsal üretimin dışında enstitüde hayvancılığa dayalı ırk geliştirme projeleri de yürütülüyor. Konya Merinosu, Anadolu Esmeri bu projelerin başını çekiyor. Araştırmaların tümü talep edilen arazi üzerinde yapılıyor. Su kuyuları burada. Eğer burası hal için verilirse projeler de durur" dedi.
Konya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Süleyman Şenol Aydın ise bir yıldır bu araziyi talep ettiklerini söyleyerek "Konya Ovası Sulama Projesi ile Konya‘da tarımsal üretim yüzde 40 artacak. Şu anki hal şehir içinde ve yetersiz. Biz kurum olarak toprağın niteliğine değil bizim için en stratejik yer olup olmadığına bakarız. Bakanlık talebimizi değerlendirir ve olmaz derse biz de başka alternatiflere bakarız" diye konuştu. Enstitünün toplam 12 milyon metrekare alana kurulu olduğunu savunan Aydın, "Bizim istediğimiz 350 bin metrekarelik bir alan" diye konuştu.
Toprak Koruma Yasası ne getirdi
* 5403 Sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Yasası 19 Temmuz 2005‘te yürürlüğe girdi.
* Yasa, birinci dereceden tarım arazisi olarak kabul edilen arazilerin amaç dışı kullanımına engel olmak amacıyla çıkarıldı.
* Yasanın geçici 1. maddesi ile 11 Ekim 2004 tarihinden önce izin alınmadan tarım dışı amaçlı olarak kullanıma açılmış tarımsal bütünlüğü bozmayan yapılarla ilgili olarak, metrekaresine 5 YTL vermek üzere af çıkarıldı.
* 6 aylık süre için geçerli olan af süresi 2006 yılı başında sona erdi.