KURAKLIĞIN GAZİANTEP TARIMINA ETKİLERİ

KURAKLIĞIN GAZİANTEP TARIMINA ETKİLERİ
GAZİANTEP
26.04.2008

Şube Başkanımız Ahmet Faruk DEMİR kuraklık ile ilgili bir basın açıklaması yaptı.

 

KURAKLIĞIN GAZİANTEP TARIMINA ETKİLERİ

Şube Başkanımız Ahmet Faruk DEMİR kuraklık ile ilgili bir basın açıklaması yaptı. Açıklama şöyle:

"Gaziantep genelinde 2007 yılı Ocak, Şubat, Mart ve Nisan aylarında m²‘ye düşen yağış miktarı 278,6 kğ dır. 2008 yılı Ocak,  Şubat,  Mart ve  Nisan (26 Nisan itibari ile) aylarında m²‘ye  düşen yağış miktarı 153,3 kğ dır. Yani 2008 yılı 2007 yılına göre m²‘ye yağış miktarı  125,3 Kg daha az yağış olmuştur.

2007 yılı  ilk dört aylık ortalama ve 2008‘ in ilk 4.ayının 26‘ sına kadar olan sürede,  2007 yılı  ilk dört aylık ortalama yağış miktarından ilimiz 125,3 kğ daha az yağış almıştır.

İlimizde küresel iklim değişikliklerine bağlı olarak oluşan yağış yetersizliği, ekimi yapılan hububat ürünlerinin gelişimini engellemiştir. Hububat ekili alanlarda toprakta nem yetersizliğinden dolayı çatlaklar olmuştur. Bazı çiftçilerimiz ekimini yaptığı arazilerini yeniden sürmek zorunda kalmıştır. Bazı çiftçilerimiz ise saman hasadına (Karkamış, Nizip) başlamış bulunmaktadır. İleriki günlerde yağışların olmaması durumunda meyve ağaçlarında da  büyük zararlar olacağı açıkça görülmektedir.

2008 yılında kuraklıktan dolayı Gaziantep ve ilçelerinde kuru şartlarda ve sulanan arazilerde su yetersizliğinden dolayı yetiştirilen hububat ürünlerin de  verim kaybı olacaktır.

Yanı başımızda Fırat boşa akarken, bölge çiftçisinin kuraklıktan zarar görmesi düşündürücüdür.

Bölgemiz çiftçilerinin maruz kaldığı bu durumdan en az zararla kurtulması için;

Destekleme primleri arttırılmalı,

Çiftçilerimiz, Suyu tasarruflu kullanan toprağı değil bitkiyi sulayan, damlama ve yağmurlama sulama yöntemlerine teşvik edilmeli ve desteklenmeli,

İlimizde sulama yatırımlarının bir an önce hayata geçirilerek, sulamaya uygun alanlarda sulanmamış bir karış toprak bırakmayacak şekilde toprak su ile buluşturulmalı,

İlimiz için Kuraklık eylem planı hazırlanmalı,

İlimizde görülen  kuraklık doğal afet kapsamına alınmalı,

Çiftçilerimizin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan tarımsal kredi borçları ertelenerek, faizleri silinmeli,

Kuraklık zararları da tıpkı don zararların da olduğu gibi Tarım Sigortaları kapsamına dahil edilmeli,

Gübre, ilaç ve sertifikalı tohumda KDV  düzeyleri makul düzeye düşürülmelidir. Hatta bu üretimin sürekliliğinin sağlanması açısından bir zorunluluktur.

Bu arada unutulmamalıdır ki, marketlerde ve semt pazarlarında ürünlerin satış fiyatlarının yüksekliği üreticinin kuraklıktan dolayı fiyatları artırdığı ve daha da fazla kazandığı anlamına gelmemelidir. Ürünün üreticisinin elinden çıkış fiyatı ile tüketiciye ulaştığı andaki en az 3-4 kat fiyat farklılığı üretici dışındaki kesimlere gitmektedir. Hep kazanan bu kesimlerdir. Kaybedenler üretici ve tüketicilerdir.

Kuraklığın devam edeceği kabul edilirse ki öyle gözüküyor, bu durumda tarımımızı bu olguya göre yeniden kurgulamak kaçınılmaz zorunluluktur."

Okunma Sayısı: 1619
Fotoğraf Galerisi