Türkiye‘de yeterli sayıda kurbanlık hayvan olmaması fiyatları yükseltti. En ucuz kurbanlığın 600 TL olduğu belirtilirken, İstanbul gibi büyük şehirlerde rakamın daha da yukarı çıkacağı tahmin ediliyor.

Durdurulamayan fiyat artışı yüzünden kırmızı ete hasret kalan vatandaş, Kurban Bayramı‘nda koyun kesebilmek için bile en az 600 TL‘yi gözden çıkarmak zorunda. Fiyatların artmasında en büyük sebep ise Türkiye‘de yeteri miktarda kurbanlık hayvan olmaması. Besiciler, Türkiye genelinde hayvan sayısının az olduğunu ve maliyetlerin arttığını, bunun da ister istemez fiyatlara yansıyacağını belirtiyor. Kurban fiyatlarının küçükbaş hayvan için 600-1200, düve için 4000-6000, tosun için ise 10-12 bin lira arasında olacağı tahmin ediliyor. Devletin hayvancılık için köylüye yeteri kadar yardım etmediğini söyleyen besici Kerem Ertaş, "Geçen sene 115 hayvan getirdim Kars‘tan, bu sene ancak 80 tane getirebildim. Hayvan yok, doğuda hayvancılık ölmüş" dedi. Ertaş ayrıca piyasada tosun bulmakta zorlandıklarını aktardı.

Et fiyatlarına hükümet ayarı  

Artan et fiyatları dün toplanan Ekonomi Koordinasyon Kurulu‘nun (EKK) da gündemindeydi. Başbakan Ahmet Davutoğlu, gıda harcamalarını hafifletmek amacıyla genel enflasyonun üzerinde artan gıda fiyatları konusunda gerekli tedbirlerin alınması talimatını verdi. Toplantıda özellikle et fiyatları üzerinde duruldu. Toplantı sonrası yapılan açıklamada ise, "Et piyasası ile ilgili önlemler çerçevesinde yerli üreticilerin korunması ve faaliyetlerine sürdürülebilir şartlarda devam edebilmeleri konusu ayrı bir başlık olarak EKK tarafından ele alınmıştır. Bu çerçevede üreticilerin girdi maliyetlerini düşürmek ve verimliliği artırmak için orta uzun vadede alınabilecek tedbirler ele alınmıştır" ifadeleri kullanıldı. Sektör temsilcilerinde ise fiyat takibi ve ithalat ile kırmızı ette fiyat artışının durdurulamayacağı görüşü hâkim.

7 ayda yüzde 30 zam

2010‘dan itibaren kasaplık canlı hayvan, karkas et, saman ve kurbanlık hayvan ithalatının başlatıldığını hatırlatan TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Ahmet Atalık, "Fiyatları baskı altına almak için yapılan bu ithalatın ardından 2010-2014 döneminde dana etinin kasap fiyatında artış yüzde 10 olurken; kuşbaşıda yüzde 64, kıymada yüzde 73, bonfilede yüzde 98 oldu. 2015 başından bu yana da bonfile fiyatında artış yüzde 15 olurken; kuşbaşıda yüzde 24, kıymada yüzde 25, dana etinde yüzde 30 oldu. Görüldüğü gibi fiyat takibi ve ithalat ile kırmızı ette fiyat artışı durdurulamadı" ifadelerini kullandı.

Hayvancılık teşviki yarıya indirildi

Fiyat takibinin çözüm olmadığını belirten Ahmet Atalık, "Halbuki üreticinin girdi ve üretim maliyetleri ile durumlarının ne halde olduğunun takibi yapılmıyor. Çare, fiyat takibinde değil de tedbirlerde yoğunlaşıyor" şeklinde konuştu. Avrupa Birliği (AB) bütçesinin yüzde 40‘ını tarımsal teşvike ayırırken Türkiye‘de bu oranın yüzde 2‘yi geçmediğini belirten Atalık, "Ülkemizde faiz ödemelerine tarımsal teşvike ayrılan payın 5 katını aşkın bütçe ayrıldığını, AB ülkelerinde hayvancılık sektöründe çiftçinin kooperatifleşme oranı yüzde 90-98 aralığındayken, bizde neden yüzde 13‘ü geçmediğini oturup ele almak gerekir. Hayvancılıkta en önemli maliyeti yem iken 2008‘de 500 milyon TL‘yi geçe yem bitkileri teşvikinin 2010‘da neden 265 milyon TL seviyesine gerilediğini ve şu an neden hâlâ 350 milyon TL‘yi geçemediğini sorgulamak gerekiyor" dedi.