Üniversite geleneği ve demokrasi ilkeleri çiğnenerek Cumhurbaşkanlığı tarafından Boğaziçi Üniversitesi’ne dışarıdan rektör olarak atanan Melih Bulu’ya yönelik tepkiler 1 aydan bu yana devam ediyor.

Akademisyenlerden öğrencilere, çalışanlardan mezunlara kadar Boğaziçi Üniversitesi bileşenlerinin tümünün parçası olduğu protestolardan rahatsız olan iktidar, akla gelebilecek her türden manipülasyon ve şiddet yöntemiyle bu haklı protestoyu bastırmaya çalışıyor.

Kampüs kapısına kelepçe vurulması ve öğrenci evlerine yönelik polis baskınlarıyla başlayan iktidar baskısı, öğrencilerin kampüste düzenledikleri bir sergide yer alan görselin iktidar mensupları tarafından “İslam’a Hakaret” olarak hedef gösterilmesiyle yeni bir boyut kazandı.

İçişleri Bakanı’ndan Diyanet İşleri Başkanına, yandaş medyadan sosyal medya trollerine kadar tüm kesimler LGBTİ bireyleri hedef gösterdi. Görseli hazırlayan öğrenciler tutuklandı. İstanbul ve İzmir’de, tutuklanan öğrencilere destek olmak isteyen 200’e yakın öğrenci, keyfi biçimde gözaltına alındı. Boğaziçi Kampüsü çevik kuvvet tarafından basılarak öğrenciler darp edilerek kampüs dışına atıldı.

Boğaziçi Üniversitesi öğrencilerini ve öğretim üyelerini hedef alan polis şiddetini, LGBTİ bireylere yönelik ayrımcı ve dışlayıcı tutumu, ifade özgürlüğünü ve laikliği ayaklar altına alan her türden yaklaşımı kınıyoruz.

İktidar uzun zamandan bu yana siyaseten baş edemediği her konuyu, toplumun dini ve milli hassasiyetleri kullanarak, toplumun bir kesimini diğer kesimlerine karşı kışkırtarak çözümlemeye çalışıyor. Bu tehlikeli kamplaştırma ve düşmanlaştırma siyasetinden vazgeçilmelidir.

Siyasi iktidar Boğaziçi Üniversitesi bileşenlerinin demokratik taleplerine kulak vermeli, tutuklanan ve gözaltına alınan öğrenciler serbest bırakılmalı ve atanmış Rektör Melih Bulu derhal istifa etmelidir.

Emin KORAMAZ
TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı