MERCİMEK RAPORU - 2018

MERCİMEK RAPORU - 2018
MERKEZ
30.07.2018

Mevcut duruma göre; 2018 yılında da ekim alanlarının daralması, girdi maliyetleri, verilen teşvikler, doğal afetler nedeniyle mercimekte ithalat devam edecektir. Üretici fiyatlarında ise her yıl reel olarak % 6-7 arasında artış olacağı tahmin edilmektedir.

 

Yemeklik tane baklagiller içerisinde yer alan mercimek, içerdiği protein oranının yüksek olması nedeniyle insan beslenmesinde önemli bir yere sahiptir. Kurak bölgelerde ekim nöbetine girerek hem üreticiye hem de ülke ekonomisine ek gelir sağlamaktadır. Kışlık ve yazlık ekime uygun mercimek çeşitleri bulunmaktadır.

Türkiye’de Mercimek Üretimi:

Mercimek’te, fiyatların yüksekliği sebebiyle yeterince girdi kullanılmaması, küçük parçalı tarımsal arazilerde üretim yapılması, sertifikalı tohumların yeterince kullanılmaması vb. sebeplerle ülkemizde verim miktarı düşmektedir. Üretim masraflarının artması ve verim düşüklüğü ürün maliyetlerini artırmakta, böylelikle ülkemizde üreticiler dünya fiyatları karşısında rekabet şansını kaybetmektedir.

Türkiye’de nohuttan sonra en fazla tüketimi yapılan ürün kırmızı mercimektir. Yıllar itibariyle diğer baklagiller gibi kırmızı mercimeğin de tüketiminin artacağı tahmin edilmektedir.

Araştırmalara göre diğer baklagillerde olduğu gibi, uygulanan politikalarda değişikliğe gidilmez ise, önümüzdeki yıllarda kırmızı mercimek ekim alanlarının azalacağı öngörülmektedir. GAP bölgesinin sulanabilir alanlarında mercimeğin pamuk, mısır ve sebze ile rekabet edememesi kırmızı mercimek ekim alanlarında azalmaya yol açmaktadır. 2017 yılında yaklaşık 2.7 milyon da olan kırmızı mercimek ekim alanlarının gelecek beş yıllık süreçte azalacağı, 2020 yılında ise yaklaşık 1 milyon 750-1 milyon 800 bin dekara, üretiminde yaklaşık 2 milyon 860 bin tona düşeceği tahmin edilmektedir.  Türkiye’nin 2020 yılında kırmızı mercimek ithalatının yaklaşık 376-530 bin ton arasında, ihracatın ise 230-327 bin ton arasında olacağı tahmin edilmektedir. 2017 yılında 30 bin ton olan yeşil mercimek üretimimizin 2018 yılında 36.5-37 bin tona çıkacağı, kırmızı mercimek ise 2017 yılında 400 bin ton olan üretimimizin 300-325 bin tona düşeceğini tahmin etmekteyiz. Mevcut duruma göre; 2018 yılında da ekim alanlarının daralması, girdi maliyetleri, verilen teşvikler, doğal afetler nedeniyle mercimekte ithalat devam edecektir. Üretici fiyatlarında ise her yıl reel olarak % 6-7 arasında artış olacağı tahmin edilmektedir (TEAD, 2017: 7-18, Araştırma Makalesi).   

Yemeklik dane bakliyat ekim alanları, 1981 yılında başlatılan "Nadas Alanlarının Daraltılması Projesi" ile hızla artmıştır. Bu projenin etkisiyle 1980’lerde mercimekte üretim fazlalığı yaşayan ülkemizde, mercimeğin tüketimini artırmaya yönelik kampanyalar sürdürülürken, bugün azalan üretim nedeniyle artık net ithalatçı bir ülke haline geldik.2018 yılında da ekim alanların daralması, girdi maliyetleri, verilen teşvikler, doğal afetler nedeniyle mercimekte ithalat yine kapımızda görünüyor.
 
Kırmızı mercimekte kişi başı yıllık tüketimimiz 5 kg  dır.

Çizelge-1 Türkiye’de Kırmızı ve Yeşil Mercimek Üretimi

Çizelge 1

Kaynak; TUİK  *ZMO Tahminidir.

Mercimek üretimimiz içinde yeşil mercimeğin payı %10’dan daha azdır. Kırmızı mercimek ağırlıklı olarak Güneydoğu illerinde üretilirken, yeşil mercimek ise İç Anadolu illeri ağırlık göstermektedir. 2017 yılında 30 bin tonluk yeşil mercimek üretiminin %39’u Yozgat, %13’ü Konya, %12’si Çorum, %7’si Kırşehir ve %5’i Ankara’da üretilmiştir.

Türkiye’nin mercimek üretimine bakıldığında1960’lı yıllarda 100 bin civarında olan üretimin, 1970’li yılların sonuna doğru 200 bin tona yaklaştığı, 1980’li yıllarda yürütülen Nadas Alanlarının Daraltılması Projesinin etkisi ile 1988 yılında 1 milyon ton üretime ulaşıldığı, 1990 ve 2000’li yıllarda 500-600 bin ton civarında seyreden üretimin, 2010 sonrası bu seviyelerin altına indiği görülmektedir.

Çizelge-2 Türkiye’de Mercimek Üretimi

Çizelge 2
Kaynak; FAOstat

 Tablo 1

  Grafik-1 Türkiye’de Mercimek üretimi ve üretim alanları

Mercimek üretimimiz, kırmızı mercimek üretimi ağırlıklıdır. Mercimek üretiminin %75’i Diyarbakır, Şanlıurfa ve Mardin illerimizden gerçekleştirilmektedir.

Bakliyat ürünlerinin devlet destekleme alımı kapsamından çıkarılması Türkiye’nin bakliyat üretiminin azalmasına yol açtı. Mercimek üretiminde ve ihracatında, nohut ihracatında dünya lideri olan Türkiye, uygulanan yanlış politikalar nedeniyle üretimin tüketimi karşılayamamasından dolayı bu ürünlerde net ithalatçı hale geldi.

Çizelge-3 İllere Göre Mercimek Üretim Miktarı

 Çizelge 3
Kaynak; TUİK

Dünyada Mercimek Üretimi:

Dünya mercimek üretimi 1990’lı yıllardan sonra çok hızlı bir gelişme göstermiş, 1970’li yılların başında 1 milyon ton olan üretim, 2016 yılında 6,5 milyon ton seviyesine ulaşmıştır.

Dünyada mercimek üretiminin % 50’sini Kanada üretirken, Hindistan yaklaşık % 16’sını ve Türkiye dünya mercimek ihracatından % 5-6 pay almaktadır.

Türkiye, nohut, mercimek, fasulye üretimini azaltırken dünyada bu ürünlerin üretimi arttı. Birleşmiş Milletler Dünya Gıda ve Tarım Örgütü(FAO) verilerine göre,  dünya mercimek ekim alanları 1961 yılında 1.6 milyon hektar, 1980 yılında 2.1 milyon hektar, 2000 yılında 4 milyon hektar 2016 yılında da 5.5 milyon hektar oldu. Aynı dönemde verimlilikte de önemli artış oldu. 1961 yılında 850 bin ton, 1980 yılında 1.2 milyon ton, 2000 yılında 3.5 milyon ton olan dünya mercimek üretimi 2016 yılında 6.5 milyon tona ulaştı.

 

 Grafik-2 Dünya Mercimek Üretimi ve Üretim Alanları

 Tablo 3

Çizelge-4 Dünya Mercimek Üretim (Ton)

Çizelge 4

 Kaynak; FAOstat

Dünya mercimek üretiminde Kanada ağırlıklı bir paya sahiptir. 2016 yılı mercimek üretiminin %50’si bu ülke tarafından gerçekleştirilmiştir. 1972 yılına kadar mercimek üretimi olmayan Kanada’nın geldiği nokta dikkat çekicidir. Grafikte Türkiye ve Kanada mercimek üretimi karşılaştırması yer almaktadır. 

 Tablo 3

 Grafik-3 Kanada-Türkiye Mercimek Üretimi Karşılaştırması

 

Türkiye’nin mercimek dış ticareti ihracat ve ithalatın olması nedeniyle dikkat çekicidir. 2017 yılında 264 bin ton ihracat yapılmışken, 234 bin ton da mercimek ithal edilmiştir. İhraç edilen mercimeğin birim fiyatı, ithal edilen mercimeğin birim fiyatından daha yüksektir. Dışarıdan ucuz mercimek alınırken, dışarıya pahalı mercimek satılmaktadır.

Ülkemizin azalan mercimek üretimi, ithalata bağımlı bir üretim yapısını ortaya çıkarmıştır. Bu yılın ilk beş ayındaki ithalat miktarı, geçen yıl yapılan mercimek ithalatın yarısı seviyesine ulaşmıştır.

Çizelge-5 Türkiye’nin Mercimek Dış Ticareti

Çizelge 5

*Ocak- Mayıs Kaynak; TUİK

Türkiye’nin en fazla mercimek ihracatı yaptığı ülkeler Irak, Mısır ve Sudan’dır.

Çizelge- 6 Mercimek İhraç Ettiğimiz Ülkeler (Miktar/Kg)

Çizelge 6

*Ocak-Mayıs

Kaynak; TUİK

Mercimek ithalatı ağırlıklı olarak Kanada’da yapılmaktadır. Kanada’yı Kazakistan ve Avustralya izlemektedir. 2018 yılının ilk beş ayında ithal edilen mercimeğin %70’i Kanada’dan alınmıştır.

Çizelge-7 Mercimek İthal Ettiğimiz Ülkeler (Miktar/Kg)

Çizelge 7

*Ocak-Mayıs

Kaynak; TUİK

Mercimekteki dünya ticaretine bakıldığında, Kanada’nın en önemli paya sahip olduğu görülür. 2016 yılında dünya mercimek ihracatında Kanada%64’lük bir paya sahip olmuştur. Ülkemiz ise yaklaşık %8’lik pay ile dördüncü sırada yer almaktadır.

Çizelge-8 Dünya Mercimek İhracatı (ton)

Çizelge 8

Kaynak; FAOstat

Dünyada en fazla mercimek ithal eden ülke olarak Hindistan ilk sırada gelmektedir. 2016 yılında dünya mercimek ithalatının %25’i Hindistan tarafından gerçekleştirilmiştir. Ülkemiz %11’lik pay ile ikinci sırada yer almıştır.

Çizelge-9 Dünya Mercimek İthalatı (ton)

Çizelge 9

Kaynak; FAOstat

Üretim maliyetlerindeki artışa karşın, ürün fiyatlarının bu artışı karşılayacak oranda artmaması ve bu olumsuzluğun doğru tarımsal destekleme politikaları ile karşılanmaması mercimek üretiminde azalmaya, ihtiyacın ithalat yoluyla karşılanmasına neden olmuştur.  İthalatın hızla artması üzerinde 2008 yılında nohut, mercimek ve kuru fasulye üreticilerine satış belgelerini ibraz şartıyla kilogram başına 10 kuruş destekleme primi ödemesi yapılmaya başlandı.2018 yılında mercimek, kuru fasulye ve nohut üreticilerine bir dekar alan için yurtiçi sertifikalı tohum kullanımı desteği  kapsamında 20 TL, alan bazlı tarımsal destekler kapsamında mazot için 14 TL, gübre için 4 TL ödeme yapılacak. Bu desteklemeler dışında fark ödemesi desteği olarak kilogram başına 50 kuruş destekleme yapılacak. Ayrıca yeraltı sularının yetersiz seviyede ve su kısıtlı olduğunun tespit edildiği havzalarda, ekilen nohut ve mercimek ürünlerine  % 50 ilave destek ödemesi yapılmaya devam edilecek.

Türkiye tarımın insan yaşamı için stratejik bir sektör olduğunu hiçbir zaman unutmadan, tarımda kendine yeterli bir üretim yapısını kurmalı, bunun için gerekli her türlü yatırım ve desteklemeyi yapmalıdır.

 

ÖNERİLERİMİZ

· Mercimek üretimine ithalatın zarar vermesi için, ürün fiyatlarını çiftçinin karlılık düzeyinin altına düşürmeyecek gümrük vergi oranları uygulanmalı, ithalatta hasat dönemi dikkate alınmalıdır.

· Hastalıklara dayanıklı, verimi yüksek tohum çeşitleri geliştirilerek,  sertifikalı mercimek tohumu üretimi artırılmalıdır.

· Nadas alanlarında baklagil üretimine desteklenerek, kurak alanlarda nohut ve mercimeğin ekim nöbetine girmesi teşvik edilmelidir.

· Ekim nöbetinin tarımsal destekleme içine alınmalı,  bu sistemde baklagillerin yer almasına öncelik verilmesi teşvik edilmelidir

· Kırmızı mercimek üretimin yoğun olarak yapıldığı Güneydoğu Anadolu bölgesinde mercimeğin diğer ürünlerle rekabet edebilmesi yönelik teşvik ve destekler geliştirilmelidir.

·  Baklagillerde hastalık ve zararlılar sigorta kapsamına alınmalıdır.

·  İyi tarım uygulamaları, organik tarım vb. üretim sistemleri mercimek yetiştiriciliğinde yaygınlaştırılmalı, sektörün rekabet üstünlüğünü sağlayıcı, girdi maliyetlerini azaltıcı çalışmalar yapılmalıdır.

 

 

Okunma Sayısı: 27362
Fotoğraf Galerisi