Geçtiğimiz günlerde yayınlanan Greenpeace Akdeniz’in raporuna göre, Türkiye’de tüketilen domates, biber ve salatalığın yüzde 15’inde yasak pestisit tespit edildi. Gazetemize değerlendirmelerde bulunan TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Özden Güngör, bu sayının yüzde 28’in altında olmadığını tahmin etmekteyim, bakanlıkta sebze ilaçlanmasında denetim yapan meslektaşlarımızın sayısının yeterli olmamasından dolayı yeterince denetim yapılmadığını belirtti.

Greenpeace Akdeniz, Türkiye piyasasında satılan domates, biber ve salatalık örneklerini inceleyerek hazırladığı “Soframızdaki Tehlike: Pestisit” adlı raporun sonuçlarını kamuoyuna açıkladı. Greenpeace Akdeniz, gıda mühendisi Bülent Şık’la birlikte incelediği 90 adet sebzenin yüzde 15’inde pestisit olduğunu tespit etti. Gazetemize konuşan TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Özden Güngör ise sofralarımızdan eksik olmayan bu besinler için böyle bir oranın hafif kalacağını, bu rakamların yüzde 28 in altında olmadığını tahmin etmekte olduklarını belirtti. 

İLAÇ DENETİMİ YAPACAK LABORATUVARLARIMIZ YOK

Greenpeace Akdeniz gıda mühendisi Bülent Şık’ın araştırmasına göre mutfağımıza sokup çocuklarımıza yedirdiğimiz sebzelerde kimyasal ilaç kalıntısı tespit edildi. TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Başkanı Özden Güngör, bu konu hakkında, “Türkiye’de ürettiğimiz sebze meyvenin yüzde 92’sini iç piyasada tüketiyoruz. Üretim esnasında herhangi bir kontrol yapılmıyor. Ürünlerin dağıtım için toplandığı yerlerde denetleme laboratuvarları bulunmuyor. İlaç kalıntısı var ya da yok deme hakkımız yok çünkü bu ürünler laboratuvarlarda incelenmiyor.” şeklinde açıklama yaptı.

İLAÇ KALINTILI SEBZELER SAĞLIĞI TEHDİT EDİYOR

Greenpeace Akdeniz’in raporuna göre 90 adet sebzenin 14’ünde kullanılması yasak pestisit, 46’sında ise hormonal sistem üzerinde etkili pestisit ya da pestisitler tespit edildi. Raporda 2019 yılı Ağustos, Ekim ve Kasım aylarında Türkiye’de faaliyet gösteren beş büyük market ve bir semt pazarından alınan 30’ar adet domates, yeşil biber ve salatalık olmak üzere toplam 90 örnek incelendi. İlaç kalıntısı bulunan gıdaların yarısı hormonal sistemi bozmakla birlikte kanser gibi pek çok hastalığı da peşinde getirmekte.

SEBZELER DENETLENMEDEN SOFRALARA KONUYOR

Güngör, ilaç kalıntılı ürünün mutfağımıza girmemesi için başta devletin çalışma yürütmesi gerektiğini söyledi. Güngör, “Üretim her geçen yıl düşüyor. İlaçlama konusunda çiftçiye gereken eğitim verilmiyor. Ülkemizdeki 20 bine yakın Ziraat mühendisinin köylerde istihdamı sağlanmalıdır. Her sene 44 tane ziraat fakültesinden mezun olan 5000 mezunun köylere gidip çiftçiyi eğitmesi gerekir. Ürünleri denetlemek için laboratuvarların kurulması gerekir. Denetleme sonucu eğer bir risk yoksa markete dağıtılır. Bizim ülkemizde üretilen sebzeler denetlenmeden doğrudan markete dağıtılıyor. Köylere ilaç firmalarının, şirketlerin değil, tarım teşkilatlarının, devletin gitmesi gerekir.” şeklinde konuştu.

Haber: SENANUR KÖROĞLU / MİLLİ GAZETE ANKARA

Haber kaynağına ulaşmak için lütfen tıklayınız.