NARENCİYENİN DALINDA KALMAMASI İÇİN KALICI ÇÖZÜMLER ÜRETİLMELİ (26.11.2006)
SONNOKTA-BARIŞ-EKSPRES-5OCAK-İLKHABER-ZİRVE-BÖLGE GAZETESİ
Ziraat Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Ayhan Barut, bahçede ‘20 Ykr‘ye alıcı bulan narenciyenin, pazarda 5 katı fiyatla 1 YTL‘ye satıldığını söyledi.
Barut, yaptığı açıklamada, geçen yıl dalında çürüyen narenciyenin bu yıl da dalında çürümeye aday olduğunu ifade etti. Barut, narenciyenin dalında çürümemesi için kalıcı çözümler üretilmesi gerektiğini belirterek, "Devlet üreticiye ton başına 100 dolardan fazla prim vermeli. Aksi takdirde narenciye her yıl olduğu gibi hu yıl da dalında çürümeye mahkum edilmiş olur. Narenciye sorununa herkes günübirlik çözüm üretiyor. Narenciye tüketimi iç piyasada mutlaka artırılmalı. Devlet üzerinden üretim yerine üretim planı yapılmalı. Narenciye envanteri çıkartılmalı. Üreticiler çeşitli vergi ve borçtan muaf tutulmalı" dedi.
Limon ve mandalinanın aylardır üreticinin elinden 20 Ykr‘ye çıktığına dikkat çeken Barut, "Bu ürünlerin perakende fiyatı ise 1 YTL ile 2 YTL arasında değişiyor. Olan üreticiye ve tüketiciye oluyor. Üreticinin elinde bu yıl yaşanan bolluktan dolayı çok fazla ürün bekliyor. Üretici narenciye için iç piyasadan umudunu keserek ihracat teşviki verilmesini istiyor. Yetkililer uzun vadeli çözümün tarımda üretim planlamasından geçtiğini söylüyor. Üretici, düşük fiyatın tüketiciye yansımamasını birkaç firmanın paketlendikten sonra aldığı yüksek kar marjına bağlıyor" şeklinde konuştu.
Çiftçiye tohum, gübre, ilaç konularında kesinlikle yardım edilmesi ve çiftçinin yetiştirdiği mamulleri ithal mallardan korumak gerektiğini vurgulayan Barut, "Onun için ithalat değil, üretimi modern seviyeye getirip dış pazarlarda üretilen mamullerle mücadele eder noktaya taşımak lazım. Üreticiyle tüketici arasındaki zincir kısaltılarak üreticiye yüksek gelir, tüketiciye ucuz ürün sağlanmalı, kooperatiflerden bu amaçla istifade edilerek, Hal Yasası tekrar gözden geçirilmeli. Yani havadan geçinenlere çeki düzen getirilmeli. Köylü 5 kuruşa üretiyor, şehirdeki insan bunu 50 kuruşa yiyor. Tüketici kaybediyor, üretici kazanmıyor. Aradakiler kazanıyor" diye konuştu.
Çiftçinin ürününün tarlada karga, markette bülbül olduğunu ifade eden Barut, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Tarlada 20-25 Ykr olan narenciye, büyükşehirlerde 1 YTL‘den 2 YTL‘ye kadar satılıyor. Üreticiyle tüketici fiyatlan arasında 6 ile 10 misli fark var. Hal Yasası çıkarılırken ne üreticiye ne de tüketiciye soruldu. Bir yasanın hedef kitlesi olur. Adına da reform yasası dediler. Bu nasıl reform yasasıysa anlamadım. Bugün çiftçinin en büyük sıkıntısı bolluk ve berekettir. Bu da beraberinde mutluluk değil sıkıntı getiriyor. Meyveler dalında çürüyor. Vatandaş bu ürünleri ucuz ucuz yiyemiyor. Yazık, bu ürünler çürümesin. Ürünlere uzaktan bakan, elini bile süremeyen halkımız bunlardan istifade etsin. Adana‘da kilosu 25-30 Ykr olan portakalın İstanbul‘da 3 YTL‘ye kadar çıkan fiyatta satılmasına anlam veremiyoruz. Ortada haksız bir kazanç var. Bu fark da üreticiyle tüketicinin cebinden çıkıyor. Fiyat üretim yeriyle 2 misli olabilir, ancak bu fark 10 kata kadar çıkıyorsa düşünmek gerek."