RAKAMLAR HİÇBİR YARAYA MERHEM DEĞİL

RAKAMLAR HİÇBİR YARAYA MERHEM DEĞİL
İZMİR
03.03.2020

Şube II. Başkanımız Sayın Banu Erdal İlkses Gazetesine Değerlendirmelerde bulundu.

 

Mevsimlik tarım işçilerini güvence altına almak ve kayıt dışı çalışmanın önüne geçmek için 2011’de getirilen tarım sigortasının havada kaldığını belirten Banu Erdal, TÜİK’in açıkladığı rakamların hiçbir yaraya merhem olmadığını söyledi.

NURETTİN BAKİ/ÖZEL HABER
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2019 yılı tarımsal işletme işgücü ücret yapısını açıkladı. Açıklanan verilere göre; mevsimlik tarım işçilerinin ortalama günlük ücretleri 2019 yılında yüzde 17,1 arttı.
Tarımsal işletmelerde 2019 yılında mevsimlik tarım işçilerinin günlük ücretleri bir önceki yıla göre yüzde 17,1 artarak 87 TL, sürekli tarım işçilerinin aylık ücretleri ise yüzde 14,4 artarak 2 bin 422 TL oldu. Mevsimlik erkek işçi ücretleri yüzde 14,9 artış göstererek 94 TL olurken kadın işçilerin günlük ücretleri ise yüzde 17,9 artış göstererek 79 TL oldu. Sürekli tarım işçilerine ödenen aylık ücret, erkek işçiler için yüzde 13,7 oranında artarak 2 bin 486 TL olurken, kadın işçiler için yüzde 22,4 artarak 2 bin 41 TL oldu.
ÜCRETLER ÇOK DÜŞÜK
Konu ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Ziraat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi 2. Başkanı Banu Erdal, açıklanan rakamların mevsimlik tarım işçilerinin hiçbir yarasına merhem olmadığını dile getirdi. Kadın ve erkek arasındaki farka dikkat çeken Erdal, “Tarım iş kolunda daha çok istihdam edilen ve yükü çeken kadınlar olmasına rağmen maalesef düşük ücret alıyorlar. Ayrıca kadınlar mevsimlik tarım işçiliğinde aynı zamanda hem tarımda çalışıp hem de bulundukları kamplarda günlük ev işlerini yaptıkları için ekstra büyük bir yükün altındalar. Bu konuda ciddi bir sıkıntı var” dedi.
EN BÜYÜK PROBLEMLER!
Çocuk işçilik ve kayıt dışı çalışmanın; mevsimlik tarım işçiliğin en büyük problemi olduğunu aktaran Erdal, Giresun’da en yüksek ücret verilmesinin sebebini ise şöyle açıkladı: “En yüksek günlük ücretin Giresun’da verilmesinin sebebi; bir kere burada özellikle Gürcü işçiler tercih ediliyor. Buradaki mevsimlik işçilerin statüsü bizim diğer mevsimlik işçilere göre biraz daha özel. Onlar yıllardır bu işleri yaptıkları için daha yetenekli ve işinde vakıf kabul ediliyor. İşçilere, işverenleri tarafından özel bir destek var. Bir diğer konu ise çocuk işçilik. Maalesef bu rakamlarda yok ama burada çocuklar özellikle çok fazla istihdam ediliyor. Bu konuya da dikkat çekmek istiyorum. Zaten en büyük sıkıntı da bu. Öte yandan geçici sığınmacı statüsündeki Suriyeliler, bu ücretlerin neredeyse yarısı tutarında rakamlara çalıştırıldığı için daha fazla tercih ediliyor ve onlarda da kayıt dışılık çok daha fazla.”
YASA HAVADA KALDI
Erdal, mevsimlik tarım işçilerini güvence altına almak ve kayıt dışı çalışmanın önüne geçmek için 2011’de getirilen 5510 sayılı Sosyal Güvenlik Kanunu ek 5 tarım sigortasının havada kaldığını belirtti.  Erdal, “5510 sayılı Sosyal Güvenlik Kanunu ek 5 tarım sigortası göre 1 Mart 2011’de bir sistem getirildi. Bu sistem sayesinde amaç hem kayıt dışını yok etmek hem de mevsimlik tarım işçilerini güvence altına almaktı. Fakat 2020 yılı için açıklanan SGK’nın açıkladığı aylık sigorta prim desteği tutarı 941, 76 TL. Verilen aylık ücretlerine baktığımızda bu sigorta priminin verilmesi mümkün değil.  Bu da kayıt dışı kalksın diye getirilen ve 2020’de 941 TL ile açıklanan tutarın çok anlamsız, havada kaldığını ve işçilerin hiçbir işine yaramadığını, kayıt dışılığına çözüm olmadığını görüyoruz. Yine açıklanan rakamlar, mevsimlik tarım işçilerin kayıt dışı, sosyal güvencesiz yaşam koşullarında hayatlarına devam ettiklerini gösteriyor” ifadelerine yer verdi.
KURUMLARIN ORTAK ÇALIŞMASI LAZIM
Mevsimlik tarım işçileri içinde dayı başı denilen bir sistemin varlığından da bahseden Erdal, yaşanan problemlerin ortadan kaldırılması için yerel yönetimlerle, yetkili kurumların ortak çalışmalar yapması gerektiğini söyledi. Erdal, “Mevsimlik tarım işçileri, kaldıkları yerlerde elektrik ve su gibi bazı ihtiyaçları bu ücretlerden karşılanıyor. İşçi ve işveren arasında dayı başı dediğimiz bir sistem var. Biz buna tarımın taşeronu diyoruz. Kısacası TÜİK’in açıkladığı bu rakamlar bizim mevsimlik işçilerin hiçbir yarasının çözümü değil. Bunun daha sistemli bir şekilde hallolması, bahsettiğim sigorta sisteminin çok daha uygun rakamlara çekilmesi, işçilerin kayıt dışına alınması için ayrı bir SGK ile ilgili ayrı çalışmalar yapılması. Üreticilerin onları kayıt altına almak için desteklenmesinin sağlanması gerekmektedir. Bu sadece çıkarılacak yasalarla olmuyor bunu yerel yönetimler, yetkili kurumlar, bakanlıklar, bir araya gelip üreticilerle, üretimin desteklenmesi mevsimlik işçilerin barınma koşullarının yaşam şartlarının iyileştirilmesi için çalışma yapılması gerekiyor” diye konuştu.

Okunma Sayısı: 200