SOSYAL TV: BURSA`DA YAĞIŞLAR AZALDI! DR. FEVZİ ÇAKMAK: TARIMDA VERİM KAYBI YAŞANABİLİR - 20 OCAK 2023
Bursa`da yağışlar azaldı! Dr. Fevzi Çakmak: Tarımda verim kaybı yaşanabilir
Aralık ayında yeterli yağışların gelmemesi, Ocak ayının da sonlarında olmamıza rağmen kar yağmaması, sıcaklık ortalmasının yükselmesi, kuraklık riskini yeniden Türkiye gündemine taşıdı. Uzmanların açıklamalarına göre eğer kış mevsimi bu şartlarda devam ederse Türkiye ve Bursa için karanlık bir tablo var.
Meteoroloji verilerine göre Türkiye, son 52 yılın en sıcak Aralık ayını yaşadı. Ocak ayının sonlarına gelmemize rağmen Türkiye genelinde ve Bursa’da beklenen kar yağışı gerçekleşmedi. Bursa’nın kış turizm merkezi Uludağ’da da kar yağışının olmaması nedeniyle sezon çok geç başladı.
Fosil yakıtların sanayide yoğun kullanımı, enerji üretimi, tarım ve ulaşım gibi faaliyetler nedeniyle atmosferdeki sera gazı tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaşmış durumda. Sera gazındaki bu artış, doğrudan sıcaklığı tetiklemekte.
Küresel ısınmanın etkisi bazı bölgelerde aşırı yağış ve sel afeti, bazı bölgelerde kuraklık ve su döngüsünde görülen kırılganlıklar ve bazı bölgelerde, büyük orman yangınları, veya mevsim normallerinin üzerinde sıcaklık yada mevsim normallerinin altında soğuklar gibi doğa olayları ile karşımıza çıkıyor.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün üç aylık kuraklık haritasına göre Eylül, Ekim ve Kasım 2022’de Türkiye’nin farklı yerlerinde kuraklık yaşandı. Türkiye geneli 2022 yılı aralık ayı yağışları, bir önceki yılın aynı ayının çok altında gerçekleşti. Yağışlar yüzde 57 azalırken mevsim sıcaklık ortalaması ise arttı. Küresel kuraklık nedeniyle Avrupa`da da ocak sıcaklıkları ortalamaları mevsim normallerinin 10-20 derece üzerine çıktı.
Sosyal TV’ye konuşan Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı ve B.U.Ü. Ziraat Fakültesi Tarımsal Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Fevzi Çakmak, Bursa’nın da kuraklık tehlikesi tehdit altında olduğunu belirtti.
BURSA’YA NEDEN KAR YAĞMIYOR?
Bursa’ya kar yağmama nedeninin iklim krizi olduğunu söyleyen Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şube Başkanı Dr. Fevzi Çakmak; “Bunun nedeni iklim değişikliği, bu değişiklik de karşımıza sıcaklıklardaki ve yağış rejimindeki düzensizlikler olarak çıkıyor. Bunun sonucu da en çok tarımsal ürünlere, tarımsal bitkilere yansıyor. Özellikle şu dönemde aşırı sıcak olması birçok riskleri de beraberinde getiriyor. Kış aylarında soğuk hava isteği olan bitkilerin de havaların sıcak gitmesinden dolayı soğuklama ihtiyacını karşılayamaması ve bunun sonucunda da ürün kayıplarına neden olabilecek bir döngü içerisinde bulunuyoruz şu anda.” dedi.
"MEYVE AĞAÇLARI RİSK ALTINDA VERİM KAYBI YAŞANABİLİR"
Kuraklık, çiftçiden tüketiciye kadar herkesi ilgilendiriyor. Kuraklığın en fazla etkilediği sektör olan tarımda en büyük endişe ise yağışların yetersiz kalması. Yağışsızlığın devam etmesi durumunda mevsim sebzelerini mevsiminde yiyemeyeceğiz gibi görünüyor…
Hava koşulları nedeniyle, meyve ağaçlarının risk altında olduğunu söyleyen Dr. Fevzi Çakmak, “Şu anda özellikle de meyve ağaçlarının bu sıcaklarla beraber erken uyanma riski doğuyor. Arkasından gelecek soğuk havalar meyve ağaçlarında ciddi olarak don riskini arttırıyor ve bu da meyve ağaçlarının da verimi azaltabilir. Verim kayıplarına neden olabilecek düzeyde bir bir iklim krizi ile karşı karşıya bulunmaktayız.” diye konuştu.
İklim krizine bağlı olarak yeterli seviyede yağış almaması nedeniyle Bursa’da barajların doluluk oranı azaldı. Bursa`nın içme suyu kaynağı olan Doğancı Barajı’nı besleyen Nilüfer Barajı’ndaki doluluk oranı yüzde 1’lere kadar düştü. Doğancı Barajı, yüzde 30 seviyesiyle kritik eşikte.
Sıcaklık artışları, yağış farklılıkları ve aşırı hava olayları formunda ortaya çıkan iklim değişikliği dünyanın çoğu bölgesinde bitkisel ve hayvansal üretim sistemlerini olumsuz etkiliyor. Tarım sektörü ürün verimliliği, ürün deseni, azalan su kaynakları, artan sıcaklık ve gıda güvenliği bakımından iklim değişikliğinden en çok etkilenen ve bu değişikliğe neden olan sektörlerden birisi.
Barajların dolmaması nedeniyle hem içme suyu hem tarım için kullanılan suda ciddi bir kayıp olduğunu belirten Çakmak, “Kaynakları yeterince dolmamış barajlarımız yeterince doymamış durumda. Böyle giderse muhtemeldir ki barajlarımız yeterli dolmadığı için sulama sistemlerinde de sıkıntılar olacak. Özellikle sulu üretim yapılan bölgelerde ciddi sorun olacak. Kuru tarım yapılan bölgelerde de yine yeraltı kaynakları yeterince taban su yükselmediği için yeterli suyu bulamayan bitkilerde aynı şekilde önemli kayıpları olacak diye düşünüyorum. Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın söylediğine göre 70 günlük suyumuz kalmıştı. 100 tane yer kuyusundan sisteme su pompaladıklarını söyledi. Eğer bu şekilde kurak gidecek olursa 15-20 gün geçtiğine göre bizim 40 45 günlük suyumuz kalmış demektir.” dedi.
BURSA OVASI KONYA GİBİ OLUR MU? NELER YAPILMALI?
Kuraklık nedeniyle yer altı sularının tarım için çok fazla kullanılması da obrukların oluşmasına neden oluyor. Konya Ovası’nda sayısı 2 bin 500’ü bulan obruklar, ‘Bursa’da da benzer bir tehlike olacak mı?’ sorusunu akıllara getiriyor.
Su krizine karşı bir an önce harekete geçilmesi gerektiğinin altını çizen Fevzi Çakmak, “Özellikle suyu yöneten yönetimlerin bir an önce bunu masaya yatırıp ileri, orta ve uzun vadeli ciddi önlemler alması gerekiyor. Artık iklim krizinin de sürekli gündeme geldiği, iklim koşullarına bağlı olarak yeniden ARGE çalışması yapılmalı. Bu iklim koşullarına adapte olacak yeni çeşitlerin ıslahı anlamında da önemli adımlar atılmalı ve suyu da özellikle doğru planlayıp doğru kullanılmalı. Kaçak sulamanın önüne geçilmeli. Damla sulama yaygınlaştırılmalı. Çiftçiler bilinçlendirilmeli. Aksi takdirde Ege Bölgesi’nde olduğu gibi Bursa çiftçisine de kısıtlı su verme olasılığı gündeme gelebilir. Yanlış tarım, suyu kontrollü kullanmama, vahşi sulama devam ederse obruk riski Bursa için elbette ki var. ” değerlendirmesini yaptı.
İZNİK GÖLÜ’NDE ÇÖLLEŞME TEHLİKESİ
Kuraklık ile mücadele eden Türkiye’nin 5. gölü İznik Gölü`nde su çekilmesi korkutucu boyutlara ulaştı. 400 metre çekilmenin olduğu İznik Gölü’nde artık koyunlar otlatılıyor.
İznik Gölü çevresindeki tesis ve sanayi kuruluşlarının gölden su çekmesinin, İznik için büyük risk olduğunu söyleyen Çakmak, İznik Gölü’nü destekleyen kaynaklarn yeterli su taşıyamaması zaten en önemli sebep. Büyük sanayilerin hoyratça su çekmesi ile ilgili bir olay var da var orada. Mutlak surette İznik köyünden fabrikalara verdiğimiz suyu kontrol altına almamız gerekirse o suyu kesmemiz gerekiyor.” uyarısında bulundu.
Diğer taraftan Meteoroloji Müdürlüğü’nden yeni tahminler geldi. Balkanlar üzerinden gelen soğuk hava dalgasının yağışları da beraberinde getireceği tahmin ediliyor. Özellikle son dönemlerde yapılan tahminlerin tutmaması kafalarda soru işaretleri oluştursa da, Balkanlar üzerinden beklenmesi yağışların olabileceği ihtimalini kuvvetlendiriyor.
SOSYAL TV: KÜBRA COŞAR
Haber kaynağına ulaşmak için lütfen TIKLAYINIZ.