TARIM ARAZİLERİMİZ KATLEDİLİYOR!
TARİHİMİZ ve TARIM ARAZİLERİMİZ KATLEDİLİYOR!
Büyük medeniyetlere ev sahipliği yapmış Diyarbakır kentine yüzyıllardır asi duruşuyla eşlik etmiş bilge nehir Dicle`nin üzerinde kurulan kum ocakları ve balık üretim çiftliği; Dicle vadisi ekolojik sistemi talan edilirken, nehrin kıyısındaki birinci sınıf tarım arazileri de beraberinde talan edilmek istenmektedir. Tüm bu doğal olmayan müdahaleler ile Dicle nehri yatağında büyük değişiklikler ve tahribatlar oluşurken, nehrin akışında da büyük düzensizlikler meydana gelmiştir.
Ranta kurban giden Dicle nehri artık bir bataklık haline dönüşmüş durumdadır. Diyarbakır ile özdeşleşen ve kaynaklara göre yüzyıllardır kentsel tarım alanı olarak kullanılmış, kentin gıda ihtiyacını karşılaması ile türkülere manilere name olmuş Hevsel Bahçeleri de son dönemlerde tahribatlarla gündemdeki yerini almıştır.
Diyarbakır tarihinin ve kültürünün mirası olan Dicle vadisi, Diyarbakır Kalesi ve Hevsel Bahçelerinin tahrip ve talanının önündeki tek umut UNESCO olmuştur. 2000 yılından itibaren başlayan UNESCO çalışmaları, yılların emeği ile artık filizlenmiştir. Ocak 2014 tarihinde tescil için resmen başvuru yapılmış ve nihai karar Haziran 2015 tarihinde verilecek iken Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Dicle Vadi Projesi adı altında yaptığı çalışmalar mirasımızın 2015 Haziran ayında Dünya Miras listesine alınma sürecini olumsuz etkileyecektir. Yine bu proje ile Kültürel Peyzaj ve Orjin Bitkiler alan içerisinde yok olacaktır.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Dicle Nehri üzerinde yer alan Sur ilçesi ve Yenişehir ilçesi sınırları dâhilinde olan 7.517.732.11 metrekare yüzölçümlü alanı tarım arazisi niteliğinden çıkarmak için başvuru yapmış ve İl Toprak Koruma Kurulu da 14.11.2014 tarih 71/4 nolu karar ile bahsi geçen alanın tarım dışına çıkarma kararını almıştır.
Bu karar UNESCO sürecini bilinçli ya da bilinçsiz bir biçimde riske sokmakta ileriki dönemlerde korumasız kalan bu alanın yapılaşmaya açılmasının önünü de açmaktadır.
Bir santimetre toprağın, birçok faktöre bağlı olarak 200 ile 1000 yıl arasında oluşabildiği ortadayken yaklaşık 7.517.732.11 metrekarelik alanın ne kadar süre içerisinde oluşabileceği can alıcıdır.
19 Temmuz 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanım Kanunu‘nun 2. ve 4. maddelerinde açıkça belirtildiği gibi;`` Tarım arazilerinin amaç dışı ve yanlış kullanımlarının önlenmesi, korumayı sağlayacak yöntemlerin oluşturulması gerekmektedir`` ifadesi;
Yine aynı kanunun 6. maddesinin a) fıkrası da kurulun görevlerini belirlerken; arazinin korunması, geliştirilmesi ve verimli kullanılmasına yönelik inceleme, değerlendirme ve izleme yapmak, ortaya çıkan olumsuzlukları belirlemek, toprak korumayı ve bununla ilgili sorunları giderici önlemleri almak, geliştirmek, uygulanmasını sağlamak için görüş oluşturmak gibi ifadeler yer alırken, tarım alanlarını amaç dışı ve yanlış kullanımını bırakın önlemek; bunun aksine bir karar verip binlerce yıl Diyarbakır`ın besin kaynağı olan alanı Dicle vadisi projesi adı altında tarımsal amaç dışı kullanıma açma kararı almış olan İl Toprak Koruma Kurulu, nihai karar için Gıda Tarım Hayvancılık Bakanlığına göndermiştir.
5403 sayılı yasayı çıkaran, tarımsal alanların korunması için basın yoluyla; "Tarım Arazileri atalarımızın mirası değil, torunlarımıza bırakacağımız bir emanettir" diye etkili kamu spotu yayınlatan ve "Diyarbakır medeniyetlerin beşiğidir" tabirini dilinden düşürmeyen Gıda Tarım Hayvancılık Bakanı Sayın Mehmet Mehdi EKER`in kendi çıkardığı yasaya aykırı olan bu kararı onaylamaması ve bu vesileyle Diyarbakır Kentinin Tarihine ve Toprağına sahip çıkmasını bekliyoruz.
TMMOB bileşenleri olarak, Toprak ve Arazi Kullanım Kanunu çerçevesinde, tarım arazilerinin amaç dışı kullanılmasını engellemek için konuyu hassasiyetle takip edeceğimizi belirtir, Miras alanımızın UNESCO Dünya Miras Listesi`ne alınma sürecini olumsuz etkileyecek her türlü düzenlemeye karşı olduğumuzu belirtiriz.
KAMUOYUNA SAYGI İLE DUYURURUZ.
TMMOB DİYARBAKIR İKK BİLEŞENLERİ