Şube Başkanımız Akif KARAKOYUNLU Tarım Bakanı Mehdi EKERİ basın açıklaması ile göreve davet etti.

BASINA VE KAMUOYUNA DUYURU

Tarımsal üretim yönünden kendi kendine yetebilecek ülkeler arasında ön sıralarda gösterilen ülkemiz bu gün et, süt, buğday, meyve ve diğer besin maddelerini İthal edecek hale gelmiştir.En önemli nedeni ise yanlış tarım politikaların sonucudur.

1.Tarıma gerçek değerini vermemeleri

2.Ülke ve Dünya gerçeklerini temel alan bir tarım politikasının olmayışı

3.Dünya bankası Dünya Ticaret örgütü ve İMF nin reçetelerini birer emirname gibi uygulamaya çalışmaları,

Türkiye nüfusunun % 30 u Tarımla uğraşmaktadır. Sanayinin gereksinim duyduğu hammaddenin % 75 ini tarımda üretmekteyiz. İhracata dayalı gelirin % 35 tarıma dayalı sanayide sağlamaktadır. Ve istihdama katkısı % 34 düzeyindedir.

Tarım Türkiye için sosyal, ekonomik bakımında son derece önemli bir sektördür. Ulusal gelire % 15 istihdama % 34 ne katkı koyan kırsal alanın hemen tek ekonomik kaynağı olan duyuran barındıran bir sektördür.

2003 yılında bu yana Türkiye sattığında daha fazla tarım ürünü ithal eder bir ülke konumuna gelmiştir.Türkiye kendi ekolojisinde yetişen tarımsal ürünleri dışalımına 2 milyar dolara yakın bir finansman ayırmak zorunda kalmıştır.Ülkenin 2003 yıllında tahıl dış alımına 400 milyon dolar yağ bitkilerine 850 milyon ve pamuk dışalımına 500 milyon dolar ödemesi yapmıştır.

Tüm dünya da tarım sektörü Devlet tarafından çeşitli düzeylerinde desteklenmektedir. Dünya tarım a yönelik olarak verilen destek miktarı yaklaşık olarak 325 milyar dolar olup Bu miktar AB de 43 milyar dolar ABD de 70 milyar dolar iken Türkiye nin tarım sektörüne yılda 11milyar dolar ihtiyaç duyulurken verdiği destek ise 2 milyar dolardır.

Başta beri yanlış kurgulanan doğrudan gelir desteği ve diğer desteklerin yetersizliği nedeniyle üretim yapılmaz hale gelmiştir. Destekleme primi tapu kaydına ve DGD ye göre verilmesi halinde gerçek üreticiler bu destekten faydalanmamaktadır. Ödemeler için üretici belgesi yeterli sayılmalıdır.

Sektörün genel ekonomi (GSMH) içindeki yeri açısında batkımızda görünüm şudur.2003 yıllında genel ekonomi %5.9 iken , tarım sektörü % 2 küçülmüştür. 2004 yılında % 9.9 olarak açıklanan büyüme rakamına karşılık tarım sektörün büyümesi % 2 ile sınırlı kalmıştır.2005 yılında %7.7 artış olurken tarımda %3 lik 2006 yılında %5.6 büyümede tarımda %1.2 büyüme oranına düşmüştür.

Türkiye‘nin bu güne kadar gerçekleştirdiği en büyük projelerden birisi olan Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP) Diyarbakır İlini de kapsamaktadır. Ancak şimdiye kadar Hidroelektrik üretiminin % 88 i, bölgede katma değer yaratacak sulamanın % 12 si tamamlayabilmiştir.Bu veriler 2002 yılının verileri son 5 yıldır fazla yatırım yapılmamıştır.

Çiftçinin iki önemli girdisi olan mazot ve gübreye

2002 kasım da 250 YKR re olan 15:15:15 kompoze gübre fiyatı günümüz de ise 500 YKR ye yükselmiştir. Aynı dönemde 20-20 Kompoze gübre fiyatı 275 YKR iken ise ortalama 500 YKR ye Üre gübre fiyatı 295 YKR den 550 YKR ye yükselmiştir. Mazot fiyatı ise 1.3 YTL de 2.3 YTL ye yükselmiştir.Ancak ürün alım fiyatları ise 5 yıl dır hemen hemen aynı durumda kalmıştır.

Tarım ve Köy işleri Bakanı Mehdi eker Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı ile tartışacağına uğraşacağından önce Türkiye Tarımını Avrupa Birliğine nasıl girebileceğini ve yukarda belirdiğimiz sorunların üstesinden nasıl gelinebileceği hakkında projeler üretmelidir.

Diyarbakır Ziraat Mühendisleri Odası Şubesi olarak Tarım Bakanı Mehdi EKER ‘in yerel yönetimlerle uğraşması yerine ülke tarımı ile ilgilenmelidir.

Tarım sektörü bu ülkenin can damarıdır. Bu gerçekten hareketle bir an önce tarıma gereken önem verilmeli doğru tarım politikalarını uygun kaynak büyüklükleri ile birlikte yaşama geçirerek sektör dünya ile yarışabilir bir konuma taşımalıdır.

Akif KARAKOYUNLU

T.M.M.O.B Ziraat Mühendisleri

Odası Diyarbakır Şube Başkanı