TARIM BÜROKRASİSİNDE ATAMALAR

TARIM BÜROKRASİSİNDE ATAMALAR
MERKEZ
27.08.2018

LİYAKAT HOŞ BİR SEDA VE RETORİKTİR!

 

 

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçişle birlikte yapılan değişikliklerin başında, kamu bürokrasisinde yeniden yapılanmaya gidilmesi yer alıyor. Bu kapsamda bürokrasinin azaltılması gerekçesi ile kimi kamu örgütleri kapatılırken, bakanlıkların sayısı da birleşme yapılarak azaltıldı. Birleştirilen bakanlıklar içinde yer alan Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Tarım ve Orman Bakanlığı adıyla birleştirildi. Yeni bakanlık yapılanmasında, ana hizmet birimi genel müdürlüklerin aynı şekilde korunması nedeniyle bu birleşmeye, bir araya getirme demek daha doğru bir tespit olacaktır.

Tarım alanında her geçen gün büyüyen sorunlar, sorunların çözümü için ulusal bir tarım politikası oluşturulması ve uygulanmasını, bunun için hazırlıklı ve donanımlı olunmasını gerekli kılmaktadır. Tarım ve Orman Bakanlığına atanan Bekir Pakdemirli’nin; “Pazar günü (kabinenin açıklanmasından önceki gün) Cumhurbaşkanlığı Külliyesi`nden çağrılırsanız, bakan olacağınızı düşünürsünüz ama hangi bakanlık olduğunu bilemezsiniz. Bende pilotluk var, `Acaba Ulaştırma mı?` diye düşündüm. Tayyip Bey tarımla ilgili olduğunu söyleyince `Emriniz olur` dedim ve ailesinin bir çiftliği bulunduğu,  burada üzüm, zeytin gibi ürünler ürettiklerini, ufak bir zeytinyağı tesisi ve iki tavuk kümesi bulunduğu, bu sebeple işin biraz matematiğinden anladığını” belirten ilk açıklamaları, bin bir sorunla mücadele eden sektörde şaşkınlıkla karşılandı.

Sektör bu şaşkınlığı üzerinden atamadan, Bakan Yardımcılıklarına her iki bakanlıkta birleşme öncesi Müsteşarlık görevini yürüten M. Hadi Tunç ve Akif Özkaldı ile Bakan Pakdemirli’nin Kayserili madenci arkadaşı Mustafa Aksu’nun atanması, Bakanlığın bugüne kadar uyguladığı politikalarda fazla bir değişiklik olmayacağı mesajı olarak algılandı.

Ülke bayram tatiline hazırlanırken yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararı ile Tarım ve Orman Bakanlığının çeşitli birimlerine üst düzey atamalar yapıldı. Atamalarda dikkat çeken ilk husus Bakan Yardımcılıklarına yapılan atamalardaki yaklaşımın sürdürülmesi oldu. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığında müsteşar yardımcı görevlerinden bulunan dört müsteşar yardımcısından üçü; Volkan Mutlu Coşkun Meteoroloji Genel Müdürlüğüne, Hasan Özlü Tarım Reformu Genel Müdürlüğüne ve Ahmet Güldal Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğüne getirildi. Orman ve Su İşleri Bakanlığı müsteşar yardımcıları ile ilgili şimdilik bir tasarruf bulunmuyor.

Dikkat çeken ikinci bir husus Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığında İl Müdürü olarak görev yapan üç ismin, Genel Müdürlük görevine getirilmesi oldu. Her üç il müdürünün genel müdür olarak görevlendirmesinde, mutlaka görevlerinde gösterdikleri başarı ve performansları etkili olmuştur. Ancak atama yapılan genel müdürlüklere bakıldığında, özellikle iki genel müdürün atamasında, başarılı oldukları alan ve uzmanlık alanlarının dikkate alınmadığı görülmektedir.

Bitkisel Üretime Veteriner Hekim Genel Müdür

Veteriner Hekim olan Aydın İl Müdürü Fuat Fikret Aktaş’ın, veterinerlik alanıyla ilgili hiçbir görevin yer almadığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğüne atanmasının anlaşılır ve izah edilebilir bir yanı bulunmamaktadır. Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğüne (TAGEM) atanan Kayseri İl Müdürü Özkan Kayacan, bugüne kadar hiçbir araştırma kuruluşunda görev almamıştır. TAGEM’e bağlı araştırma enstitüleri ve diğer araştırma birimlerine yapılacak atamalarda en az yüksek lisans düzeyinde bir eğitim aranırken, Genel Müdür Kayacan eğitimine, lisans eğitimi sonrası devam etmemiştir. Araştırmacı kariyeri bulunmayan Kayacan’ın, Bakanlığın diğer hizmet birimleri ile oldukça faklı bir yapıda olan Genel Müdürlüğe atanması da anlaşılır değildir.

Hayvancılık Genel Müdürlüğüne atanan İzmir İl Müdürü Zekerriya Erdurmuş’un Veteriner Hekim olması nedeniyle,  diğer iki genel müdüre göre daha isabetli bir atama yapıldığını söylemek mümkündür. Genel Müdürlük görevine getirilen diğer iki il müdürünün bugüne kadar başarılarının görüldüğü alanla ilgili bir göreve getirilmeyip, çok ilgili olmayan bir alanda göreve getirilmesi insan kaynağının kötü kullanılmasının, kariyerin dikkate alınmamasının kötü bir örneğidir.

Göreve atanan üç il müdürü dışında, TMO’ya atanan eski Müsteşar Yarımcısı Ahmet Güldal ile Tütün ve Alkol Dairesi Başkanlığına atanan Ahmet Kavak’ın İl Müdürlüğü görevlerinde bulunmuş bürokratlar olması, teşkilat yapısını bilenlerin görev alması ve taşra örgütlerini motive etme özelliği nedeni ile Bakanlık çalışmalarına olumlu katkı yapacaktır.

TİGEM’e Özel Sektörden Genel Müdür

Tarımsal İşletmeler Genel Müdürlüğüne (TİGEM) atanan iktisatçı Ayşe Ayşın Işıkgece, CarrefourSa Gıda Kategori Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapıyordu. Tarım ve tarıma dayalı sanayi için tohumluk, damızlık ve hammadde üretmek, gen kaynaklarını korumak misyonu ve stratejik önemdeki tohumluk ve damızlıkta öncü, tarıma dayalı sanayi için bitkisel ve hayvansal üretim yapan, gen kaynaklarını koruyan, kalitesiyle rekabeti artıran, dinamizmi ve güvenilirliği yüksek bir kurum olma vizyonu bulunan bir kuruma, gerek eğitimi gerekse iş geçmişi ile farklı bir alanda profesyonelleşmiş bir Genel Müdür ataması yapılması hayli ilginçdir. Sayın Işıkgece’nin kariyeri dikkate alındığında, TİGEM yerine, pazarlama konularının daha yoğun olduğu TMO’ya atanması bir dereceye kadar anlaşılabilirdi.

Strateji Geliştirme Başkanlığına atanan Oruç Baba İnan, İşletme Fakültesi mezunu ve Turkcell`de ticari pazarlama direktörü olarak görev yapmaktaydı. Bakan Pakdemirli’nin Turkcell’de görev yapmış olması göz önüne alındığında, yapılan atamada bu ilişkinin etkili olduğu ihtimali ağır basıyor. Ancak mesleği ve iş yaşamı dikkate alındığında, İnan’ın mesleği ve kariyerine uygun bir alanda görevlendirilmesi, kuşkusuz kendisi ve Bakanlık adına yararlı bir atama olurdu.

Bakanlık Taşra Örgütlenmesindeki Belirsizlik Devam Ediyor

Bakanlık merkez teşkilatındaki birleşme; Strateji Geliştirme, Eğitim ve Yayın, Destek Hizmetleri, Bilgi İşlem, Dış İlişkiler gibi ortak hizmet birimlerinin zorunlu birleşmesi dışında,

ana hizmet birimlerinde değişikliğe gidilmeden bir araya getirilme şeklinde olduğu için şimdilik sorunsuz görülüyor. Ancak taşra örgütlenmesi için aynı şeyi söylemek mümkün değil. Orman ve Su İşleri Bakanlığına bağlı kuruluşlar olan Orman Genel Müdürlüğü ve DSİ Bölge Genel Müdürlüğünün, bağlı kuruluş olma özelliğinin devam etmesi nedeniyle mevcut yapıları ile çalışmaya devam edeceği görülüyor. Ancak Orman ve Su İşleri Bakanlığına bağlı Bölge Müdürlükleri ve İl Müdürlüklerinin durumuna, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı İl Müdürlükleri ile birleşmesine ilişkin belirsizlik önemli bir sorun olarak yerini koruyor. 

Bakan Pakdemirli konuşmalarında sıklıkla “daha işlevsel karar alınacağını ve daha hızlı hareket edileceğini” ifade etse de atanmasının üzerinden bir buçuk aydan fazla zaman geçmesine karşın, Bakanlık yapılanmasıyla ilgili süreç tamamlanamamıştır. Sorunlar artarak devam etmekte, sektör Bakanlığın üreticiden, üretimden yana karar almasını beklemektedir. Ziraat Mühendisleri Odası kamuoyunu bilgilendirme, sorunlar ve çözüm önerileri sunma konusundaki tutumunu, dün olduğu gibi bugünde aynı kararlılıkla sürdürmeye devam edecektir.

TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası

 

Okunma Sayısı: 2009
Fotoğraf Galerisi